Toplum nasıl kandırılıyor?

Resmi tarih, özellikle monarşiyle yönetilen dönemlerde, o tarihlerde egemen olan gücün, kendi işine gelen ve doğru diye ortaya koyduğu şeylerdir. Bu tür güçler, kendi güçlerini topluma kabul ettirebilmek için, yandaşlarıyla birlikte kendilerini...

Resmi tarih, özellikle monarşiyle yönetilen dönemlerde, o tarihlerde egemen olan gücün, kendi işine gelen ve doğru diye ortaya koyduğu şeylerdir.Bu tür güçler, kendi güçlerini topluma kabul ettirebilmek için, yandaşlarıyla birlikte kendilerini yüceltecek, karşıtlarını yerin dibine batıracak bir tarihi, dönemin tarihçileri aracılığıyla topluma aktarırlar.Sürekli, tek taraflı olarak, bu tür bir dayatma ile, belli bir ezber içine giren bir toplumun, bu tür ezberlerden kolay kolay kurtulması mümkün olmaz.Bu tür tarihin önemli bir bölümü, hamaset, hikaye ve efsanelerle doludur.Egemen gücün başarıları göklere çıkarılırken, yanlışları hatta başarısızlıklarından söz bile edilmez.Tarih sayfalarına bir bakın, sürekli kazanılan savaşlardan söz edilir.Kaybedilen savaşlardan ve de hezimetlerden satır aralarında söz edilir.İşin çok daha ilginç yanı, kazanılan ya da kaybedilen savaşlar salt bir kişiye mal edilerek ya kahraman ya da hain ilan edilir.Kazanılan ya da kaybedilen savaşlarda, toplumun durumundan bahseden yok.Topluma herhangi bir şeyi benimsetmenin tek yolu, bir konuyu sürekli iddia ve tekrar ederek ona bunu gerçekmiş gibi inandırmaktır.Bu bir ezbere ve alışkanlığa dönüştü mü, siz bunun yanlışını ne kadar ortaya koyarsanız koyun, toplumu ikna demezsiniz.Bakın bu konuda düşünürler neler demişler:- Köhne fikirler, paslanmış çivilere benzer. Yerlerinden kolay kolay sökülemez. –Cenap Şehabettin-- İnsanları inandıkları şeyden alıkoymak, bir şeye inandırmaktan daha zordur. Zira kökleşmiş inançları söküp çıkartmak için uzun mücadeleye ihtiyaç vardır. Eski inançlar yerlerini yenilerine terk etseler bile, kökleriyle sökülmemişlerse en ufak bir zemin bulunca hortlarlar.- Alışkanlık, anahtarı kaybolmuş bir kelepçedir.Bakın ideolojiye dayalı bir öğretide gençlere ne aşılanıyordu:"Propagandada en önemli unsur iddia ve tekrardır. Mesela turp suyunun çocuklar için önemli bir gıda olduğu devamlı olarak tekrarlanırsa, birçok annenin bebeklerine turp suyu içirmeye başladıkları görülecektir. Propaganda daha ziyade gençlere yöneltilmelidir. Çünkü gençler bir otoriteye itaat etmek eğilimindedirler. İddia, tekrar, konu seçimi, düşman tespiti, istihbarat, yalan ve isimlerin değiştirilmesi propagandanın önemli kurallarıdır.Dünün gençleri bu şekilde kandırıldı, bugünün gençleri de başka bir biçimde kandırılmaya devam ediyor.