DÜN sosyal medya hesabımda dedim ki...

DÜN

sosyal medya hesabımda dedim ki...

"Teşkilatların önünden geçmeden, rızasını almadan aday adaylığı başvurusu yapan abilerim, ablalarım, kardeşlerim. Velev ki aday oldunuz, önünden geçmediğiniz, gönlünü almadığınız teşkilatla mı seçime gireceksiniz? Baştan kaybettiniz, haberiniz olsun."
Yorumlar peş peşe geldi.
Rasim Erdoğan, "İllaki önlerinden bir geçmek mi lazım" deyince, "Teşkilat siyasette her şeydir. Seçime kadar köy köy, mahallle mahalle kiminle dolaşacaksın" dedim.
Ali Karakaya, "Önümüzde bir Hasan Sipahioğlu örneği var" deyip bizi 2009'da Ak Parti Alanya İlçe Teşkilatı'nın ruhu bile duymadan işi Ankara'da bitirip Ak Parti'ye transfer olan bir önceki Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu'nun, 2014'te teşkilatı arkasında göremediği iddia edilen günlere götürdü.
Rasim Erdoğan dayanamadı, ardından şu yorumu patlattı: "Teşkilatın istediği adayların değil, halkın istediği adaylar tercih edilse keşke. Yukarısı ya da birilerinin istediği değil de üyelerin tercih ettiği sıralama ile sıralamaları belirlense. Mesela Antalya'dan Ankaralı birisi 1. sıraya konulmasa."
Yahya Balcı, "Maksat aday olmak değil, reklam olsun. Bir kenara yaz, bir dahaki seçime ben de aday adayıyım" dedi.
Eyüp Karakuş, "Yok be reis, adamın olsun yeter. Teşkilattakiler teşkilatçı mı sanki? Onları da birileri getirip koyuyor" derken, Fatma Özel, "Kim takar teşkilatı, emeği. Allah sonumuzu hayretsin" dedi.
Emine Çelik, "Teşkilatların oluşumunda adalet, hak, hukuk var mı ki? Elini taşın altına koyanla koymayanla, ihale kovalayan, menfaati için teşkilatta olanla, hesapçılarla, dava ehli olan, liyakat sahibi olanlar bir mi? Temennim, kul hakkını gözeten, herkese eşit mesafede, adaletli kararlar alacak, bilinçli, duyarlı, adil, ahlaklı, liyakat sahibi, halkla iç içe yaşamış, iyi ve kötü günü bilen vekillerimizin olması" dedi.
Kemal Demir, "Alper bey, çok güzel konulara değiniyorsunuz, teşekkür ederiz. Bir de şu ithal adaylara değinirseniz. Malum biz konuşamıyoruz. Alanya’nın öz evladını, Alanya'da yiyip içen, gezen, soluk alan adam lazım bize. Sizce de doğru değil mi?" diye sordu.
Sizin anlayacağınız, bir dokunduk, bin ah işittik.
Yorum değerli Yeni Alanya okuyucularınındır.

***

BİR KAŞIK SUDA FIRTINA

Geçenlerde "Anca Otizm Festivali" kapsamında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Spor Kulüpleri Başkanlığı tarafından Otizm Oyunları Alanya’nın ev sahipliğinde gerçekleşti.
Bu tür önemli etkinliklerde olduğu gibi Mola Kavşağı'nda trafik yine tek şeritten verildi, bölge trafiği yine saatlerce felç oldu.
Bana gelen sağanak yağmuru gibi şikayet telefonları ve mesajlardan sonra sosyal medya hesabımda şu mesajı paylaştım.
Dedim ki...
"Mola Kavşağı'nda yapılan ve muhatabından başkasına faydası olmayan yarışmalar başka bölgeye kaydırılsın. Turizm kentinde ana caddeyi saatlerce trafiğe kapatmak iş bilmezliktir. Vatandaş isyanda! Bu kepazeliğe artık 'dur' denilsin."
Hüseyin Sezen adlı takipçim, "Ne idüğü belli olmayan bir şey için ve halka önceden haber verilmeden bütün yolları kapatanların halka hizmet için mi oradalar yoksa halka eziyet için mi? Benim bildiğim eğer bir yolu kapatıyorsan halka alternatif yolu işaretlemelisin ki halk mağdur olmasın" dedi.
Tevfik Sipahioğlu, "Organizasyon günleri trafiğe kapatmak için yer arıyorlarsa Damlataş Kleopatra Güzelyalı Caddesi ve çevresi biçilmiş kaftan. Hem organizasyon ve etkinlikleri tanıtacağımız turistlerin en yoğun olduğu bölge, hem de şehrin diğer tarafına göre araç yoğunluğu daha az" yorumu yaptı.
Organizasyonu yapan isimlerden biri olduğunu söyleyen Anna Maria Bielecka ise başta ben olmak üzere yolun kapalı olmasına tepki gösterenlere sert tepki gösterdi.
Ve şöyle dedi...
"Alanya en anlamlı organizasyonlardan bir tanesine ev sahipliği yapıyor. Çocukları görmeniz lazım ama siz halen trafikten bahsediyorsunuz. Belediye, polis ve jandarmanın herkesin aylardır bu etkinlikten haberi var. Herkes destek verdi. Onlara sorun, neden alternatif yol yok."
Kısacası, sosyal medyada kızılca kıyamet koptu.
Abilerim, ablalarım, kardeşlerim.
Biz kim ne etkinlik yapmış, karşı değiliz.
Aksine, Alanya'nın yararına olan tüm etkinliklerin destekçisiyiz.
Lakin...
Alanya stabil nüfusa sahip, durağan bir İç Anadolu şehri değildir.
Nasıl ki suyun elektriğin bile yarım saat kesilmesi şehirde kriz yaratabiliyorsa, ana caddedeki trafiğin de saatlerce kesintiye uğraması şehri felç eder.
Demirtaş'ta, Yeşilöz'de, Kestel'de çok daha uygun bölgeler varken, ana caddenin trafiğini sekteye uğratmak şehre yarar değil, aksine zarar verir.
Aynısı yapılsın yine eleştiririm, yine yazarım.
İlgililerin dikkatine...