ŞİMDİ sizleri biraz geçmişe götüreyim, sonra günümüze hızlı ve sert bir dönüş yapacağız. 2009 yerel seçimleri, Alanya siyaset tarihinin gördüğü en ateşli seçimlerden biridir. Sayfalarca yazılsa ansiklopedi olur. Çünkü... Bir...

ŞİMDİ

sizleri biraz geçmişe götüreyim, sonra günümüze hızlı ve sert bir dönüş yapacağız.

2009 yerel seçimleri, Alanya siyaset tarihinin gördüğü en ateşli seçimlerden biridir.

Sayfalarca yazılsa ansiklopedi olur.

Çünkü...

Bir yanda; 1999, 2004 ve 2009’da üst üste seçim kazanan (dönemin Anavatan Partisi mensubu) Hasan Sipahioğlu...

Diğer yanda; (dönemin) Ak Parti İlçe Başkanı Hüseyin Güney, (sonradan meclise girip son olarak ilçe başkanı olacak) Mustafa Berberoğlu ve (o dönem ALTSO Başkanı seçilip ardından 2014’te MHP’ye yatay geçiş yapan) Kerim Aydoğan’ın tam destek verdiği Ak Partili Kerim Kılınç vardır.

İddia odur ki...

2009’da “normal milletvekili” olan, henüz Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Başkanı dahi seçilmeyen, kimi çevrelerce Avrupa Birliği Bakanı ve Dışişleri Bakanı olacağı öngörülemeyen Ak Parti Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu’nun onayı alınmadan, önünden geçilmeden Kılınç’ın adaylığı için Ankara’ya bastırılmış, hatta en yukarıdaki makama ricası geçen özel ağabeyler bulunup Alanya’ya davet edilmiş, sonuç olarak da parti içindeki bölünmeler sonrası garanti görülen seçim bir iki kritik hamleyle kaybedilmiştir.

Peki, sonra ne mi oldu?

ANAP’lı Hasan Sipahioğlu seçimi üçüncü kez kazandı, siyaset gemisinin rotasını Ak Parti’ye çevirdiği piyasaya yayıldı, nabız yoklandı, buna ilk olarak Sipahioğlu’nun meclis üyelerinden birkaçı itiraz etti, makam odalarında yüksek sesli tartışmalar, ardından istifalar yaşandı, bu arada Ak Parti kanadı, “Ak Parti’ye gelmek isterse kesinlikle almayız” derken, bir gün Alanya’ya Ankara’dan çat kapı sürpriz bir konuk geliverdi.

Bu isim, dönemin Ak Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi idi.

Seçimler 2009’un Mart ayında yapılmış, Tanrıverdi ise Alanya’ya Temmuz’un başında gelmişti. Yani 3 ay sonra. Yanında dönemin İl Başkanı Hüseyin Samani de vardır.

Tanrıverdi basına demeç verirken topu sürekli taca atıyordu, ancak bu satırların yazarı, ANAP'lı Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu'nun Ak Parti ile çalışma arzusu içinde olduğu iddialarını Tanrıverdi’ye pat diye soruverdi.

Aslında basın mensupları salona alınmadan önce sadece bu konu gündemdeydi, fakat içeri basın girince sanki yerel yönetimlerle ilgili konuşuluyormuş gibi yapıldığı çok sonraları ortaya çıktı.

Sipahioğlu’nun Ak Parti’ye transfer olmak istediği haberlerinin kendilerine de geldiğini belirten Tanrıverdi, “Gündemimizde yok ama Alanya İlçe Teşkilatı ile bunu da değerlendireceğiz. Teşkilatın vereceği karar çerçevesinde sonuç ortaya çıkacak. Teşkilat ‘tamam’ derse biz de ‘tamam’ deriz” diyerek topu Hüseyin Güney ve ekibine attı.

Bir gazetecinin, “Teklif sizden mi, Sipahioğlu'dan mı geldi” şeklindeki sorusu üzerine, “Teklifin nereden gelip gittiği önemli değil. Ancak Hasan Sipahioğlu, Ak Parti ile çalışmak istiyor” yanıtı veren Tanrıverdi, aslında Sipahioğlu’nun Ak Parti’ye transferinin kesinleştiğini teşkilata tebliğ etmek için Alanya’daydı, hatta birkaç gün sonra İl Kongresi için Antalya’ya gelecek olan dönemin Başbakanı olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da Sipahioğlu’na Ak Parti rozetini kongre sırasında salonda, binlerce partilinin huzurunda takacağını söylemişti.

Tanrıverdi çayını içti, diyeceklerini dedi ve İl Başkanı Samani ile birlikte Alanya’dan ayrılıp Antalya’ya doğru yola çıktı.

Bu şok transfer haberi; aylarca Sipahioğlu’nu devirmek için sokak sokak, cadde cadde, mahalle mahalle dolaşan, Sipahioğlu’ndan koltuğu almak için vakit ve nakit kaybı yaşayan Ak Parti İlçe Teşkilatı’nda kelimenin tam manasıyla soğuk duş etkisi yaratmıştı.

Hüseyin Güney, Kerim Kılınç, Mustafa Berberoğlu ve Kerim Aydoğan, o akşam seçim dönemi boyunca hemen hemen her akşam buluşup stratejik görüşmelerini yaptıkları işadamı Bülent Bulut’a ait Güneş Otel’de hemen bir “kriz masası” oluşturdular.

Sipahioğlu Ak Parti’ye gelirse ne olacaktı? Gündemdeki yanıtı belirsiz tek soru buydu.

ANAP’tayken dönemin ANAP İlçe Başkanı Şevki Türktaş’la yıldızı barışmayan, hatta Türktaş tarafından partiye uğramamakla, teşkilatı tanımamakla itham edilen Sipahioğlu, ya aynı şeyleri Ak Parti’de de yaparsa ne olacaktı?

Sipahioğlu’nun ANAP’tan şok ayrılığına dönemin ANAP İlçe Başkanı Şevki Türktaş’ın yorumu, “Gece pencereyi açık bıraktık, kız bohçasını alıp evden kaçıvermiş” şeklinde oldu.

Ak Partililer gibi ANAP’lılar da şoktaydı.

Ak Parti’nin Belediye Başkan Adayı olan ve kaybeden Kerim Kılınç’ın listesinden meclise giren Mustafa Berberoğlu, 2009’un Nisan, Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında yapılan tam dört meclis oturumunda yaptığı sert muhalefetle Sipahioğlu’na ecel terleri döktürmüştü, dört koldan Ağustos ayındaki meclise hazırlanırken, Sipahioğlu Temmuz’un 12’sinde Ak Parti’ye geçecekti, kendi partisine mensup belediye başkanına karşı Ağustos meclisinde sert muhalefeti nasıl yapacaktı?

Ve Sipahioğlu, Ak Parti İl Kongresi’nin yapıldığı 12 Temmuz 2009’da resmen Ak Partili oldu.

Rozet takılırken Sipahioğlu’nun hemen yanında ise o dönem milletvekili olan Mevlüt Çavuşoğlu vardı.

Alanya siyaseti ölüm sessizliğine bürünmüştü.

Bir yanda; Sipahioğlu’na ANAP’lı diye oy veren kesimlerin hayal kırıklığı ve cılız tepkileri, diğer yanda Sipahioğlu’nu istemeyen Ak Partililerin boyun büküklüğü.

12 Temmuz’da gerçekleşen transferin ardından tam 16 gün, yani iki haftadan fazla zaman geçti.

Sipahioğlu tam 16 gün sonra, dönemin Ak Parti İlçe Başkanı Hüseyin Güney, dönemin Kadın Kolları Başkanı Mine Karagöz ve partililer tarafından Ak Parti İlçe Teşkilatı bürosunun kapısında çiçeklerle, metazori alkışlarla karşılandı.

Elinde çiçekle poz veren Sipahioğlu, “Ak Parti’ye hizmet aşkı için geçiş yaptım. Ak Parti ile karamsarlık değil, umut çiçekleri dağıtacağız” açıklaması yaptı.

Ak Parti İlçe Teşkilatı resmen kan kusuyordu ancak savaşı kaybetmediklerini göstermek için “kızılcık şerbeti içtik” görüntüsü vermeye çalışıyordu.

Şimdi ne olacaktı?

Bu arada bu şok transfere rağmen yıldızları hiç barışmayan Sipahioğlu ile Ak Partililer, muhalefetin de diline düşmüştü.

Misal, dönemin Alanya Belediye Meclis Üyesi CHP’li Serdar Noyan, “Başkan Sipahioğlu Ak Parti’ye geçince, daha önce verdikleri önergelerle Sipahioğlu’na zor anlar yaşatan Ak Partili meclis üyeleri bir anda dut yemiş bülbüle döndüler” diyerek Ak Parti’yi köşeye sıkıştırıyordu.

Peki, Ak Parti’nin Sipahioğlu’na karşı B planı neydi?

(DEVAMI YARIN)

Sipahioğlu'nun rozetini 12 Temmuz 2009'da dönemin Başbakanı olan Cumhurbaşkanı Erdoğan böyle takmıştı.