Yeni yıl

BİR yılı daha geride bıraktık. Aslında, geride bıraktıklarımız ve kaybettiklerimiz saymakla bitmez. Hepimizin geride kalan güzel anıları olduğu gibi, hiç hatırlamak istemediğimiz çok acı günlerimiz ve yıllarımız da var. Tabii ki bu,...

BİR

yılı daha geride bıraktık.

Aslında, geride bıraktıklarımız ve kaybettiklerimiz saymakla bitmez.

Hepimizin geride kalan güzel anıları olduğu gibi, hiç hatırlamak istemediğimiz çok acı günlerimiz ve yıllarımız da var.

Tabii ki bu, kaç yaşında olduğumuza, hangi koşullar içinde yaşadığımıza bağlı.

Bizim gibi, bir asrın üç çeyreğini sollamışların anılarının, bir sürü olumlu ve olumsuzluklarla dolu olmasından daha doğal ne olabilir?

Birileri

Anılar yaşlıların bastonudur

demiş.

İnsanlar doğup büyüyor, sonra yavaş, yavaş küçülerek ölüp gidiyor!

Eski resimlerime bakıyorum da,

Bu ben miydim?

demekten kendimi alamıyorum.

İşin en garip yanı.

Bugün de aynalara baktığımda

Bu ben miyim?

diyorum.

Aslında, hangisi benim.

Dünlerde başka, bugün bambaşka, yarınlarda ise ne hale geleceğimiz belli değil.

Hani derler ya,

Hızlı yaşa, genç öl, cesedin yakışıklı olsun.

Biz hızlı da yaşadık ama genç ölmedik.

Demek ki cesedimiz pek öyle yakışıklı makışıklı olmayacak!

Hoş, yakışıklı olsan ne yazar.

Mezarda ya çürüyüp gideceksin, ya da börtü böceğe yem olacaksın.

Ruhlar alemi mi?

Hayatta hiç ruh gibi yaşamadığım için, ruhlar alemini pek düşünmedim!

Bugün için.

7’yi de 77’ yi de görmüş olduk.

Son dört yılımda hastane köşelerinde, doktorlar oramdan buramdan parça alıp, orama burama parça takarak beni hayatta tutmaya çalıştılar.

Sanırım bundan sonra da, aynı çaba içinde olacaklar gibi gözüküyor.

Bu ne zamana kadar devam eder?

Bunu kestirmek pek mümkün değil ama pek uzun sürmeyeceği kesin.

Yani.

Bir ömür denen şey hikaye, işte böyle masal gibi bir şey.

Çocukken, bir an önce yaşlanıp büyümeyi isterken, otuzlu yaşlardan sonra ne kadar geri vitesine takmaya çalışsak da, yaşamda geri vites olmadığı için, son durağa doğru hızla koşuşturup duruyoruz.

Özetle.

Yeni yılları ben pek sevmiyorum.

Sebebi de gayet basit.

Hani bir kentten bir kente giderken gideceğimiz kente kaç kilometre kaldığını gösteren levhalar var ya, benim için yeni yıllar, öbür dünyaya ne kadar yaklaştığımı hatırlattığı için pek aram iyi değil!

Yeni yılı oldukça karamsar bir şekilde anlattığım için kusura bakmayın.

Siz bana boş verin.

Hayata iyice sarılıp, sevdiklerinizle her bir yeni yılı coşku içinde kutlayın.

Bütün insanların yeni yılını kutluyor, sağlık, mutluluk ve huzur dolu günler diliyorum.