Hani cennet annelerin ayağının altındadır derler ya. İşte bu deyişle kadın kutsal kılınır toplumumuzca. Çünkü kadınlar, Rabbimden sonra ikinci yaratandır. Yuvayı yapan dişi kuştur. Toplumun yapısını oluşturan aile kurucusudur. Hani...
Hani cennet annelerin ayağının altındadır derler ya.
İşte bu deyişle kadın kutsal kılınır toplumumuzca.
Çünkü kadınlar, Rabbimden sonra ikinci yaratandır.
Yuvayı yapan dişi kuştur.
Toplumun yapısını oluşturan aile kurucusudur.
Hani diyoruz ya kadın erkek eşittir. Hiç de öyle değil.
Ayaklar altına alınır, dövülür, sövülür, yetmezse öldürülür.
Sonrasında kadına şiddet var denilip kınanır.
Siyasette de aynıyız.
Siyasetçi bir bayan arkadaşımız geçen gün Facebook’tan mesaj atmış.
“Seçim zamanı gelince hatırlanıyoruz.
Mevsimlik işçi aranır gibi” diyor.
Çok hoşuma gitti ve beğen butonuna bastım utanarak.
Güldüm, ama acı bir tebessümle.
Çünkü erkeklerin seçilmek için menfaatleri doğrultusunda kullanmaları hiç hoş değil.
Şimdi bir bakın Antalya siyasetine.
Sosyal Demokrat parti olarak CHP’den bir örnek verelim
İlçelerin tamamı 84 erkek, 6 tane bayan meclis üyesi.
Büyükşehirde ise bir bayan meclis üyesi.
Sormazlar mı size, kadınların IQ’su mu eksik, bu mu eşitlik anlayışınız?
Bu önümüzdeki seçim için bakıyoruz.
İsyan ederek bağımsız Büyükşehir adaylığını basına açıklayan Dr. H.Yonca Ayas, CHP’den Av. Figen Çalıkuşu, yine aynı partiden Av. Deniz Filiz, Belediye Başkanlık aday adaylığını açıkladılar.
Bu bayan adaylar eğitimleri ile, genel kültürleri, sivil toplum örgütlerindeki yerleri ve de meclis üyelikleri sıfatı ile Belediye Başkan adayı olarak partilerinden tercih edilemezler mi?
Kadınlar, siyasi partilerde ve günümüz toplumunda dolgu malzemesi midirler?
Partilerde hizmet olarak doygunluğa ulaşmış beyinler, yıllarca oturdukları koltukları, yeni yüzlere, yaratıcı fikirlere, çağdaş hizmetlere bırakamazlar mı?
Başkan koltukları ne Osmanlı’daki Halife, ne de Hünkar koltuklarıdır.
Hele hele küp dolduracak rant koltukları hiç değildir.
