29 MART 2009 Yerel Seçimleri'ne ANAP'ın adayı olarak katılan ve aradan geçen dört ayın sonunda (12 Temmuz 2009) AK Parti'ye transfer olan Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu ile uzun süre kan uyuşmazlığı yaşadığı AK...
29 MART 2009 Yerel Seçimleri’ne ANAP’ın adayı olarak katılan ve aradan geçen dört ayın sonunda (12 Temmuz 2009) AK Parti’ye transfer olan Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu ile uzun süre kan uyuşmazlığı yaşadığı AK Partili Belediye Meclisi üyeleri arasında şimdilik ateşkes ilan edilmiş durumda.
Siyasetle ilgilenen okuyucular anımsayacaktır.
29 Mart seçimlerinde başkanlığı kazanan Sipahioğlu olurken, Meclis’te ise çoğunluğu AK Partililer elde etmiş, kızılca kıyamet de ondan sonra kopmuştu.
AK Partili 12 Meclis üyesine karşı 8 ANAP’lı üye ile büyük bir mücadele içerisine girişen Sipahioğlu, AK Parti’ye transfer olmasına karşın bu mücadeleden bir türlü kurtulamamıştı.
Ancak her şey, “Batı Girişi açılacaktı, açılmayacaktı” tartışmalarının yaşandığı bir Meclis oturumunda AK Partili Meclis üyelerinin salonu terk ettiği gün son buldu.
AK Parti’ye kamuoyu nazarında puan kaybettiren bu kısır çekişmeden hemen sonra devreye, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Başkanı ve Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu girdi.
“Aşılamaz” denilen bu sorun, Halk Pazarı’ndaki bir balık lokantasında yenen akşam yemeği sırasında Çavuşoğlu’nun telkinleri ve ricasıyla kısa sürede aşıldı.
Şunu söylemek gerekir ki, o akşam balık lokantasında yapılan ateşkes zirvesinin hemen ardından savaş baltaları toprağa gömüldü ama peki sular duruldu mu?
Örneğin Başkan Sipahioğlu’nun iki AK Partili Meclis üyesine ait iki ayrı işletme hakkında verdiği yıkım kararı ne oldu?
“Batı Girişi mutlaka açılacak” diyen Meclis üyeleri 29 Mart’ta halka verdikleri sözü yerine getirememenin ezikliğini üzerlerinden atabildiler mi?
Ya da soruyu şöyle soralım.
2014 Yerel Seçimleri’nde vatandaştan oy istemeye gidecek AK Partililere, “Kardeş, 29 Mart’ta verdiğiniz hangi sözü tuttunuz ki şimdi gelmiş oy istiyorsunuz. Şimdi size oy verip seçsek, yeniden aynı şeylerin olmayacağını nasıl garanti edebilirsiniz?” diyen olursa, AK Partililerin muhtemel yanıtları hazır mıdır?
Bence böyle bir soru karşısında hiçbir yanıt verilemez, verilse bile inandırıcı olmaz.
1987’de siyasete ANAP’ta başlayıp emin adımlarla ilerleyen ve yükselen, 1996’da Cengiz Aydoğan’ı ANAP’a transfer edip DYP’yi eritmeye başlayan Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu, 2009’da katıldığı AK Parti’yi aradan geçen süreçte Alanya bazında “gizlice” ve “hissettirmeden” ele geçirmiştir.
Yaşanan bu olayların başka bir izahı yoktur.
Günümüzde CHP’nin İlçe Başkanı olan Şevki Türktaş da, iki gün önce Demokrat Parti’nin İlçe Başkanı olarak atanan Bilal Gündoğan da Sipahioğlu’nun eski ekibindendir.
Yani bugün yine seçime girip aday olsa, muhtemel rakiplerin ciğerini en ince kılcal damarına kadar bilmektedir.
2007 Genel Seçimleri’nde tam destek verdiği belirtilen MHP’nin eski Antalya Milletvekili Hüseyin Yıldız’dan ötürü MHP’nin pek çok katmanında büyük sempatiyle bakılan isim de Sipahioğlu’ndan başkası değildir.
Kısacası…
Biliyorum, daha vakit var ama…
Hangi partiden ve kim olursa olsun, 2014 Yerel Seçimleri’nde aday olmak isteyenler “Sipahioğlu” faktörünü unutmadan/göz ardı etmeden hazırlık yapmalıdırlar.
‘Başkanların eşleri seçimden
seçime görünmekte haklılar’
ÖNCEKİ gün yapılan 3. Olağan AK Parti Kadın Kolları Kongresi’nde 265 delegenin oyunu alarak ikinci kez Kadın Kolları Başkanı seçilen Mine Karagöz, Alanya’daki tüm sivil toplum örgütlerinin el ele verip Alanya için çalışmasının en büyük hayali olduğunu söyledi. AK Parti’nin teşkilatçılık yapısının çok sağlam olduğunu örnekleriyle anlatan Karagöz, “Birkaç kişinin masa başında karar verdiği ekiplerle çalışma mantığı AK Parti’de yoktur. Bizde dışarıdan atama yapılmaz, yöneticiler seçimle göreve gelirler” dedi. Belediye başkanı eşlerinin parti çalışmalarına neden katılmadığı yönündeki eleştirilerin haksız olduğuna vurgu yapan Karagöz, “Başkan adayları seçimlere bir birey olarak katılıyorlar. ‘Eşi aynı görüşte olacak’ diye bir kaide yok. Sadece yerel seçim sürecinde eşine destek verip sonrasında çekilebilirler, ben buna hak veriyorum. Bir kadından, sırf eşi aktif siyasetçi diye siyaseti sevmesi beklenemez” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu fırçayı
bastı: Neden 3. oldun?
CHP İlçe Başkanı Şevki Türktaş, 12 Haziran Genel Seçimleri’nden hemen sonra seçim sonuçlarını bildirmek için Ankara’ya giderek görüştüğü CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Alanya’daki sonuçlardan memnun kalmadığını itiraf etti. Kılıçdaroğlu’nun kendisine sitem edip, “Alanya’da neden 3. oldun?” diye sorduğunu söyleyen Türktaş, “Öncelikle Alanya adayımızın 14 kişilik listede 10. sıraya yazıldığını, bunun da seçmen üzerinde negatif etki yarattığını söyledim. Ayrıca kendisine, ‘Ben aşiret reisi değilim, oyumuzu ancak bu kadar arttırabildim, isterseniz dönüp bir de geriye, geçmiş seçimlere bakın’ dedim” diye konuştu. Türktaş, son günlerde kendisini sıkça eleştiren parti içi muhalefetin asıl amacının da 2014 Yerel Seçimleri’nde aday olmak isteyenlerin hezeyanı olabileceğini savundu. Kardeşi Şefik Türktaş’ın CHP’den Alanya Belediye Başkan Adayı olup olmayacağı sorusuna Türktaş şu yanıtı verdi: “Önümüzde daha çok zaman var. Köprünün altından daha çok sular akar, biz bu işleri zamana bıraktık.”