Normal, “Fazlalılığı, eksikliği ve aşırılığı olmama, ortalama durum” şeklinde tanımlanabilir.
Buna göre anormal, “Genel olana, alışılmışa ve kurala aykırı olan, normal olmayan, standartlara uymayan” şeklinde tanımlanabilir.
İnsan vücudunda bulunan parametreler normal seviyede bulunur, damarda akan kan önüne yağ ve pıhtılaşmış kan durmazsa insan sağlıklı şekilde hayatını sürdürür. Aksi durumda, hastalık dediğimiz, vücudu normalin dışına çıkaran, insanı sıkıntılar içine sokan durum doğar.
Akarsular normal yatağından akarken çevreye bir problem vermezler. Anormal yağışlarla veya akışını engelleyecek dışarıdan müdahalelerle engellenmeye kalkındığında daima felaketlere neden olabilecek hale gelirler.
Buna benzer hayatın içinden birçok örnek verilebilir.
Ülke yönetimleri, toplumun huzur ve mutluluğu yerine belli bir zümrenin hakimiyeti veya bir ideolojinin gerçekleşmesi için oluşturulursa, istikrar içinde sürmesi mümkün değildir. Normal olan Devletin, hukuku hakkın arkasına koyabilmesidir.
Anormal olan, belli bir ideolojiyi kutsal ilan edip, insanları zorla, bu yalancı kutsala tapmaya zorlamaktır. Bu ideolojik formata uymayanlarla, her tür harp usulleriyle savaş açmaktır.
Normal olan, insanların istediği düşünce ve inanca sahip olması, o inanç ve düşünceyi başkalarına öğretme ve duyurma, gereklerini alenen yaşama özgürlüğüne sahip olması ve bu hürriyetlerin Devlet teminatı altında olmasıdır.
Anormal olan, Devletçe veya Devleti eline geçirenlerce ilan edilen resmi ideolojiler dışında inanç ve düşüncelere hayat hakkı tanınmaması, onların direkt veya dolaylı yollarla sakıncalı ve günah keçisi ilan edilmesidir. Hatta onlarla, mücadeleye geçilmesidir.
Normal olan, devletten talepler veya Devletin sunduğu hizmetlerde, fakir veya zengin, güçlü veya zayıf, sağcı veya solcu, doğulu veya batılı tüm insanların aynı muameleye tabi olmasıdır. Anormal olan, adamını bulanın yumuşak koltuklarda istirahat ederken ışık hızıyla işinin görülmesi, güçsüzün daireler arasında veya masalar arasında gidip gelirken yıllarca sürüncemede kalması veya hiç neticelenmemesidir.
Normal olan sorumlu bir insan olarak, hak etmediğimizi almak için tavassut aramayıp, hak ettiğimiz içinse gerekli mücadeleyi verebilmektir.
Anormal olan, “Haram, helal ver Allahım, garip kulun yer Allahım” sapkınlığıyla, başkalarının hakkı da olsa, zorbalıkla da olsa harama el atmaktır.
Normal olan, memur, amir, hakim, hekim, milletvekili bakan göreviyle, esas olarak Millete ait yetkiyi, kötüye kullanıp veya ihmal etmeyip, vatandaşın mutluluğu amacıyla herkese karşı adil kullanabilmektir.
Anormal olan ise, bu yetkilerin, keyfilik veya korkaklıkla doğru kullanılmamasıdır.
Normal olan, Millet olarak, emanete en çok riayet edecekleri, en adil olacakları, Milletin acısını veya sevincini en çok kendisinin kabul edip gereğini yapacakları, gerekirse Millet menfaati için kendisini feda edebilecekleri seçebilmemizdir.
Anormal olan, eline verilen yetkiyi, yakınlarının iş alanındaki rakipleri bertaraf etmede, rakiplerini illegal yollarla yok etmede kullanan, sadece seçim zamanında yüzü görülebilen, egosunu tatmin etmeden başka derdi olmayan, yeteneksiz, seçimden önce Halka tüm güzellemeleri yaptığı halde seçimden sonra gölgesine bile rastlanılamayan kişileri seçmektir.
Normal olan hastalık, mali sıkıntı, yaşlılık, kaza ve bela ile karşılaşıldığında, Devletin müşfik yüzüyle karşılaşabilip, çözümler bulabilmektir.
Anormal olan, hasta olarak gittiğimiz hastanelerden daha hasta, derdimizin çözülmesi için gittiğimiz Mahkeme veya idari makamlardan yeni sıkıntılar altına girerek çıkmamızdır.
Normal olan, daha iyi yollardan, daha iyi vasıtalarla, trenlerle, uçaklarla, daha rahat seyahat edebilmektir.
Anormal olan, uçağın, trenin, rahat vasıtaların sadece ayrıcalıklı kişilere ait olmasıdır.
Çok şükür, Menderes’in başlattığı kalkınma hamleleriyle bu ve diğer alanlarda ülkemiz büyük gelişmeler yaşamış, AK Parti iktidarıyla hızlanarak, bir çok alanda kalkınmış ülke insanının kavuştuğu imkanlara sahip olunmuştur.
AK Parti, diğer partilerin başarısız olduğu bir zamanda tereddütle ve düşük bir oy oranıyla iktidar olmuş, anormal baskılar altında ülkenin normalleşmesi için önemli adımlar atmış, iç ve dış kamuoyunun desteğini almıştır. Bunu yaparken Milletin yetki vermediği açık ve gizli güçlerin çelmeleriyle karşılaşmış, yılmadan yoluna devam etmiştir. Milletin verdiği yetkiyi yılmadan Millet için kullanmaya devam ettikçe, Milletin daha geniş kesimlerinin tasvibine mazhar olmuştur. Somut hizmetler karşısında, önce % 46, son olarak da % 50 oy oranına ulaşmıştır.
AK Parti normal olanı yaptıkça, Millet de normal olanı yaparak hizmet edene daha güçlü yetki vermeye devam etmektedir.
Türkiye’de, Devlet daha çok Millet hizmetine koşmakta, hukuk daha çok hakkın arkasında yer almakta, idarede daha çok milletin iradesi hakim olmakta, iç ve dış itibarımız daha çok tarihi irtifasına yaklaşmakta, velhasıl her şey daha iyiye gitmektedir.
Sonuç olarak, Türkiye normalleşmektedir.