NEFES gazetesine konuşan Özgür Özel, İmralı sürecine dair adaya gitmeme tercihlerini yalnızca siyasi bir tutum olarak değil, seçmenin güvenini ölçen bir eşik olarak gördüklerini anlattı. Özel’e göre kamuoyu araştırmaları ve sahadan gelen geri bildirimler, CHP’nin bu çizgisinin “başta kendi seçmeni olmak üzere seçmen genelinde doğru bulunduğunu” gösterdi.
Özel, komisyona girme kararına ilk etapta mesafeli yaklaşan bazı kesimlerin, zamanla “CHP’nin komisyonda yer almasını ama adaya gitmemesini” daha doğru bulduğunu da aktardı. Sert eleştirilerin ise daha çok adaya gitmeyi tercih eden partilerden geldiğini söyledi.
KOMİSYON VE RAPOR: ELEŞTİRİ DE VAR, DESTEK DE
CHP’nin “tarihsel tutarlılığı” içinde komisyonun kurulmasını savunduğunu hatırlatan Özel, yaşanan güçlükleri anımsatıp ilkesel olarak komisyonda durduklarını ifade etti. CHP’nin sunduğu rapora MHP ve DEM Parti’den eleştiriler geldiğini, buna karşılık çok sayıda yazar, çizer ve entelektüel çevreden de yaklaşım gördüklerini dile getirdi.
“KÜRT SORUNU” VURGUSU: DEMOKRASİYLE İÇ İÇE ÇÖZÜM
Özel, CHP’nin “Kürt sorununun varlığını kabul ettiğini” ve çözümün demokratikleşme ile mümkün olduğunu söyledi. Tartışmanın, raporun içeriğinden çok rapora hangi “bakışla” yaklaşıldığı üzerinden yürüdüğünü belirten Özel, “Önce sorun çözülecek, demokratikleşme arkasından gelecek” dilinin güven üretmediğini savundu.
CHP’nin önerisinin “peş peşelik değil, iç içelik” olduğunu vurgulayan Özel, demokratikleşme adımlarının da çözüm sürecinin bir parçası olarak birlikte atılmasının sürece güven vereceğini ifade etti.
“SÜREÇ FOTOĞRAFTAN, VİDEODAN BİLE İMTİNA EDİLEN NOKTAYA GELDİ”
Özel, adaya gidip gelen partiler üzerinden yürüyen tartışmalara da değinerek, sürecin zamanla “bir partiden giden milletvekilinin bile inkâr ettiği bir fotoğraftan, videodan bile imtina edildiği” bir hale dönüştüğünü söyledi. CHP’nin kendi tutumunu ise “gizlemeyen, çekinmeyen” bir siyaset diliyle tarif etti.
Özel’e göre bugün gelinen noktada CHP’nin komisyondaki varlığı “herkes tarafından önemseniyor” ve bu da hem komisyona girme hem de adaya gitmeme tercihinin doğru olduğunu gösteriyor.
ADAYLIK MESAJI: “ADAYIM EKREM İMAMOĞLU”
Özel, Cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmalarında net konuştu: “Benim şu anda adayım Ekrem İmamoğlu.” Erdoğan’la zaten siyasi olarak karşı karşıya olduklarını belirten Özel, İmamoğlu’nun “diplomasını bırakırsa” adaylarının hazır olduğunu söyledi. Diploma üzerinden engelleme girişimi olursa CHP’nin adayını “en katılımcı şekilde” belirleyeceğini ve “onu yenecek bir aday” çıkaracağını ifade etti. Özel, kendi adaylık iddiası olmadığını da ekledi.
2026 İÇİN DEĞERLENDİRME: “ÇOK UZAK GÖRMÜYORUM”
Özel, İmamoğlu’nun adaylığının önünde cezaevi engeli olmadığını, diploma davasında yürütmeyi durdurma kararı çıkması halinde adaylığın nasıl engelleneceğini sorguladı. İmamoğlu’nun adaylığını “2026’da yapılacak bir seçimde çok uzak ihtimal” görmediğini, çünkü “şu anda daha bir siyaset yasağı almış durumda olmadığını” söyledi.
DIŞ POLİTİKA: “TESLİMİYET RİSK ÜRETİYOR”
Türkiye’nin dış politikasına ilişkin de eleştirilerde bulunan Özel, “Hem savruluyor hem de kimin ne yaptığını kestirmek mümkün değil” dedi. Hakan Fidan ve İbrahim Kalın’ın farklı yaklaşımlarına işaret eden Özel, Erdoğan’ın Trump ve İngiltere ile kurduğu ilişkiler üzerinden içeride meşruiyet aradığı kanaatini dile getirerek bunun riskler doğurduğunu savundu ve “milli güvenlik tehdidi” ifadesini kullandı.
UÇAK VE DRONE GÜNDEMİ: “ŞÜPHELER ORTADAN KALKMALI”
Özel, Libya Genelkurmay Başkanı’nın uçağının düşmesine ilişkin değerlendirmesinde erken hüküm kurmamak gerektiğini söyledi ancak kontrol süreçlerine rağmen yaşanan “elektrik arızası” anlatımının soru işaretleri doğurduğunu belirtti. Uçağın firmasına ilişkin, geçmişte paralı asker taşındığına dair iddiaları hatırlatarak şüphelerin giderilmesi gerektiğini vurguladı.
Elmadağ’a kadar gelen bir drone için “övünç değil utanç vesilesi” ifadesini kullanan Özel, Kocaeli ve Balıkesir’de de drone düştüğünü söyledi; hedeflerin askeri açıdan stratejik noktalar olduğunu, Aselsan ve Roketsan gibi tesisleri anarak dile getirdi.
CHP’NİN YENİ DÖNEM PLANI: “ÜRET, ÖĞRET, ANLAT, SAHADA ÇALIŞ”
Özel, bundan sonraki dönemde “pozitif gündem” kuracaklarını, kararsız seçmenler ve iktidar partisine oy vermiş kitlelere 2026 boyunca yoğun çalışma yürüteceklerini anlattı. Gölge bakanların ve Cumhurbaşkanlığı Aday Ofisi içindeki isimlerin daha görünür olmasını önemsediklerini belirten Özel, 5 ila 7 kişilik kurullardan, alt ekiplerden ve sahadan beslenen bir örgütlenmeden söz etti. Özetlediği hedef ise netti: “Üret, öğret, anlat ve sahada çalış.”
ALANYA’DA DA YAKINDAN İZLENİYOR
İmralı süreci, demokratikleşme tartışmaları, dış politika ve güvenlik başlıkları; turizm kentleri başta olmak üzere ülke genelinde olduğu gibi Alanya’da da yakından takip edilen gündemler arasında yer alıyor.
