"İKİ
ayda bitecek, Esat devrilecek” denilmişti yedi yıl önce. Aradan yıllar geçti, bu tür söylemleri olanların ne kadar öngörüsüz oldukları resmen ispatlandı. Bugün komşumuz Suriye’de büyük bir dram yaşanmaktadır. Malum medya hep rejimin yaptığı katliamlardan bahsediyor. Doğrusunu söylemek gerekirse Suriye’de rejim kadar muhalif gruplar da acımasız. Yapılanları kabul etmek mümkün değil.
Irak ve Libya’yı bölen katiller Suriye’de de iş başında. Rejim veya Esat katil olmuş, Suriye'de demokrasi yokmuş, insan hakları ihlalleri yapılıyormuş vs. bunları geçiniz beyler. Aklımızla alay etmeyiniz. Sömürgeci katillerin amaçları bu değil ki. Amaç enerji kaynakları ve İsrail’in isteklerinin yerine getirilmesi. İşin en acı yönü ise bazı Müslüman ülke yöneticilerinin bu katillerin peşine takılıp olmayacak hayaller kurmaları.
Şunun özellikle bilinmesi gerekir, Suriye devletine karşı savaşanların yüzde sekseni Suriyeli değil. Dışarıdan militanlar getirilmemiş olsa Esat onları bir, iki ayda tepelerdi. Burada amaç “Büyük Orta Doğu Projesi”nin hayata geçirilmesidir. Irak ve Libya’dan sonra hedef Suriye, sonrasında ise Türkiye ve İran’dır. Bu yüzsüzler bir de utanmadan “Suriye’nin toprak bütünlüğünden” bahsetmektedir.
Bugünden itibaren ülkemiz yöneticilerine çok önemli görevler düşmektedir. Esat’ı savunan falan yok. Esat’la birlikte bütün Arap ülkelerinin yöneticilerinin hepsi katildir. Onların hepsinde maalesef dünyanın en barbar rejimleri vardır. Ama ortada bir de bizim açımızdan ülke ve dünya gerçekleri vardır. Bunu unutmayalım.
ABD artık Suriye’ye yerleşti. Korkarım bizi gelecekte çok zorlu günler bekliyor. Onun için Türkiye, Rusya, İran, Irak ve Suriye bir araya gelmek zorundadır. Bu ülkemizin çıkarı ve bu ülkelerin halkı için de kaçınılmazdır. Yine "Kardeşim Esat” dönemine geçilmelidir. “Görüşmem" deyip kestirip atmak doğru değildir. Esasen Rusya ve İran ile görüşmek bir yerde Esat ile görüşmektir. Kamuoyuna sızan bir iddia, el altından görüşmelerin başladığı yönünde. Eğer doğru ise bu doğru bir adımdır.
Müslüman'ın Müslüman'a kırdırılması çok acıdır. İslam dünyasına bakınca içimiz kan ağlamaktadır. Bugün Suriye çok ağır yaralıdır. Suriye’nin eski haline gelmesi için 300 milyar dolar gereklidir. Batılı katil sürüsü ve siyonist katiller kıs kıs gülmekteler. En başta İsrail ve ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, Suudi Arabistan vs. “Esat gitsin” diyorsa Esat gitmemelidir. Onlar “Esat kalsın” diyorsalar ben de tersini söylerim. Ne demek istediğim sanırım anlaşılmıştır. Eski başbakanlardan Erbakan’ın “Eğer Suriye saldırıya uğrarsa biliniz ki hedef Türkiye’dir” sözü bizim için çok önemlidir. O nedenle şu an BM’de temsil edilen Suriye yönetimi ile temasa geçilmelidir. Eğer Erbakan yaşasa ve işbaşında olsaydı, talebelerinin uyguladığı baştan beri yanlış Suriye politikasının tamamen tersini uygulardı ki zaten dosdoğrusu da budur.