Seçim çok sönük geçiyor

Çok ilginç değil mi? Ülke genel seçime giderken, Alanya halkı genel seçimden ziyade Alanya Belediye Meclisi'ndeki gelişmelere odaklanmış durumda. Genel seçime Alanya halkının ilgi duymadığını gören yerel medya, haklı olarak yerel siyasete,...

Çok ilginç değil mi?
Ülke genel seçime giderken, Alanya halkı genel seçimden ziyade Alanya Belediye Meclisi’ndeki gelişmelere odaklanmış durumda.
Genel seçime Alanya halkının ilgi duymadığını gören yerel medya, haklı olarak yerel siyasete, özellikle de Belediye Meclisi’ne odaklanmak zorunda kaldı.
Medya, özellikle de yerel medya, ekonomik anlamda seçimden seçime biraz nefes alıp soluklanır.
Bu seçimde, dalı bırakın, yaprak bile kımıldamıyor!
Artık herkes palavralarla karın doymadığını, şiirsel söylemlerin, süslü nutukların hatta kürsüde ya da kamera karşısında yiğitlenerek esip gürlemelerin, dürüstlük taslamaların komikliğinin farkına vardı!
Siyasette kasetler havalarda uçuşmaya başlayınca, siyaset meydanlarında dürüstlükten ve ahlaktan bahsedenlerin ne denli palavra sıktıkları net bir biçimde ortalığa döküldü!
Ne biçim toplumsak, kasetin içeriği ve kasette rol alan aktörlerin rezilliğinden çok, kasetleri servis yapan uyanıkların ahlaksızlığından söz ediyoruz.
Hem Alanya özelinde, hem de genelde, geçmiş seçimlere göre, bu seçim çok sönük geçiyor.
Alanya’da halkın seçime ilgisi sıfır!
İnsanlarımız seçim değil geçim derdinde.
Seçime odaklanarak koşuşturanların önemli bir bölümü, seçimde kişisel hesabı olanlar.
Partililer dışında siyaset konuşulmuyor bile.
Adayların peşine takılan sınırlı sayıdaki parti yöneticilerini saymazsak, meydanlarda kimse yok gibi bir şey!
Medya bu ilgisizlik yüzünden kan ağlıyor.
Adaylar bile büyük ölçüde moral motivasyonlarını kaybetmiş durumda.
Büyük bir moralle seçim çalışmalarını sürdüren tek aday Sayın Mevlüt Çavuşoğlu.
Bütün seçimlerde Sayın Osman Özcan’ın ilginç çıkışlarıyla siyaset renkleniyordu.
Bu seçimde bu renkten de yoksun kaldık!
Sayın Hüseyin Yıldız ne kadar çabalasa da, seçmenin MHP’ye küskünlüğünü ortadan kaldırması mümkün değil gibi gözüküyor.
Seçim neticesi aşağı yukarı önceden belli olunca, doğal olarak seçmen de heyecanını büyük ölçüde yitiriyor.
Ne kadar zorlarsanız zorlayın, ne kadar yaldızlı sözlerle toplumu motive etmeye kalkarsanız kalkın, ne kadar felaket senaryoları üretip, olmayacak vaatlerde bulunursanız bulunun, toplumu inandırmanın daha doğrusu kandırmanın pek mümkün olmayacağı gerçeğini, bu hamasete yönelmiş siyasilerimiz de bal gibi biliyorlar ama yine de ‘Çıkmayan candan umut kesilmez’ diyerek, palavra sıkmaya devam ediyorlar.