18
Mart Çanakkale Zaferi’nin 100. yılı nedeni ile ilçemizin tarım alanında bir kuruluşu olan Kızıl Elma Tarım adlı kuruluşun sahibi Kemal Yurttaş, Yeni Alanya’nın birinci sayfasının üst kısmında beni son derece duygulandıran ve memnun eden bir kutlama ilanı vermişler.
Bu kutlama yazısı sizleri de ziyadesi ile memnun etmiştir. O yazıda aynen şunlar söylenmektedir:
“18 Mart 1915 Kıbleleri Kabe-i Muazzama olanların öleceklerini bilmelerine rağmen metrekarede 6000 merminin şahitliğinde şahadetliğe yürüyenlerin rütbesi şehit ve gazi olmaktı. Amaçları; Vatan seccadesini gelecek kuşaklara tertemiz teslim etmekti. 18 Mart 2015, kıbleleri Tel Aviv olanların öleceklerini bilmelerine rağmen adım başı entrika, fitne, dedikodu raylarında gevşek, kaypak kalleş, kahpe rütbelerinde tramvay olmak. Amaçları, vatanı şirket gibi kar ve zararında değerlendirecek değer biçmek. Çanakkale Zaferi’ni taçlandıranların ruhları şad, mekanları cennet olsun.”
Aynen böyle yazıyor, Kemal Yurttaş’ın kutlama mesajı. Kendilerini kutluyorum. Gerçekten soyadı gibi duyarlı ve sağduyulu değerli bir vatandaşımızmış kendileri. Sözlerine katılmamak ve kutlamamak mümkün mü?
Anlayana ve anlamak isteyene her şey anlatılmış. Görmemek için kör, duymamak için sağır olmak gerekli, daha ne diyelim, ey vatandaş. 90 yılda yaptıkların haraç mezat yok parasına peşkeş çekildi. Doymak nedir bilmeyenler kanımızı emdikçe emiyor. Haberin var mı, altından oturduğun kilim çekiliyor, seyir halinde bindiğin gemin deliniyor. Devletine ve milletine darağacı kurulmak isteniyor. Dahası, vatan bildiğin ve sana ait olan topraklar çeşitli kılıflara bürünerek elinden gasp edilmek isteniyor. Sevr’i hortlatıyorlar Sevr’i vs. vs. vs. Anlayınız dostlar, anlayınız artık.
Evet, tekrar okuyucularım ve şahsım adına Kemal Yurttaş’ı kutluyorum.
Sağ olsunlar, var olsunlar.