KANAAT Önderi Arif Ahmet Denizolgun’un manevi liderliğini üstlendiği ve kamuoyunda “Süleymancılar Cemaati” olarak tanımlanan Cemaat’in bugüne dek Alanya merkez ve beldelerdeki yerel seçimlerde önemli bir rol oynadığı artık herkesçe biliniyor.
Alanya’da kimi tahminlere göre 6 bin, kimi yorumlara göre 4 bin civarında blok oyu olduğu belirtilen Cemaat’le yakın temasa geçen belediye başkanlarının ise seçimlere hep 1-0 önde başladığı rivayet edilir.
Örneğin Cemaat’le yakın temasa geçip blok oyları sandığa devşirme formülünü Alanya’da en iyi uygulayan ismin, 1999 yılından bu yana Alanya Belediye Başkanı Hasan Sipahioğlu olduğu da kapalı kapılar ardında, siyasi kulislerde konuşula gelmiştir.
Çevrelerine bırakın en küçük zararı, hep en faydalı işler yapmalarıyla maruf Cemaat’in önde gelen isimleriyle hep dirsek temasında olduğu ifade edilen Sipahioğlu’nun, Cemaat siyaset denklemini iyi kurarak 1999, 2004 ve 2009 yerel seçimlerinden sürekli zaferle ayrıldığı da siyaset arenasında söz sahibi olan ya da kendini söz sahibi addeden çevrelerin en önemli argümanlarından birisi olagelmiştir.
Bu noktada, şu gerçeğin de altını önemle çizmekte yarar var.
Siyaseti iyi bilen, yıllardır aktif siyasetin içinde veya kıyısında köşesinde dolaşanlar şöyle der: “Alanya’daki Cemaat’in gönlünü bir iki ayda kazanmak, Cemaat’e kendini benimsetip bu sempatiyi oya tahvil etmek hem zordur hem de her babayiğidin harcı değildir.”
Bu teze en iyi örneğin de, 1994 yerel seçimlerine birkaç yıllık otelci, toy bir siyasetçi ve çiçeği burnunda bir avukat olarak giren dönemin ANAP Alanya Belediye Başkan Adayı Hasan Sipahioğlu olduğu belirtilir.
O dönem Siyaset-Cemaat ilişkisinin farkında olmadığı için seçime giren Sipahioğlu’nun, aynı seçimde bu denklemin gücünün farkında olan Doğru Yol Partisi Adayı ve beş yıllık Alanya Belediye Başkanı Cengiz Aydoğan karşısında hezimete uğradığı bile rivayet edilir.
Buna mukabil, 1994 yerel seçimlerinden hemen sonra kendisini ANAP’ın ilçe başkanı seçtirip ufak ufak antrenmanlara başlayan Sipahioğlu’nun, beş yılda elde ettiğin deneyimlerle önce 1999, ardından kalfalık dönemi olan 2004, nihayetinde ustalık dönemi sayılabilecek 2009 yerel seçimlerini kazandığı, bunu bir nebze de olsun Siyaset-Cemaat ilişkisinin gücüne borçlu olduğu konuşulur.
Ancak Siyaset-Cemaat ilişkisinde bilinen bir başka gerçek de şudur: “Süleymancı Cemaati’nin kanı AK Parti ile uyuşmamaktadır. Bu nedenle 12 Temmuz 2009’da AK Parti’ye göç eden Sipahioğlu’nun Cemaat ile olan organik bağları (eğer büyük bir mucize olmazsa) tamamen bitme noktasına gelmiştir, hatta bitmiştir.
Peki, Sipahioğlu artık AK Partili olduğuna göre, Cemaat’in de AK Parti ile işi olmadığına göre, 2014 yılında yapılması beklenen yerel seçimlerde Cemaat’in oyları nereye kanalize edilecektir, yukarıdan uzatılan işaret parmağı bu kez kimi veya hangi partiyi gösterecektir.
Günümüzde bu konuda çeşitli rivayetler dolaşmaktadır.
Kimi çevrelere göre; “Sipahioğlu yeniden aday olursa Kanaat Önderi Arif Ahmet Denizolgun ile olan yakın ilişkisi nedeniyle Cemaat’in oyları AK Parti’ye değil, Sipahioğlu’na verilir. Sipahioğlu, neden AK Partili olduğunu veya olmak zorunda kaldığını Cemaat’e uygun bir dille anlatırsa, kazanan yine Sipahioğlu olur.”
Kimi çevreler ise şu tezi ortaya atmaktadır: “Cemaat, 2011 genel seçimlerinde oyunu MHP’ye verdi. Çünkü AK Parti ile kan uyuşmazlığı sorunu yaşıyordu, CHP de sol tandanslı bir parti olduğu için oylarını vermedi. Oysa Serik’in milletvekili adayı Kemal Çelik MHP’de iyi bir sıralamaya konuldu, Cemaat’in oyları da MHP’ye kaydırıldı. Bu nedenle 2014 yerel seçimlerinde Cemaat’in oyları ne AK Partili Sipahioğlu’na veya AK Partili başka bir adaya, ne de CHP’ye gider. Cemaat’in oyları yine MHP’ye kayar.”
Ancak, siyasi kulislerde dolaşan bir iddiaya göre, her yerel seçimde partiye değil aday olan isme oy vermeleriyle tanınan Cemaat’in bu kez Şefik Türktaş’ı yakın markaja aldığı, daha doğru bir tanımlamayla, Şefik Türktaş’ın ince hesaplar yaparak Cemaat’in gözüne girme çalışmalarına erken başladığı konuşuluyor.
Öyle ki; henüz CHP’ye resmi üyelik başvurusunda dahi bulunmayan, sadece CHP’nin Gedevet Yaylası Park Orman’da düzenlediği iftar yemeğine katılıp bir iki saat CHP’lilerle gözüken Şefik Türktaş’ın, Alanya merkez ve beldelerinde faaliyet gösteren Cemaat’e yakın bazı öğrenci yurtlarına ayni ve nakdi yardımlarda bulunmaya çoktan başladığı ileri sürülüyor.
Hatta pek çok öğrenci yurdunun iç ve dış boyasını yaptıran, kırık dökük, onarılması gereken binaları tek tek elden geçirtmeye başlayan Şefik Türktaş’ın, eski çalışma arkadaşı Sipahioğlu’ndan kopya çekip Siyaset-Cemaat ilişkisini 2014’e oy olarak tahvil etmenin ince hesaplarını yapmaya başladığı belirtiliyor.
Özetleyecek olursak…
1999’dan beri girdiği üç seçimde Cemaat’in blok oylarını cebinde bilen Sipahioğlu eğer yeniden aday olursa Cemaat’ten oy alma bağlamında işi bu kez çok zor görünüyor.
2011 genel seçimlerinde Cemaat’in oylarını aldığı için 2014’te Cemaat oylarını çantada keklik sanan MHP’deki kimi isimlerin de büyük bir yanılgı içerisinde oldukları görülüyor.
Buna mukabil…
2009’da bıraktığı Oba Belediye Başkanlığı görevinden beri siyaseten sesi soluğu çıkmayan, bu arada ağabeyi Şevki Türktaş CHP’nin başına geçen Şefik Türktaş ise hissettirmeden, çaktırmadan, ince hesaplarını da devreye sokup, Siyaset-Cemaat ilişkisinin gücünün farkında bir şekilde 2014’e doğru ağır ama emin adımlarla ilerliyor.
ahioğlu’nun, AK Parti’ye transfer olduğu için bu kez Kanaat Önderi Arif Ahmet Denizolgun’dan destek alamayacağı ifade ediliyor.