Side'den Alanya'ya bir bakış

GEÇTİĞİMİZ hafta, CHP Antalya Milletvekili Aykut Kaya'nın daveti üzerine Side'ye yaptığım ziyaret, bende derin izlenimler bıraktı. Antik kentin tarihi dokusuyla modern yaşamın iç içe geçtiği bu eşsiz belde, turizm potansiyelinin ne kadar etkili kullanılabileceğinin adeta canlı bir örneğiydi. Alanya esnafının kan kaybettiği bir dönemde, Side'deki canlılık ve esnafın yüzündeki gülümseme, beni bazı düşüncelere sevk etti.

Side sokaklarında Aykut vekilimizle dolaşırken, kendisine gösterilen yoğun ilgiye tanık oldum. Bir yandan vekilin sohbetlerine kulak verirken, bir yandan da ara sokaklardaki esnafa işlerini sordum. Aldığım cevaplar umut vericiydi: "Geçmiş dönemlerle kıyaslandığında işler her şeye rağmen iyi." Antik kalıntılar arasında hayranlıkla dolaşan, fotoğraf çeken Avrupalı turistler, masmavi deniz ve altın sarısı kumsallarla birleşince ortaya çıkan manzara gerçekten imrendiriciydi.

Side'nin başarısının sırrı, bence sadece doğal güzelliklerinde değil, aynı zamanda yarattığı huzurlu ve düzenli ortamda yatıyor.

Merkezdeki dar sokaklarda trafik gürültüsü yok, yüksek sesli egzoz patlatan motorlar yok. Her şey, turistlerin keyifli bir deneyim yaşaması için tasarlanmış gibiydi.

Tarihle iç içe geçmiş, iki katlı çarşısı ve denize inen dar sokakları, burayı adeta mitolojik bir masalın içine taşımış gibiydi.

Side'de yaşadığım bu deneyim, beni ister istemez memleketim Alanya üzerine düşünmeye sevk etti.

Acaba biz de Alanya'nın belirli bölgelerini, trafiğe kapatarak benzer bir huzur ortamı yaratabilir miyiz?

Bu bölgeleri, tıpkı bir açık hava müzesi gibi, gürültüden uzak, sadece insanların keyifle dolaştığı tarihi ve doğal bir alana dönüştürmek nasıl olurdu?

Sesli düşünüyorum...

Sokak başlarında sanatlarını icra eden ressamlar, elektronik sistemler kullanmadan keman ya da gitar çalan sokak sanatçıları, bir cam sanatçısı, hat sanatının inceliklerini sergileyen bir hattat, ebru sanatçısı veya geleneksel Alanya el sanatlarını yaşatan ustalar...

Hatta kabak üzerine dünyayı sığdıran o eşsiz sanatkarlarımız bu sokakları süslese.

Alanya'nın eşsiz tarihini ve kültürünü, modern turizm anlayışıyla birleştirerek, turistlere hem deniz-kum-güneş üçlüsünü hem de huzur, sanat ve kültür dolu bir deneyim sunmak mümkün olabilir mi?

Sizce bu fikir, Alanya'nın turizmine yeni bir soluk getirebilir mi?

Esen kalın…