TANIDIĞIM en
TANIDIĞIM
en "cesur" ve "girişimci" muhtarlar listesinde başa güreşen Mahmutlar Mahallesi'nin CHP'li muhtarı Ahmet Top, muhteşem bir açıklamaya imza atmış.
Demiş ki...
"Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi, Alanya'da hepi topu üç kadının sırtına yüklenmiş durumda."
Muhtar Top'un kast ettiği isimler; İlçe Başkanı Şengül Yeşildal, yönetim kurulu üyeleri olan İnşaat Yüksek Mühendisi Pınar Vural ve Avukat Hatice Toksöz Çıtak.
Sonra şöyle devam etmiş...
"Nerede, bu parti sayesinde milletvekili olmuş, belediye meclis üyeliği yapmış, yönetim kurulu üyesi olup caka satmış isimler? Seçime 30-35 gün var, hiçbiri ortada yok!"
Zaman zaman sosyal medya hesabından yaptığı çıkışlarının altına aynen imzamı attığım Muhtar Top'un bu açıklamasının tamamına, "bir detay haricinde" aynen katılıyorum.
Hem Şengül Hanım, hem Hatice Hanım, hem de Pınar kardeşim gerçekten de CHP'nin başarısı için geçmişten bugüne canla başla çalışan isimler.
Bir de Kadın Kolları Başkanı Zuhal Sirkeli var ki, CHP'de onun hakkını kimse ödeyemez.
Şefik Türktaş'ın aday olduğu 30 Mart Yerel Seçimleri sürecinde partinin seçim minibüsünün direksiyonuna geçip ekibiyle birlikte o dağ senin bu tepe benim, o köy senin bu belde benim dolaşan, üstelik bunun için hiçbir maddi manevi beklentisi olmayan Sirkeli, CHP'de herkes istifa edip gitse, Kemal Kılıçdaroğlu'nun ta Alanya'ya kadar gelip partiye geri dönmesi için ikna etmesi gereken üç beş isimden biridir.
Bu detayı atlamasını tamamen Muhtar Top'un dalgınlığına denk gelmesine yoruyorum. Ancak sözüne ettiği diğer detayların tamamına da katılıyorum.
Çünkü...
CHP'nin şu anda acilen teşkilata lokomotif görevi yapacak, orkestra şefliğini üstlenecek bir isme ihtiyacı var.
Bunlar, partiye geçmişten günümüze maddi manevi büyük emekleri olan Mevlüt Güven, Raif Karagöz veya Mevlüt Yalçınkaya olabilir, Hayati Bora en azından bir seçimlik davet edilebilir, Şefik ve Şevki Türktaş'ın halk nazarındaki popülaritesinden yararlanılabilir, eski tüfekler yeniden göreve çağrılabilir, ancak bunun bir an önce yapılmasında büyük yarar görüyorum.
Çünkü...
AKP'nin; Dışişleri Bakanlığı yapmış, halen Genel Başkan Yardımcısı olarak görevine devam eden, bir telefonuyla "olmaz" denilen işleri oldurabilecek siyasi nüfuza sahip 1. sıra adayı Alanyalı Mevlüt Çavuşoğlu gibi bir lokomotifi varken...
Baba tarafından Alanyalı olan Sena Nur Çelik gibi; yüzü 7/24 gülen, halkla müthiş diyalog kurabilen, sadece Alanya merkez ve köylerinden değil, Antalya'nın diğer ilçe ve köylerinden bile tabiri caizse "seçim turnesi" teklifi alan 5. sıra adayı bir itici gücü varken...
MHP'nin; Alanya'da "ülkücülerin ağabeyi" konumuna yükselmiş, uzun yıllar MHP'nin ilçe başkanlığını yapmış, üstelik Alanya Belediyesi'ni tarihinde ilk kez MHP'ye kazandıran ekibin başında görev yapmış 4. sıra adayı Cafer Uyar gibi ağır bir topu varken...
CHP'ye bakıyoruz, Antalya listesinde ne bir Alanya adayı var, ne de zaten işleri başından aşkın olan Şengül Yeşildal ve ekibi dışında lokomotif vazifesi görecek bir ismi.
Ve ne yazık ki...
Teke tek yaptığımız görüşmelerimizde milletvekili aday adayını parti yöneticisinin, belediye meclis üyesini milletvekili aday adayının beğenmediği, burun kıvırdığı bir CHP'nin Alanya'da şansı ne kadar yüksek olabilir...
Ve salt laiklik, salt AKP karşıtlığı üzerine kurgulanmış bir politika anlayışı halk nazarında ne kadar prim toplayabilir, günlerce tartışılır...
Diyeceğim o ki...
CHP'lilerin; aynı kulvarda koştukları Muhtar Ahmet Top'un sözlerine kırılıp darılmadan, seçime 30-35 gün kala her gün bir araya gelip çok acil bir seçim stratejisi yapmaları ve el ele vermeleri gerekiyor.
"Dost acı söyler" derler.
Benim diyeceklerim bunlardan ibarettir.
