'Yol'lu muyuz, 'Yol'suz mu? (2)

YOL deyip geçmemek gerek demiştim. Yol kelimesi yüzlerce yola çıkıyor. Mesela ADALET yolunu ele alalım. Bu yol kanunların taşları ile döşelidir. Bu taşlara hukuk kuralları denilir. Ve bu yol daima aynı yere çıkar, çıkmalı. Çıktığı...

YOL

deyip geçmemek gerek demiştim.
Yol kelimesi yüzlerce yola çıkıyor.
Mesela ADALET yolunu ele alalım.
Bu yol kanunların taşları ile döşelidir.
Bu taşlara hukuk kuralları denilir.
Ve bu yol daima aynı yere çıkar, çıkmalı.
Çıktığı yer de adalet olmalı kuşkusuz.

****
Adalet yolunun taşlarını döşeyenler...
Türk milleti adına konuşan vekillerdir.
Herkes bu yola boyun eğmeli...
Sevmese de saygı göstermelidir.
Kaldı ki yolun taşını değiştirenler...
Hiçbir zaman o yoldan şikayetçi olamaz.
Onlar şikayetçi olursa halk neden beğensin?

****
"İyi düşündünüz mü, son kararınız mı?" diye.
Yol yapanlara bir kez daha sormak zorundayız.
Çünkü adalet yolu delik deşik oldu.
Kasisler, çatlaklar ve çukurlarla doldu.
Sürekli taş değiştirildiğinden yol, yoldan çıktı.
Adalet yolu artık adaletten başka her yere çıkıyor.
Bu durum insanlarda adalet yoluna güven bırakmadı.

****
Her yolun üzerinde eskiden hanlar vardı.
Şimdi de yıldızlı yıldızlı oteller var.
Adalet yolunun üzerindeki konaklama yeri ise saray.
Bu saraylara "adalet sarayı" adını vermişler.
Çünkü adalet denilen görünmez kişi burada oturuyor.
Fakat başka bir saray bu durumdan çok rahatsız.
"Tanımıyorum, saygı duymuyorum" serzenişleri...
"Yolu değiştirmek zaruridir" haykırışları yükseldi.
Oysa bu yolu açanlar bugün saygı duymayanlardır.
Adalete "bireysel başvuru" yolunu onlar döşedi.
Şimdi de bu yoldan kendileri son derece şikayetçiler.
Nedeni ise, adalet yolunun kendi saraylarına çıkmaması.
Beştepe'deki bu saraya çıkmayan adalet adalet değildir.
Tavsiyem size ki, bir kez daha değiştirin yolu.
Muallakta bırakmayın şu milleti.
Döşeyin Beştepe'ye doğru hukuk taşlarıyla yolu.
Düşünmesinler yollu muyuz yoksa yolsuz mu diye.

- BİTTİ -