AKP Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, 1 Kasım'da yapılması planlanan erken seçimde parti içi düzeni tesis etmek için birtakım hazırlıklar içerisinde olduklarını açıkladı. Dedi ki:
AKP
Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, 1 Kasım'da yapılması planlanan erken seçimde parti içi düzeni tesis etmek için birtakım hazırlıklar içerisinde olduklarını açıkladı.
Dedi ki: "Tüzükteki 3 Dönem kuralından dolayı 1 Kasım'da yeniden aday olamayacak arkadaşlarımız var. Buna mukabil eğer bu süreci bir dönem olarak adlandırırsak bu kez de 7 Haziran'da aday olamamış arkadaşlarımızın önü açılacak. Ama biz her iki tarafı da üzmeyecek ara formülle parti tüzüğümüzdeki 3 Dönem kuralını esnetme yolunu seçeceğiz."
Bu, şu anlama geliyor.
Eğer 7 Haziran sayılacak olursa 3 Dönem kuralı gereği şimdiki Antalya Milletvekili Lütfi Elvan 1 Kasım'da yeniden aday olamayacak.
Eğer 7 Haziran sayılmayacak olursa Elvan aday olacak ama bu kez de Alanyalı Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu aday gösterilemeyecek.
Kısacası, ortada parti içi huzuru bozabilecek böylesine çetrefilli bir süreç var.
Davutoğlu'nun "Tüzüğü esnetin" talimatı yürürlüğe girerse, ki girecek gibi gözüküyor, o zaman hem Elvan hem de Çavuşoğlu aday olabilecek.
Ancak AKP kulislerinden sızan bilgilere göre, Lütfi Elvan'ın Antalya 1. sıradaki yeri aynen muhafaza edilecek, artık dünyaya ve Türkiye'ye mal olmuş bir siyasetçi olarak Bakan Çavuşoğlu'nun ise her şehir tarafından kabul göreceği gerçeğinden hareketle başka bir büyükşehirden aday gösterilebileceği, bu şehirlerin de Ege'den İzmir veya Muğla olabileceği belirtiliyor.
Kamuoyu tarafından, Alanya'ya yaptığı önemli katkılar nedeniyle yeniden Antalya'dan seçilmesi beklenen Bakan Çavuşoğlu'nun "Takdir listeyi yazacak olan Sayın Davutoğlu'nundur" dediği, bu konuda yorum yapmadığı, hatta yeniden aday olup olmama seçeneğini de gündeminde tuttuğu gelen haberler arasında.
Gönül ister ki Alanya'ya büyük katkıları olan Sayın Çavuşoğlu siyasete ara vermesin ve yeniden Antalya'dan aday olup seçilsin ama takdir önce kendisinin, sonra da listeyi yazacak kalemi tutan ellerin.
"Hayırlısı neyse o olsun" diyelim.
***
MUHTAR ÖYLE DEMEMİŞ
Dünkü köşe yazımın bir bölümünde özetle şöyle demiştim: "Ve isyan bayrağını açan son isim, İspatlı Mahallesi Muhtarı Hasan Yüksel oldu. İddiaya göre, Alanya Kaymakamı Dr Hasan Tanrıseven'den güvenlik içerikli toplantı sırasında söz isteyen Muhtar Yüksel'in, 'Bizi suçlamanıza gerek yok. Makamınıza geliyoruz, görüşmek bile istemiyorsunuz. Muhtarların derdini dinlemiyor, sorunlarını da çözmüyorsunuz. Sonra da bir olay meydana gelince muhtarlara yüklenmeye çalışıyorsunuz. Burada suçlu olanlar muhtarlar değil. Suçlu olan kimse herkes onu çok iyi biliyor' dediği, bu sözlerinin diğer muhtarlar tarafından alkışlandığı, Kaymakam Tanrıseven'in ise, 'Provokatörlük yapma işini yap' deyip tavrını koyduğu, Muhtar Yüksel'in de bunun üzerine salonu terk ettiği ifade ediliyor."
***
Dün bu satırlara Alanya Kaymakamlığı'ndan itiraz geldi.
Kaymakam Tanrıseven'in talimatıyla Yazı İşleri Müdürlüğü'nce hazırlanan itiraz metninde şu ifadelere yer verildi: "24 Ağustos 2015 tarihli gazeteniz ve internet sitenizde köşe yazarı Alper Kutay tarafından 'Muhtarlar neden isyan bayrağı açtı?' başlıklı bir köşe yazısı yayınlanmıştır. Yayınlanan köşe yazısı tamamen gerçek dışı, asılsız itham ve iftiradan ibarettir. Köşe yazısında iddia edildiği gibi Muhtarlar Derneği Başkanı Hasan Yüksel’in söz konusu toplantıda bir beyanı ve konuşması yoktur. Ayrıca söz alıp herhangi bir konuşma da yapmamıştır. Kaldı ki Muhtar Hasan Yüksel toplantının ardından Alanya Kaymakamlığı'na gelerek Kaymakam Dr. Hasan Tanrıseven ile görüşmüş, yanlış anlaşıldığını belirtmiştir."
***
Talep üzerine cevap ve düzeltme haklarını kullanan Alanya Kaymakamlığı'na naçizane iki sorum olacak.
BİRİNCİSİ:
Muhtar Yüksel o toplantıdan sonra neden apar topar Alanya Kaymakamlığı'na çağrılmıştır veya gitmiştir ve sizin de yukarıda ifade ettiğiniz üzere, ne söylemiştir veya yapmıştır ki yanlış anlaşıldığını söyleme ihtiyacı hissetmiştir?
İKİNCİSİ:
Muhtar Yüksel'in açıklamaları benim köşe yazımdan günler önce çeşitli basın yayın kuruluşlarında yer almasına rağmen düzeltme hakkı neden sadece benim köşe yazım için talep edilmiştir. Eğer diğer basın yayın kuruluşlarından da düzeltme hakkı talep edildiyse neden yerine getirilmemiştir veya bunun takibi yapılmamıştır.
Kestane kebap, acele cevap!
