Sınav bitti. Peki ya sonra? Sınava hazırlık süresince ve sınav anında elinizden geleni yaptığınıza inanıyorsanız; hiçbir şeyin, hiç kimsenin canınızı sıkmasına izin vermeyin. Hayatınızı, çevrenizde cereyan eden olayların biçimlendirmesine izin verdiğiniz müddetçe, kendinizi yıpratır durursunuz. Siz yıprandıkça da dış kapının dış mandalları sizin üzerinizde baskı oluşturmaya devam eder durur. Etrafınızda canınızı sıkan her ne varsa yeri gelince görmeyin, duymayın. Emin olun artılarını fark edeceksiniz. Kim ne derse desin takmadan devam edin mücadelenize. Yeisin ve karamsarlığın batağına düşmeden, kendinizden emin bir biçimde… Bırakın kim ne derse desin, kim ne düşünürse düşünsün…
DİKKAT!
Bu hayat sizin! Bu hayat sizlere sunulan en özel, en güzel, en değerli armağan… Şükür sebebi! Bugünler, sizin en güzel yaşlarınız. Farkında olarak ve hataları kabullenerek yaşamayı öğrenmek, hayata karşı daha rasyonel tepkiler vermenizi sağlar. Başarısızlık karşısında yıkılmak yerine, her yeni doğan güne umutla uyanıp, hatalarım hayat deneyimlerimdir diyebilmek, acıları bal eyleyebilmek, yine, yeniden, bir daha diyebilmek sizi siz yapan iç gücünüzdür. Hedefe giden yolda karşınıza çıkan küçük, büyük her engel aslında sizlerin hayat öğretmenleri olarak görevlendirilmiştir. Onlardan öğreneceğiniz çok şey var. Onları kabullenin ve henüz vakit varken değiştirmek için çaba gösterin. Yıkılmak, mutsuz olmak, öfkelenmek ve hayatı kendinize zindan etmek yerine; karşınıza çıkan tüm bu engelleri tüm benliğinizle kabullenin. Emin olun, onlar sizin hedefe giden yolda karşınıza çıkacak olan işaret levhaları, hayat deneyimleriniz… Baktınız canınız çok sıkkın, moraliniz bozuk ve az biraz keyifsizsiniz, işte tam da o zaman, korkuları, kaygıları, problem ve stresi bir kenara koyup, hatta mümkünse yok edip, gelecekte olmasını istediğiniz şeylerin resmini zihninizde canlandırmaya çalışın. Zihninizdeki resim ve inançlarınız ne kadar güçlü olursa, potansiyelinizi gerçeğe çevirme şansınız da o kadar güçlü olur. Çalışma sevgisi ekseriya sistemli çalışmadan doğar. Sistemli çalışırken kendinizi motive edeceğini düşündüğünüz şeylerle ödüllendirin. Kendiniz için gerekli olan psikolojik iç dengeyi oluşturun. Sınav öyle ya da böyle bitti. Unutmayın geçmişi yeniden yaşayamayız. O tedavülden kaldırılmış bir para gibidir. Artık hayıflanmaktan, sistemi, hocaları, dershaneleri suçlamaktan vazgeçin ve önünüze bakın. Bu sınavdaki hatalarınızı, yanlışlarınızı tespit ederek diğer sınavlara daha iyi hazırlanın, odaklanın. "Hatalarım beni ben yapan, olgunlaştıran, hayata hazırlayan, dik tutan vesilelerdir" diyebilme kararlılığını gösterin. Unutmayın; hatasıyla, yanlışıyla, başarısızlığıyla, başarısıyla bu hayat sizin hayatınız.
SINAVLARDA BAŞARILI OLABİLME STRATEJİLERİ NELERDİR?
*Öncelikle kendinizin farkına varın. Unutmayın; sınav önce zihinde kazanılır. Bir bakıma, her şey gibi aslında… Her şey kafa da bitmiyor mu en nihayetinde? Uyuyan potansiyelinizin ortaya çıkmasını engelleyecek önyargıları bir kenara koyarak akıp giden hayatın temposuna ayak uydurmaya bakın. Kim olduğunu, ne olduğunu bilen, beklenti ve hedeflerini yetenekleri ve kapasitesi doğrultusunda oluşturan kişiler çoğunlukla başarılı, yaşamaktan keyif alan ve başkalarına pozitif enerjiler saçan kişilerdir.
* Güçlü ve zayıf yanlarınızı kabullenin. Küçük hatalar yüzünden bir sürü soru kaybettim, hep benim hatam, hiçbir işim yolunda gitmiyor deyip üzülerek hayatı kendinize de çevrenizdekilere de sakın ola ki zehir etmeye kalkmayın.
*Çalışma programınızı her hafta artı ve eksileriyle değerlendirip, yenileyip, geliştiriniz. İnandıklarınız uğruna sakın ola ki kolay pes edenlerden olmayın. Problemlerin etrafında dolaşmaktan ya da sınavda: "Ayşe ne yapmış acaba? Ali benden daha başarılı olursa, ne yaparım ben" diyerek başkalarını sorgulamak, kendinizle kıyaslamak ve bu kıyaslama sonucunu da başarı kıstası olarak görmekten vazgeçin.
*En iyi verimi günün hangi zaman diliminde alıyorsanız, çalışmak için o vakitleri tercih etmelisiniz. Ders çalışırken dikkat dağıtıcı, konsantrasyonu bozucu tüm nesneleri çalışma ortamınızdan uzak tutun.
*Hedefleriniz, kapasitenizle uyumlu ve ulaşılabilir olsun. Genellikle iyi bir dinleyici ve okuyucu olmaya çalışın. Hata yapmaktan korkmayın. Başkalarına bağlı kalmayın. Başarıya, başarabileceğinize kilitlenin, inanın ve kararlı olun. İnançlar, hedefe giden yolda pusulanız, haritanız, yolunuzu aydınlatan meşaleniz ve hedefe ulaşabilmeyi garantileyen en önemli aracınızdır.
*Kendimizi biliyoruz, ilgi, yetenek ve beklentilerimizle. Başarıya da kilitlendik, inanmaya da. E peki ya sonra? Sonra mümkün olduğunca deneme sınavlarına katılarak, eksiklerinizi ve hatalarınızı görmeye çalışın.
*Çok çalışmaktan ziyade yeterli miktarda çalışmayı prensip meselesi haline getirin. Az miktarda sınav kaygısı iyidir. Bir hedefiniz olduğunu ve bu hedefe ulaşabilmek için de çalışmanız gerektiğini hatırlatır size.
*Çalışırken bir yandan da akıp giden hayatın temposuna ayak uydurun. Çıkın, gezin, dolaşın, müzik dinleyin, spor yapın… Kendinize ve sevdiklerinize zaman ayırın.
*Hangi işe adım atarsanız atın, önünüzde çözülemeyeceğini düşündüğünüz bir engel varsa, bunun sebebi emin olun sizsiniz. O işle ilgili olumsuz düşünceleri zihninize getiren, kurup geliştiren de yine sizden başkası değil! Başaramama korkusu, sürekli panik hali, kaybı dünyanın sonu olarak algılamak da cabası!
*Bilinçaltı öyle bir mekanizmadır ki, siz ne söylerseniz söyleyin, neye inanırsanız inanın onu doğru olarak kabul eder ve sürekli karşınıza çıkararak canınızı sıkar. Ağzınızdan çıkan tek bir kelimenin, hayatınız üzerinde ne kadar büyük bir risk teşkil edebileceğini tahmin bile edemezsiniz. Ne kadar çok "Mutsuz, çirkin ve başarısızım, bu hayata neden geldim ki! Zaten şanssızım, yeniden denemeye gerek yok" derseniz, başarısızlık ile beraberinde getirdiği mutsuzluk ve depresyonun doğru orantılı olarak artış gösterdiğini görürsünüz. Oysaki bunun yerine "Başaramamış olabilirim; ama bu benim hayatım! Düzeltmek için hala bir şansım var, istersem bir yolunu bulabilir, başarabilirim. Demek ki bir yerlerde doğru olduğunu zannettiğim yanlışlar var, derhal düzeltmeliyim" demek daha yerinde bir söylem olacaktır. Emin olun, siz böylesi pozitif düşündükçe, başarı size koşar adım gelecektir. Mutlu günler!