Rinoplasti yani burun estetiği günümüzde çok sık uyguladığımız bir cerrahidir. Günümüz şartlarında oldukça da konforlu bir uygulamadır. Günümüzde teknikler daha gelişmiş, kullanılan materyaller daha iyi ve kullanılan cerrahi enstrümanlar daha teknolojiktir. Bu durumlar cerrahi sonrası döneme de etki etmektedir. Şöyle ki, önceden tampon çıkarılması herkesin korkulu rüyası iken, günümüzde kullandığımız tamponlar ağrısız şekilde çıkmakta, tampon uygulama sürecinde de hastamıza herhangi bir rahatsızlık vermemektedir.
Rinoplasti sonrası hastalarımızın başına gelen durumları erken ve geç dönem olarak ikiye ayırabiliriz. Erken dönemde oluşanlar genellikle ortalama 10-15 günlük periyotta kaybolur. Nedir bunlar? Kişilerde ilk 1 hafta içinde kaybolan, ara ara oluşan hafif sızıntı şeklinde kanamalar rutin gördüğümüz tablodur. Bu durum 3. gün itibariyle kaybolur. Ameliyat sonrası ödem durumu vardır. Ödem yani burunda şişlik durumunun derecesi kişiden kişiye farklı şiddette oluşur. Özellikle cilt yapısı kalın olanlarda daha şiddetlidir. Bu şişliklerin yüzde 80'i birinci ayda, yüzde 20'si ise 1. aydan sonra 6. ay civarı kaybolur. Bu şişliklerin yönetimi için bazen medikal tedavi ve masaj uygulaması yaparız. Ameliyat sonrası dönemde oluşan morluklar ise 10 ile 15 gün arasında kaybolur. Burada oluşan morluk şiddeti yapılan cerrahi uygulamanın zorluğuna ve kişinin cilt hassasiyetine göre değişir. Rinoplasti sonrası dönemde ilk gün harici pek ağrı gözlenmez. Rinoplasti sonrası dönemde ilk 1 ayda burun tıkanıklığı oluşabilir. Bu durum burun içinin ödemi sebebiyle olur. Ayrıca ilk 1 ayda burun içinde kabuklanmalar da olur. Bu kabuklanmalar için tuzlu su ve nemlendirici yağlar önermekteyiz. Şimdiye kadar anlattığımız her şey erken dönemde oluşması muhtemel durumlardır. Bunların büyük çoğunluğu 1-2 hafta içerisinde kaybolur gider. Bu durumlar genellikle hastalarımızı rahatsız etmez.
Geç dönem sorunları ise başlı başına ayrı bir konu olup, önümüzdeki hafta ele alacağımız konudur. Sağlıcakla kalınız.