Merhaba, sevgili okurlarım; işte, yine sizlere toplumun engellilere bakış açısını elimden geldiğince dile getireceğim. Görme engelli tarih öğretmeni arkadaşım Nilgün Tokel tayin dolayısıyla Avsallardan Serikteki bir okula gitti. İşte yine...

Merhaba, sevgili okurlarım; işte, yine sizlere toplumun engellilere bakış açısını elimden geldiğince dile getireceğim. Görme engelli tarih öğretmeni arkadaşım Nilgün Tokel tayin dolayısıyla Avsallardan Serikteki bir okula gitti. İşte yine sorunlara biz gel demeden gelip biz engellileri buluyor. Tayini çıktıktan sonra kiralık ev aramaya başlayan istediği gibi bir ev bulamayan Nilgün öğretmen, durumu öğrencilerine de anlatır ve onlardan kendisine ev bulma konusunda yardımcı olmalarını ister. İsmi lazım değil bir öğrenci velisinin sayesinde kiralanacak evin sahibiyle görüşerek kendisi hakkında telefonda bilgi verir ve ev sahibi ile randevulaşarak bakmaya giderler . İşte yine hani derler ya 'Sonradan görme' diye. İşte, bu söz tam da bu evsahibi için söylenmiş bir söz. Hayatında babadan kalan toprak sayesinde ev sahibi olan bu zat, görme engelli öğretmene görme engelli olduğunu bile bİle, 'Gel, bak.' der; ama Nilgün öğretmen evi beğenip tutmaya kalkınca da 'Olmaz, siz buraya çıkamazsınız, merdivenler var.' gibi saçma bir bahaneyle evi görme engelli birine veremeyeceğini söyler .Ev sahibine kendisinin ortopedik engelli değil görme engelli olduğunu merdivenlerin sorun olmayacağını defalarca dile getirse de asla olmaz diyen ev sahibinin bu durumuna hem sinirlenen hem de üzülen Nilgün öğretmen durumu bizzat evime gelerek tüm detaylarıyla anlattı; ama ben, şimdilik sadece köşemde ismini vermeden yazıyorum. Kimse zannetmesin ki bu olay, bir senaryo veya bir öykü... Tamamen gerçek bir olay hem de olayın baş kahramanı olan kişi, Serikte tanınan bir üniversite mezunu; güya mürekkep yalamış biri... Bu kişinin ismini öyle bir lanse edeceğim ki hayatı boyunca asla bir daha engellileri aşağılayacak cüreti kendisinde bulamayacak. Neden mi bu kadar sert ve kesin konuşuyorum? Ev onun evi, istediğine verir, istemediğine vermez. Görme engelli birinin evini tutmaya geleceğini bile bile çağırıp ardından aşağılayıcı konuşmalar sergilemesine tepkim, benim. Bakalım gelecek günler neleri gösterecek... İnsanlara 'insanca' davranılan, ayrım gözetilmeyen, güzel günler dileğiyle... Haftaya Perşembe buluşmak üzere, sağlıcakla kalın.