İhlas,
Arapça kökenli bir kelimedir, temiz sevgi ve yürekten bağlılık demektir. Buna göre iman temiz bir sevgi ve yürekten bağlılıkla yapılmalıdır. Yani imanın içinde riya (iki yüzlülük) ve gösteriş olmaması gerekir. Daha doğru olanı ise imanın Allah (CC) rızası için olması asıldır. Buna göre Allah (CC) rızası için yapılan her şey ihlaslı olmak zorundadır. Çünkü, riya şirktir ve sahibini Allah'a (CC) asi yapar.
"Kuran'da Musa'yı da an; Şüphesiz ki o, ihlaslı bir kuldu ve gönderilmiş bir peygamberdi." (Meryem suresi/51. ayet) Ayete bakıldığında peygamberlerin en önemli özelliklerinden birinin ihlaslı olmak olduğunu görüyoruz. Bunun böyle olması tabidir. Çünkü ihlas imandan önce gelir. Eğer kişi imanında ihlaslı değilse zaten riyakardır ve gösteriş için söylediği imanı, boynuna dolanan ateşten bir halka olacaktır.
İhlaslı kişiler Allah (CC) katında makbul, halis ve salih kişilerdir. Bu nedenle çeşitli ayetlerde diğer sıfatlara da yer verilir. "Şüphe yok ki iman edenler ve Yahudiler ve Hristiyanlar ve Sabiiler; bunlardan her kim Allah'a ve ahiret gününe gerçekten (halis) iman eder ve salih bir amel işlerse, elbette bunların Rableri yanında (mükafat ve) ecirleri vardır. Bunlara bir korku yoktur. Ve bunlar mahzun olacak değillerdir." (Bakara Suresi/62. ayet)
Peygamber efendimiz (SAV); ihlas konusundaki bir hadisinde şunu söyler: "Allah buyurur ki, ihlas benim sırlarımdan bir sırdır. Onu sevdiğim kullarımın kalbinde saklarım." (İmam Gazali/Kimya-yı Saadet). Bu hadis bize gösteriyor ki, halis kişiler sadece Allah'ın (CC) rehberliğine değil, sevgisine de mazhar olmaktadır.
İhlaslı olmayan kişiler ise bunun tam tersidir. Çünkü onlar yaptıklarını Allah (CC) için değil, diğer insanlara gösteriş olsun diye yaparlar. Bu konuda evliya Ser-i Sakati'nin şu sözleri çok doğrudur. "Kendisinde olmayan şeyleri varmış gibi gösterip halkın gözüne giren Allah'ın gözünden düşer." (Feridüddin Attar/Evliya Tezkireleri). Bir de bu olmayan şey iman ise eğer, Allah'ın (CC) gözünden düşmekle kalmaz, düşeceği yer cehennemin karanlıkları olur.
Nefs yaptıklarını ihlasla yapmazsa, iman da ihlaslı olmaz. Evliya Maruf-i Kerhi kendine kamçı ile vurup "Ey nefs ihlaslı ol, kurtulursun" dermiş. Evliyalardan Ebu Süleyman da "Bütün ömründe Allah için ihlasla bir adım atana müjdeler olsun." (İmam Gazali/Kimya-yı Saadet) diyerek ihlasın önemini dile getirmiştir.
- DEVAM EDECEK -