Takım ruhu

LİGE verilen arada, benim için önemli ama skora bağlı kalanlar için bir ayrıntı olarak gözükebilecek bir konuyu okuyucularımla paylaşmak istiyorum. Futbol takımı kurmak maddi gücü olanlar için kolaydır ama devamlılığı olur mu, bu ayrı...

LİGE

verilen arada, benim için önemli ama skora bağlı kalanlar için bir ayrıntı olarak gözükebilecek bir konuyu okuyucularımla paylaşmak istiyorum. Futbol takımı kurmak maddi gücü olanlar için kolaydır ama devamlılığı olur mu, bu ayrı bir sorudur. Belki hepimizin gözünden kaçıyor ama son yıllarda Alanyaspor’a transfer edilen futbolcuların ortak bir özelliği var. Kulüp içersinde takip etmiyorum ama sosyal medya hesabı olanları veya yakınlarının hesaplarını uzaktan takip ediyorum. Eleştiri veya övgüde mütevazi yaklaşımları oluyor. Sorunları olsa dahi bunu dışarıya göstermiyorlar, kendi içlerinde bunu hallediyorlar. Bir kaç kez denememe rağmen takım içi arkadaşlıklara önem verdikleri için duruşlarını net gösteriyorlar. Egolarının olmaması camianın en büyük kazancıdır. Son 3 yıl içinde gelenler/gidenler oldu ama birkaç sorun hariç genelde kaybolmayan en önemli şey arkadaşlık ve takım ruhu oldu. Totale baktığımız zaman seçilmiş bu futbolcular, seçenleri ve bizleri yanıltmadılar.

Madalyonun diğer yüzü ise, son 3 yılda yıldız futbolcudan daha çok takıma uyumlu kişiler alındı ve buradaki ortamdan dolayı spor kamuoyunda yıldız hale gelerek tanındılar. Dengeleri altüst edecek kaprisli futbolcu yerine, hep dengeleri bozmayacak kişiler tercih edildi. (Bazı istisnalar hariç) Bunları niye yazıyorum diye soran çıkabilir. Özet olarak bu camiada hiçbir futbolcu diğerinden farklı değildir. Yıldızların olduğu futbol takımlarını hepimiz izliyoruz. Alanyaspor da bu transfer döneminde üst lig tecrübesi yaşamış futbolcuları kadrosuna katarak yoluna devam ediyor. Son olarak da geçtiğimiz 2 sezonda Alanyaspor ile yıldızı parlayan Emre Akbaba’yı kadrosuna kattı. Hepimiz Emre’nin gelmesi için çalışmalar yaptık. Hakkında çok yazıldı ve artık icraat zamanıdır. Bizi 3 yıldır başarılı yapan en önemli şey tüm futbolcuları aynı şekilde görmemiz ve ayrım yapmamamızdır.

Anlatmak istediğimi anlatabildim mi bilmiyorum ama bir örnek verirsem sanırım daha iyi anlaşılacaktır. Antalyaspor’a dünya yıldızı Eto’o geldi. Reklam, imaj v.b. tanıtım için ideal bir transfer ama belli bir zaman sonra hepimiz görüyoruz ki, teknik direktör getirmekten tutun, her şeyle ilgilenmeye başladı. Saha içerisinde tribüne hoş gelen hareketleri güzel de olsa maça etkisini yitirmeye başladı. Bir futbolcu kulübün üzerine çıkmaya başlamışsa uzun vadede sıkıntı var demektir.

Sonuç olarak şunu demek istiyorum. Alanyasporlular olarak beklentimiz yüksek oyuncular olabilir ve bu doğaldır ama değerlendirme yaparken kişiler üzerine değil takım üzerine yapalım. Kalan maçlarda ayrım yapmadan herkesin hakkını vererek en kötü şey olan egoyu yerleştirmeyelim. Alanyaspor’u başarılı kılan en önemli avantaj, kolej takımı havasıdır. Bizler de bu havaya zarar verecek yorumlardan uzak duralım ve sahada mücadele eden herkese saygı duyalım. İşte o zaman takım ruhu kaybolmaz.