Toplumsal yaşamın düzeni için, belli kuralların konulması kaçınılmazdır. Kurallar, düzeni sağladığı gibi insanların da yararınadır. Devletin yani yasamanın ortaya koyduğu kuralların yanı sıra yerel yönetimlerin de belirlediği kurallar vardır. Trafik kuralları, insan hayatı için çok önemlidir. Ama gel gör ki, bizim insanımız kural tanımaz. Bu yüzden de, her yıl yüzlerce binlerce trafik kazası sonucu insanlarımız ölürken milyarlarca lira da maddi kayba uğramaktayız. Kırmızı ışıkta geçmek, kontrolsüz araç kullanmak, dikkatsizlik, gereksiz ve tehlikeli sollamalar ve de aşırı sürat yapmak bizim en büyük meziyetimiz! Yiğitliğe özenme, kadere bel bağlama yüzünden bunca kayıp veriyoruz. Yerel yönetimler de belli kurallar koymakta. Bu kurallara uyan insan sayısı ise çok az. Gürültü kirliliği tavan yapmış durumda. Yeni yetmelerin, egzozu delik motosikletlerle mahalle aralarında caka satmaları, ana caddelerde slalom yaparken hem sürücüleri hem de kendi canlarını tehlikeye atmalarındaki vurdumduymazlık akıl alacak gibi değil. Alanya özelinde belediye yetkilileri yıllardır süre gelen, çığırtkanlık ve hanutçulukla mücadele etmesine rağmen bu konuda bir türlü başarılı olunamadı. Sanırım denetim zaafı var! Son günlerde sayın başkan, müzik konusunda da ciddi adımlar atıp, gürültü kirliliğinin önüne geçmeye çalışıyor. Mahalle aralarındaki otellerin geceleri yaptığı müzikli eğlenceleri evlere şenlik! Bu sorumsuzluğun önüne geçmek için, gece denetiminin nasıl yapılacağını merak ediyorum. Özellikle kentin her yerine dağılmış otellerin denetiminin imkansızlığı ortada. Yetkililerin iyi niyetle ortaya koyduğu kurallara uymak hepimizin görevi olmasına karşın, biz kural tanımamakta inat ediyor ve yaşamı zorlaştırdığımız gibi, çirkinleştirme konusunda da birbirimizle yarışıyoruz. Hele hele turistlerin kendi ülkelerinde yapamadıkları rezillikleri, bizim ülkemizde özgürce yerine getirmeleri düşündürücü! Konukseverlik güzel de, böyle konukluk da olamaz.