Patron çağırdı,hizaya girdiler

Bizimki akıllandı... Artık tek tek arayıp

Bizimki akıllandı...
Artık tek tek arayıp "Alo" demeyecek.
"Şunu atın", "Bunu gönderin", "Onu yazanı affetmeyin" demeyecek telefonda.
Ne yapacak?
Dün icraatıyla ne yapacağını gösterdi.
Tapelere malzeme olmamak için özel güvenlikli, özel toplantılar yapacak. İlk icraatı da kendi medyasının hizmetkârlarını toplamak oldu.
Bakanlarının bile haberi yoktu bu toplantıdan. Özel ulaklarla ulaştığı isimleri ayağına getirtti.
Evinden çıktı, Kandilli'de bulunan Adile Sultan Sarayı'na geldi. Yanında yardımcısı Beşir Atalay, Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik vardı.
Bir de siyasi Başdanışmanı Yalçın Akdoğan...
Sanırsın sarayda Sultan, etrafında vezirleri ve dalkavukları...
Sabah, Takvim, Star, Akşam ve Güneş gazeteleri ile ATV ve TGRT Haber’in temsilcileri karşısına dizildi.
Hangi konuları konuştular?
Başbakan hangi talimatları verdi?
Bu gazeteleri yönetenler Başbakan'a ne söyledi?
Tek satır yazmadılar. Konuşmadılar.
Türkiye tarihinde ilk kez basına kapalı bir basın toplantısı yapıldı.
Üç saat boyunca Başbakan konuşmayacağına göre o gazetelerin mensupları Başbakan'a neler söyledi?
Sana ne kardeşim, seni ne ilgilendiriyor, diyebilir miyiz?
Derseniz, yaklaşımınız doğru olur mu?
Bence olmaz.
Çünkü;
Gazetelerin ve gazetecilerin tek patronu vardır; halktır. Halkın bilgi sahibi olamadığı bu toplantıda neler konuşulduğunu o toplantıya katılanlar yazmazsa mesleğine ihanet ederler. Bir gazetecinin ülkeyi yöneten bir kişi ile özel toplantı yapması ve onunla akıl fikir alışverişi yapması o kişinin emrinde ve hizmetinde olduğu gerçeğini ortaya koyar.
“Ne var bunda, yeni bir şey mi keşfettin, zaten öyle” dediğinizi duyar gibiyim.
Peki yazdım...
Bir kez daha tarihe not düşülsün, bilinsin istedim.
Bu ülkede böyle bir dönem yaşandı ve bu gazeteler ve temsilcilerinin düştüğü durum da budur, bir kez daha bilinsin istedim.
Bu gazeteler ne yazarsa yazsın... Kalem de, fikir de, arkalarındaki güç de bugünkü Başbakan’dır. Başlıkları da, haberleri de, röportajları da Başbakan ve yakın çevresinde kurgulanmakta, denetlenmektedir. Bu gazetelerin tek patronu ve genel yayın yönetmeni vardır, o da Başbakan’dır.
Bir kez daha bilinsin istedim.
Patron çağırdı, hizaya girdiler. Hizmet için hem fikir oldular. Belki el etek öpmediler ama gözlerini kırpıştırarak, "Siz her koltuğa yakışırsınız, sonuna kadar emrinizdeyiz" dediler.
Yazılsın istedim.
Patron emretti, tespih tanesi gibi dizildiler.
Bağlılık bildirdiler...
Patron emirler yağdırdı, pür dikkat dinlediler.
Eğilerek, geri geri huzurdan ayrıldılar.
Patron emretti, emirleri yerine getirmek için medya plazalarına döndüler.
Biz zaten biliyoruz kardeşim bu yazdıklarını, diyorsanız... Elbette biliyorsunuz ancak...
Tarihe bir kez daha not düşülsün istedim.