Bilader öndüün Antalya'da meşur Yörekis Fuvarı varıdı. Bizim gasdede okudum, Alanya masası da gurmuşlar. Foturaflara bi bagdım, bizim Şalvarcı Aliksan da orda. Böyük adamlara şalvar geydiriyor, guşag dakıyor, şapga dakıyor. Valla pırava dedim. Aliksan, Alanya'ya meşur kim gelse, bi şalvar, guşag, şapga hediye eder. Alanya'yı da, şalvarını da dini bir uğruna tanıdıyoru. Bilisiniz, Aliksan'ın "Alaiye Şalvar" deyi bi düggeni var. Aliksan terzi olduundan, engi düggende Arap Gızı şalvarlıgdan şalvar diker, gömleg diker, cebgen diker. Engi digdii şalvarların Angara'dakı dövled dayirelerinden tapusunu da aldı, hindi engi "Alaiye Şalvar", esgi Singer dikiş makinesi, Pilipis iradiyoları, Nacar saatı gibi meşur oldu. Aliksan, digdii şalvarların biseelini Alanya'ya gelen dövled böyüglerine, şarkıcılara, türkücülere hediye eder. Engi Aliksan, Alanya şalvarının namını dünyaya duyurdu. Emme heç bi Aliksan'a "Eferim" deyen yog benden başga. Sırf ben deel, engi şeerin gaymakamı, belediye ireyisi, oda, denneg ireyislerinin engi Aligsan'a bi 'Eferim' demeleri ilazım. Engile adamların öörü gari azaldı. Engile adamlara saab çıgmamız ilazım. Yalınız Aliksan'a hurdan bi de sitemim olucag. Engi memlekedde şalvarı, guşaa, şapgayı geydirmedii adam galmadı emme bi türlü Amat Emmisi aglına gelmeyoru. Heç "Kik gibi bi de Amat Emmimi geydireem" demeyoru. Bakalım begleyom, hazaar bi vagdı saatı vardır. Burdan Aligsan'a bita "Pırava" deyom.
Benden böönlüg bu gadar. Hadi galın saalıcaala.