KRİZİN BEDELİNİ HALK ÖDÜYOR
Ekonomik sorunların gıda güvenliğini tehdit eden yeni bir krizi tetiklediğini vurgulayan Başkan Arıkan, özellikle kırmızı et fiyatlarındaki rekor artışın, dar gelirli kesimi zorunlu olarak daha uygun fiyatlı protein kaynakları olan tavuk etine ve genel anlamda ucuz gıda ürünlerine ittiğini belirtti. Bu yönelimin, bozulmuş ürün ve gıda tağşişi vakalarını artırdığına dikkat çekti.
FAKİR FUKARAYI ZEHİRLEMEYİN!
Başkan Arıkan, yaptığı açıklamada maliyet baskısıyla kalitesizleşen gıdaların özellikle dezavantajlı grupları hedef aldığını sert bir dille eleştirdi:
"Kırmızı et tüketemeyen, temel protein ihtiyacını karşılamakta zorlanan fakir fukarayı, tavuk eti ve bozuk gıda ile zehirlemeyin! Vatandaşımız, elindeki üç beş kuruşu harcayıp ucuz ürün peşinde koşarken maalesef zehirlenme tehlikesi yaşıyor. Bozuk gıda satan ve halk sağlığını hiçe sayan vicdan yoksunlarına göz açtırılmamalıdır. Özellikle öğrenciler ve dar gelirliler perişan durumdadır."
ACİL DENETİM VE TİCARETEN MEN CEZASI TALEBİ
Halkın sağlık hakkının korunmasının devletin temel görevi olduğunu belirten Arıkan, sorunun sadece mevzuatta değil, etkin ve sürekli denetimde yattığının altını çizdi.
"Devlet, temel görevlerinden biri olan vatandaşının sağlık hakkını korumak zorundadır. Fakir vatandaşı ucuz diye bozuk gıdaya mahkûm eden bu düzene ve bu vicdansız satıcılara derhal müdahale edilmelidir."
Başkan Arıkan, yetkililerden somut adımlar atmasını talep ederek, uygulanması gereken acil önlemleri sıraladı:
Özellikle dar gelirlinin alışveriş yaptığı noktalar sıkı bir şekilde denetlenmelidir.
Halkı bile bile zehirleyen işletmelere, ticaretten men cezası da dahil olmak üzere en ağır idari ve hukuki yaptırımlar uygulanmalıdır.
Zafer Partisi'nin bu acil çağrısı, ekonomik darboğazdaki vatandaşların sağlıklı gıdaya erişim konusundaki endişelerini bir kez daha kamuoyunun gündemine taşıdı.
