PKK terör örgütü, yeni stratejilere dayalı taktik arayışları içinde.
Örgüt, İzmir Foça’da yaptığı eylemle, Tunceli’de CHP Milletvekili Hüseyin Aygün’ü kaçırarak, Türkiye’nin her yerinde ve her kesime dönük operasyon yapabilirim imajını yaratmaya çalışıyor.
Sayın Aygün, seçim bölgesinde, seçmenleriyle buluşmak için köy köy, kasaba kasaba gezen, sorunları yerinde incelemeye çalışan, barış ve kardeşliği savunan, teröre de karşı olan bir milletvekili.
İşin ilginç yanı, bir milletvekili bu tür çalışmalara giderken, yanında muhakkak bir ekip, hatta bir konvoy olur.
Medyadan edindiğimiz bilgiye göre, konvoy içindeki sadece Hüseyin Aygün’ün aracı durdurulmuş ve iki kişi olduğu söylenen teröristler, uzun süre Aygün’le tartışmışlar, Aygün aracından inmemek için direnmesine rağmen, yanındaki danışmanıyla gazeteciyi serbest bırakmaları kaydıyla, aracından inip teröristlerin isteklerini yerine getirmek zorunda kaldığı şeklinde bir algı oluşmakta!
Aygün’le beraber konvoyda bulunan kişilerin iki teröriste müdahale edememesi düşündürücü!
Çok daha ilginci, Sayın Aygün’ün silahsız olması düşünülemeyeceği gibi, danışmanının da silahı olması gerekirdi.
Tabii ki, böylesine kritik ve beklenmedik olaylar karşısında insanın basireti bağlanabilir ama yaşadığı bölgenin özel durumu nedeniyle sayın Aygün’ün ve yanında ve de konvoyda bulunanların, her şeye karşı hazırlıklı olmaları gerekirdi.
Olayın bir başka düşündürücü yanı ise, olayda Aygün’ün yanında bulunan danışmanı ve gazetecinin, kaçırma eylemini telefonla anında yetkililere bildirme yerine Tunceli’ye kadar gitmeleri.
Acaba teröristler telefonları ellerinden mi aldı?
Aygün konvoyla değil, sadece üç kişi olarak tek bir araçla mı bu siyasi çalışmayı yaptı?
Medyadaki haberlerden bu konunun ayrıntılarını öğrenme imkanımız olmadığı gibi, güvenlik güçlerinin olay saatlerinde değil de ertesi günü olayı araştırmaya ve buna göre operasyonun başlatılacağı şeklindeki haberler insanın kafasını karıştırmakta.
Bir milletvekilinin teröristlerce kaçırılabilmesi bambaşka anlamlara gelebilir!
Milletvekilinin kaçırılmasını kabul edilemez olarak görüp, bu şekilde açıklamalar yapıldığında, terör örgütünün vahşice ve insanlık dışı kan ve gözyaşına neden olan çirkin eylemlerini kabul edilebilir olarak mı görmek lazım!
Olay daha yeni.
Bu konuda net bilgiler yok.
Umudumuz sayın Aygün’ün bir an önce, bu rezillerin elinden sağ salim kurtarılması ya da bu rezillerin Sayın Aygün’ü bırakmaları.
Bu eylemin ilginç yönlerinin olma olasılığı çok fazla, bunu ilerdeki günlerde öğrenmemiz belki mümkün olabilir!