Deprem, kar, kış, harekât dinlemiyor: Anaysa değişecek, “sivil” Anayasa gelecek! TC’nin rejimi değişecek, 2. Cumhuriyet mi, yoksa Neo-Osmanlı Padişahlığı mı olacak, şimdilik açıklanmadı. Ama şimdiki Anayasa'nın “değiştirilemez-değiştirilmesi teklif edilemez" maddelerinin değiştirilmeden öte tümüyle kaldırılacağı artık ayyuka çıktı. Buna karşılık Erdoğan'ın "Değiştirilemez maddeleri" var. Referandumda akıllı halkımızın “Evet” dediği 26 madde. Başbakan Erdoğan, Kızılcahamam kampında "26. maddeye dokunmayın" talimatı verdi. Emir büyük yerden! Bu maddelerin çoğu orduyu hizaya getirmeye matuf. Askerle sivil yargı yolu açılacak. Komutanlar Yüce Divan'da yargılanacak… "Dokunulmasın" dediği maddeler arasında, Anayasa Mahkemesi ve HSYK’nın yapısını değiştiren hükümler de bulunuyor… Yani Yargıyı iktidarın baskısı altına alacak hükümler.
***
Malum cerideler, Yeni Anayasa'yla olacakların müjdesini veriyorlar... Mesela Star: "Alçaklığın Zirvesi. Teröre inat Sivil Anayasa!"
Taraf: "Savaşa aşıklarmış! Her şeye rağmen Anayasa. Girdiğimiz yoldan dönmek yok!"
Akit: "Sivil Anayasa istemeyenler iş başında! Şeytanlar kudurdu! Sivil Anayasa'dan geri adım yok!"
Tabii, yalaklar da mangalda kül bırakmıyorlar… Hasan Cemal, eski düzen değişiyor diye mutlu. Der ki: “Asker-sivil ilişkilerinde taşlar, demokrasilerde olması gereken yerlere ağır ağır oturmaya başladı. Bu konuda, yani demokrasi ve hukuk devleti açısından son noktayı koyacak olan ‘yeni anayasa’dır.” İhsan Dağ: “Ey Kemalistler, beyaz Türkler, CHP'liler! Çoğulcu, özgürlükçü ve demokratik bir Anayasa asıl size lazım” diyor.
Hepsinin hedefi “Kemalizm”, yani Atatürkçülük ve “Beyaz Türkler” yani milliyetçiler!
***
Ne var ki bugün Atatürk Cumhuriyetinin tepesinde, O'nun Çankaya'sında, hasbelkader “Tramvay Demokrasisi” sayesinde oturan zat-ı şerif, Gül gibi Cumhurbaşkanımız, 1992'de Refah Partisi'nden Kayseri Milletvekili seçildiğinde bir toplantıda aynen şöyle konuşmuştu: “70 yıldır halkına zıt bir sistem içindeyiz… Şık olmayan, halkına düşman bir sistem içindeyiz doğrusu 70 senedir. Tek partinin 6 sloganı ile ortaya çıktı. Milliyetçilik, laiklik vs. bu ilkeler millete zorla dayatıldı… Tek insanın heykeli, tek insanın resimleri... Türkiye’nin Irak’ı, Libya’yı, Suriye’yi andıran büyük karakteristikleri var. Halkın yıldırıldığı bir Türkiye’de yaşıyoruz. Aynı tek adam pozisyonu. Her yerde aynı tek insanın resimleri, heykelleri! Ne mutlu Türk’üm yaza yaza ilkelleştik! Milliyetçilik, Türkçülük şeklinde alınmış ve ister istemez aksini de bazı insanların aklına getirmiştir. 'Ne mutlu Türk’üm...' lafını her yere yaza yaza Türkiye ilkel bir hale dönmüştür… Tek parti devrinden kalan zihniyetin değişmesi, İslam’a bakış açısından değişmesi gerekir kanaatindeyim. Bu açıdan 2. Cumhuriyet ve Yeni Osmanlıcılık kavramlarının tartışılması çok sağlıklı...”
Hafızalar nisyan ile malul olsa da arşivler yanılmaz. Şu bağlamda, "Godot'yu", Yeni Anayasayı beklerken, hatırlatmak istedik. Gül’ün zihniyeti Cumhurbaşkanı olunca değişti mi? Değişmişse bunun sıfatını da siz koyun!
Bu zatın ve bağlı olduğu AKP'nin Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyetin temel değiştirilemez maddelerine ne kadar içtenlikle karşı olduklarının başka kanıtı var mı? Var! Başbakan Erdoğan’ın, Başbakan olmadan önce söyledikleri: "Türkiye Türklerindir demek yanlıştır… Türkler alt kimliklerden biridir” gibi sözleri!
Bu kişiler böyle diyorlarsa, “cemaati” ne yapar? Varın bunu da siz kara kara düşünün!…