BAŞLIKTAN da anlayacağınız gibi, bu haftaki konumuz, hepimizi yakından ilgilendiren, özellikle son 4 yıldır haşır neşir olduğumuz tabelalar. Politik tabelalar elbette bir propaganda aracıdır. Ancak aynı zamanda sizin...
BAŞLIKTAN
da anlayacağınız gibi, bu haftaki konumuz, hepimizi yakından ilgilendiren, özellikle son 4 yıldır haşır neşir olduğumuz tabelalar.
Politik tabelalar elbette bir propaganda aracıdır. Ancak aynı zamanda sizin açıklarınızı, zaaflarınızı da gözler önüne serer.
Az kullanınca unutulur, fazla kullanınca da malzeme olursunuz.
İsterseniz kısa bir giriş yapıp, mevcut tabelaları bir inceleyelim.
*
Teknoloji çok gelişmemişken böylesi tabelalar bulmak mümkün değildi. Kopya kağıdı ile çoğaltılan el ilanlarını doğal olarak onbinlerce adet üretemiyorduk.
Baskıyı yapacak kumaş bulmak pahalıydı, onu yazmak ayrı bir zanaat isterdi, işi iyi bilen arkadaşlara yazdırırdık, tüm gecemizi alırdı.
Artık bunların hiçbirisi konuşulmaz oldu. Kolayca yazılan çizilen, maliyeti zamanla azalan tabelalar günümüzde revaçta olan propaganda aracı oldu.
Bu kolaylık “Ne bulursak yazalım” mantalitesiyle parası olanın harcadığı para kadar görünür oldu.
Halbuki eskiden bu tanıtımların bir kıymeti vardı.
Örneğin özellikle esnaflarda görülen bir özellik, düğünlere çiçek yollanmasıydı.
Halen yollanır, ancak yeni başlamış bir esnaf için düğünlerde çiçeğin üzerinde yazan firmasının adı ve kendi ismi onun yegane tanıtım kaynağıydı.
Ufak ufak yaptığı bu çalışmalar ona hiç bilmediği yerlerden çevre ve iş sağlardı.
İlk örneklerini böylece görmüş olduğumuz tabelacılık gelişe gelişe bugün gördüğümüz görüntü kirliliğine kadar geldi.
*
‘Politikacılar propaganda da mı yapmasın?’ diyecek olursanız, cevabımız asla.
Ancak, her propagandanın yazılı olan ve olmayan etik kuralları vardır.
Örneğin, seçim zamanı Alanya’yı çevreleyen billboardlarda tanıtım yapma hakkınız parti olarak var. Bunu size yazı olarak da bildiriyorlar.
Ancak daha önemli olan bir konu var. O da bu tanıtımı yapabilmek için birkaç yüzbin lira harcamak zorunda olduğunuz.
Halbuki politik tanıtım böyle bir ticari eylem değildir.
İşte bu ayrımdan başlamak üzere tabelacılık da bizleri kutuplaştıran bir araç olmaya başladı.
*
Büyükşehir Yasası’nın geçmesinden itibaren tabelacılığın ne olduğunu iliklerimize kadar hisseder olduk.
Vatandaşın pek bilmediği, aslında hiç de ilgilenmediği “Şurası büyükşehirin, burası Alanya Belediyesi’nin” ayrımı akıl almadık tanıtımları beraberinde getirdi.
Yol boyu pankartlar, olayla hiç ilgisi olmayan başkaca tanıtımlar her tarafımızı doldurdu.
İsterseniz kısaca bunları değerlendirelim.
*
Bu alanda Türkiye’deki isterseniz başarı, isterseniz kirlilik deyin, Antalya Büyükşehir Belediyesi tabelacılık konusunda epey yol kat etmiş.
İlgili ilgisiz ne bulursa, nerede bulursa donatıyor.
Antalya’nın göbeğinde Gazipaşa’da açılan kadınlar plajına davet tabelalarından, en ufak bir şantiyede, şantiyenin boyunu aşan tabelalara kadar ne ararsanız var.
Alanya Belediyesi ise bununla kıyaslandığında daha sempatik.
Son yılda tabela tasarımlarını değiştiren belediye, şantiye başlarına birer ikişer tabela yerleştirme ile yetiniyor.
Ancak;
İlk 3 yıl boyunca açılışlar, temel atma törenleri gibi haberleri veren tabelaların yerine artık tek bir tabela var.
Diyor ki “3 Yıllık Hizmetlerimiz Güveninizin Eseri.”
Bununla ilgili yaklaşık 1 yıl önce gazetelerde çıkan bir haber dikkatimi çekmişti.
Diyordu ki, “Alanya Belediyesi 5 yıl için vermiş olduğu tüm vaatlerini 3 yılda bitirdi.”
Tabelaları incelediğimizde de öyle görünüyor ki, vaatler bitmiş, yeni yapacak işler de azalınca artık koruma, defansif pozisyona geçilmiş.
Aslında burada belediye, planlamayı eksik yaptığını itiraf etmiş gibi oluyor.
Önümüzdeki dönemde de en büyük handikapı, son 2 yıldaki durağanlaşması olacak gibi görünüyor.
*
Peki ne olmalı?
Öncelikle politik tabelalara ilişkin bir düzenleme getirilmeli, halkın parasının propaganda adı altında çarçur edilmesinin önüne geçilmeli.
Kent meydanlarında tanıtım alanları oluşturularak, partilerin kendilerine ayrılan bölümde günün anlam ve önemi ile yerel politikalar üzerinde halkın kolaylıkla ulaşabileceği propagandalarını yapmaları sağlanabilir.
Daha fazla tanıtım yapmak istenler için, tanıtım başına, Alanya’yı uluslararası alanda tanıtacak bir fona bağış yapmaları sağlanabilir. Bu fon ile de Alanyamızın sosyal medyasından fuarlarına birçok tanıtım gideri karşılanabilir.
Yoksa iktidarda olanın insafına kalacak bir israf politikasını yaşamak zorunda kalacağımız malum.
Daha tutumlu ve doğru paranın doğru yere harcandığı bir Alanya umuduyla hepinize saygılar sunuyorum.
