Üç
yıl aradan sonra, terörün çirkin yüzüyle karşı karşıyayız.
PKK silah bırakmamakta kararlı gözüküyor.
PKK sinsice, çatışmasız geçen üç yıl boyunca, silah bırakacağı sözüne rağmen, çok farklı ve tehlikeli yapılanmalar içine girdi.
7 Haziran seçimleri sonrasında, tek başına bir iktidarın çıkmamasından ve siyasilerimizin koalisyon geleneğinden yoksun oluşundan ve ülkede geçici bir hükümet bulunmasından yararlanarak, bu belirsizlik ortamını kullanarak, yeni bir kaos ortamı yaratmanın arayışına girdi.
Ülke böylesine kritik ve zor bir süreçten geçerken biz hala siyasi kutuplaşmanın en çirkin yüzüyle karşı karşıyayız.
Güvenlik güçlerimizin kahramanca ortaya koyduğu müdahalelere rağmen, askerimiz ve polisimize dönük kalleşçe saldırılarda canlarımızı kaybederken, biz hala siyasi ya da ideolojik tercihlerimize dayalı olarak sırf AK Parti ya da Erdoğan karşıtlığına dayalı olarak, askerimize ve polisimize sahip çıkıp terörü lanetlememiz gerekirken, iktidarı suçlamanın saçmalığı içindeyiz.
Tarihin hiçbir döneminde, ülkenin ve ülke insanının en çok dayanışmaya ihtiyacı olduğu bir süreçte, böylesine duyarsızlığa ve aymazlığa rastlanmamıştır.
Türk ordusu, terör mevzilerini vururken, siviller öldürülüyor diyerek Türkiye’yi dünyaya jurnalleyen hainlere ne denebilir ki?
HDP kamuoyunu kendine göre yönlendirebilmek için, toplumsal çelişkilerimizi kullanarak, akıl almayacak dezenformasyonlar yapmakla meşgul.
Siyasi demagojiyi siyasi cambazlığa çeviren HDP, AK Parti karşıtı tüm güçleri ve de Türk solunu kullanmanın uyanıklığı içinde.
Bugünkü rezilliğimizi ve toplum olarak dayanışma zaafımızı anlatma adına bir hikayeden söz edeceğim.
Hikaye bu ya. Adam hakkın rahmetine kavuşmuş ve cennete gitmiş.
Cennette sıkılıp cehennemi de görmek istemiş. Cehennemde bir sürü dev kazan, başlarında da ellerinde tokmakla, zebaniler kazandan çıkmak isteyenlere vurmakla meşgul.
Adam biraz gezdikten sonra bir kazanın başında bir tek zebaninin dahi bulunmadığını görünce soruyor.
-Bu kazan neyin nesi?
Melek cevap veriyor:
-Bu kazanda Türkler var. Onların başına zebani koymaya gerek yok. Onlar zaten dışarı çıkmak isteyeni kendileri aşağı çekiyor.
Değerli okurlar, bizim bizden başka düşmanımız yok.
Bize biz yetiyoruz. Bizle başkasının uğraşmasına gerek yok.
Kendi aramızda çatışmak için, bir sürü neden üretebiliyoruz.
Dinimizi, mezhebimizi, farklı etnik yapımızı hatta tuttuğumuz futbol takımını bile bahane edip birbirimize saldırabiliyoruz.
Allah hepimize akıl fikir ihsan eylesin!