Zor günler bizi bekliyor

DEĞERLİ okurlar. Ülke ve ülke insanı olarak, çok kritik ve çok zor bir süreçten geçiyoruz.  Hepimizin kimyası bozuldu. Haberleri dinlemekten korkuyoruz. Toplumsal şizofrenin batağına gömülmek üzereyiz. Buna, belli ölçüde de olsa,...

DEĞERLİ

okurlar.
Ülke ve ülke insanı olarak, çok kritik ve çok zor bir süreçten geçiyoruz.
Hepimizin kimyası bozuldu.
Haberleri dinlemekten korkuyoruz.
Toplumsal şizofrenin batağına gömülmek üzereyiz.
Buna, belli ölçüde de olsa, akıl tutulması içinde olduğumuzu söylemek bile mümkün!
Toplumsal kutuplaşma tavan yaptı.
İstisnasız herkes, solcusuyla, sağcısıyla bir cemaatin mensubu haline geldi.
Etnik, dinsel, mezhepsel, ideolojik ve de parti fanatizmi içinde birbirimize düşman haline gelip, birbirimizi ötekileştirmekle meşgulüz.
İşin en garip yanı ise, aynı cemaatin içinde bile, farklı kutuplaşmalar ve de çatışmalar söz konusu.
MHP ile CHP’ye bir bakın.
AK Parti, dünlerde sarmaş dolaş olduğu Gülen Cemaati ile bugün kanlı bıçaklı oldu!
AK Parti karşıtlığına dayalı kutuplaşma tavan yaparken, hala AK Parti'nin yerine konacak, toplumun güven duyabileceği güçlü bir siyasi yapı olmadığı gibi, demokrasiyi özümlemiş, laikliği içselleştirmiş, çağdaş yepyeni bir siyasi yapılanma da ufukta görünmüyor.
Kimsenin kimseye güveni kalmadı.
Herkes birbirine kuşkuyla bakıyor.
Ülke genelinde terör belası giderek tırmanıyor.
Her gün şehitler veriyoruz.
Üç milyon Suriyeli Türkiye’de.
Türkiye yolgeçen hanına döndü!
Suriye’den füzelerle saldırı yapılıyor, gökten roket yağıyor, insanlarımız ölüyor.
Ülke genelinde peş peşe canlı bombalar can alırken, hala 1 Mayıs'ı hem de Taksim’de kutlama inatlaşmasını sürdüren beyinler var!
1 Mayıs etkinliklerinde gerçek işçilerin yer aldığını söylemek de çok zor!
Ülke genelinde ne kadar ideolojik yapılanmalar varsa, bu etkinliğe ya bir bayram havası içinde kutlamak için, ya da bayramı provoke etmek için bu etkinliğe katılıyorlar!
Böylesine kritik bir dönemde TBMM’de yumruklu kavgalar gırla gidiyor.
Liderler birbirlerine en ağır biçimde hakaret etmekle meşgul.
Birbirlerinin elini bile sıkmıyorlar.
İşin çok daha vahim yanı ise, ülkemizin gücünün çok üzerinde bir gücümüz olduğu vehmine kapılarak, dünyaya meydan okuyarak, dünyayı dizayn etmeye kalkan, kendi kendilerine İslam ülkelerinin liderliğine soyunan Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız var!