Memleket ne çekti ise ikiyüzlü zevzeklerden çekmiştir.
İnsan ya olduğu gibi görünmeli ya da göründüğü gibi olmalıdır.
*
Yarın yüz yüze geleceğin insanlara yüzüne bakamayacak laflar söylemeyeceksiniz.
*
Adamın oğlu insanın yüzüne methiyeler düzüyor arkasından her türlü karayı sürüyor.
*
Soruyorum size, bunun adı ne olabilir. Olsa olsa kişiliksizlik..
*
Çeyrek asırlık meslek hayatımda çok rast geldim, belediye başkanının odasında belediye başkanlarını ziyaret edip, yüzlerine methiyeler düzdükten sonra kafelerde ondan daha hırsız, ondan daha arsız diyen kişilik yoksunu insanlara.
*
Bizim meslekte de öyle. Gerek siyasilere gerekse bürokratlara olsun ruhlarını okşayan haber yazarsan senden iyi gazeteci olmuyor. Ama kötü yazınca her şey oluyorsunuz.
*
Olumsuz bir haber yaptığın siyasiyle karşılaşınca başlıyor; senin aradığın bizde yok vb cümlelerle aklınca kendisini aklamış oluyor. Dün överek göklere çıkardığı gazeteciyi eleştirdi diye bir günde silip demediği, atmadığı iftira bırakmıyorlar.
*
Hele aynı siyasi parti çatısında siyaset yapacaksın sonra da istediğin kişi ilçe başkanı olmayınca ben A partiliyim, B partiliyim deyip, partinin ilçe başkanına her türlü iftirayı atıp kamuoyunda karalama kampanyası başlatacaksın.
*
Arsızlığın bu kadarına da pes doğrusu.
*
Bazen bu yüzsüz, arsız insanları gördükçe, tanıdıkça insanlığımdan utanıyorum.
*
Geçtiğimiz gün siyasi bir partide yöneticilik yapmış bir arkadaşla sohbet edip partisinin durumunu sordum. Özelliklede ilçe başkanını sordum, memnun musun diye.
*
İlçe teşkilatı ve ilçe başkanı hakkındaki konuşma ve düşünceleri beni hayrete düşürdü. Sohbetin ve şahısın ilçe teşkilatı ile ilgili düşüncelerini buradan yazmayı doğru bulmadığım için yazmayacağım.
*
Ama bir insan hem sapına kadar partiliyim diyecek hem de ilçe başkanının başarılarını görmezden gelip ‘yarışa girmeye gerek yok’ diyerek 4 yıl sonraki seçimin sonucunu söyleyecek.
*
Bir siyasetçiden veya siyasi partiden menfaatlerin devam ettiği sürece methiyeler söyleyeceksin. Menfaatin bittiğinde, yöneticiliğin bittiğinde partine sırt çevirmeyeceksin.
*
Biz daha iyisini yapmıştık, partiyi daha iyi yere getirmiştik demek hakkın ama bu kişilerle bu parti olmaz deyip muhalefet ağzıyla konuşmayacaksın.
*
Meslek hayatımda kale gibi arkasında durduğum, savunduğum siyasiler, bürokratlar olmuştur. Bazen vefasızlık ve haksızlık gördüğüm zamanlar da olmuştur ama bunu fırsat bilerek onları yerle bir etmeye çalışmadım.
*
Elbette halk nazarında gördüğüm zarar varsa üslubu ile yazarak uyarmaya çalıştığım zamanlar olmuştur ama hiç bir zaman bunu intikam düşüncesine dönüştürüp hakkında yalan yanlış, gerçeklerle örtüşmeyen hiç bir şey yazmadım. Kimsenin arkasından dedikodusunu yapmadım. Yüzüne söyleyemeyeceğim, gazetemde yazamayacağım hiçbir şeyi kimsenin arkasından konuşmadım.
*
Ama bakıyorsun adama, bir kurum veya kuruluştan menfaati devam ettiği sürece onu yıkayıp yağlıyor. Menfaati bittiğinde de gerçek yüzünü ortaya koyuverip kinini kusuveriyor.
*
Yine toplumda adam sandığımız birçok kişi, seçim zamanı geldiği zaman belediye başkan adaylarına, milletvekili adaylarına söylemedik lafı bırakmazlar. Arkasından ağza alınmayacak sözler ederler.
*
Belediye başkanı veya milletvekili, buna sivil toplum kuruluşu başkanlarını da katalım ,seçildiğinde, “ya vekilim nasıl kazandık, ya başkanım nasıl kazandık" diyen insanları da çok gördüm.
*
Sonra kendilerine bu iki yüzlülüklerini bizzat söylediğimde “Adamla niye kötü olayım, belki yarın bir işim düşer” diyerek işin içinden çıktığını da çok defa görmüşümdür.
*
İnsanlar dik durmasını bilmeli. Eğer insanlar dik durursa, orası burası oynamazsa, içi ile dışı bir olursa her şey güzel olur. İnsanların yüzüne bir türlü, arkandan bir türlü konuşan insanlar ikiyüzlüdür. Ne çekiyorsak bu ikiyüzlü insanlardan çekiyoruz.
Ne çekiyorsak karakteri oturmamış, kişiliği tam gelişmemiş, orası burası oynayan insanlardan çekiyoruz.