SON
günlerde, şu iki yanıtı ya da gerekçeyi duyduğum an, zıvanadan çıkar oldum.
Beni zıvanadan çıkartan iki yanıt ya da gerekçeden ilki şu…
Basit, küçük, sıradan bir hizmet ya da sıradan küçük bir mal alacaksınız.
Örneğin bir marangozdan ya da nalburdan ya da bakkaldan ya da manavdan ya da ne bileyim Cuma Pazarı’ndaki sıradan bir pazarcıdan.
Muhatabınız o esnaf ya da o satıcı; öyle bir rakam söylüyor ki, şaşırıyorsun…
“Ya daha geçen hafta şu kadardı bunun fiyatı…” diyorsun, saf saf.
O esnaf ya da o satıcı pişkin pişkin gülüyor, “Abi o zaman dolar şu kadardı, şimdi bu kadar…” diyor
Sinirleniyorsunuz…
“Ülen, şu sattığın (ya da ürettiğin) malın ya da verdiğin hizmetin dolarla ne ilişkisi var?”
diyorsun.
Yine pişkin pişkin yanıt veriyor; “Artık her şey dolarla; dolarla olmayan ne kaldı ki Abi!” diyor.
İşte bu söylem ya da bu gerekçe(!) beni çıldırtıyor.
* * *
İkincisi de şu.
Alanya Belediyesi’nin herhangi bir biriminin, alt düzey çalışanlarından hizmet bekliyor ya da istiyorsunuz.
O birimin alt düzey çalışanlarının yanıtı anında şu oluyor.
“Abi o bölge Büyükşehir’e ait, o bölgeye müdahale edemeyiz…”
İşte bu yanıt, vücudumun tüm kimyasını bozuyor; kafayı yedirtiyor bana…
… …
Bir örnek vereceğim.
Örnek vereceğim bölgeyi, şöyle bir gözünüzün önüne getirin
Atatürk ve Ahmet Tokuş Bulvarları, Büyükşehir Belediyesi’nin yetki ve sorumluluğu altında.
Bu Bulvarlara çıkan yollar da Alanya Belediyesi yetki ve sorumluluğunda…
Birkaç gün önce, Ahmet Tokuş Bulvarı üzerinde bulunan evimden çıktım, Migros’a gideceğim.
Bulut Sokak üzerindeki bitişik apartmanının altındaki market sahibi ile, Büyükşehir Belediyesi çalışanı olduğunu öğrendiğim çöpçü tartışıyor.
Aralarına girdim; birini görev mahalline, diğerini koluna girip, marketine götürdüm.
Market sahibi arkadaş, tartışma nedenlerini anlattı.
Büyükşehir Belediyesi çalışanı, Bulvarı süpürürken; Alanya Belediyesi yetki ve sorumluluğundaki sokak üzerindeki Market sahibi, bizzat kendisinin süpürüp öbeklediği çöpü de (Bulvar’dan 10 -15 metre içerde) o görevlinin almasını istemiş.
Çöpçü efendide bir karış dil; “Efendim ben Büyükşehir Belediyesi çalışanıyım…”
Nerenin çalışanı olursan ol, arada 15 metre ya var, ya yok; o çöpü de alıversen ne olur!
!!??
Olmaz!
O Büyükşehir’in beyzadesi…
Ya da tam aksi.
O Alanya Belediyesi’nin beyzadesi…
Kaytarmak için bahane hazır.
Efendim, orası, Büyükşehir’e ait
Ya da tam aksi.
Efendim orası, Alanya Belediyesi’ne ait.
… …
Sorun sadece, temizlikle ilgili birimde değil elbet; diğer hizmet birimlerinin hizmetlileri için de geçerli bu durum.
Yapımız, anlayışımız böyle çünkü; suiistimale ve kaytarmaya o kadar eğilimliyiz ki…
Her şey işe girinceye kadar.
İşe girmek için, “ne olursa yaparım abi…”
İşe girdikten sonra; yetki şuranın, sorumluluk buranın… Ben oraya dokunamam...
İşte bu yapı, bu anlayış çıldırtıyor beni…
Bereket, Alanya Belediyesi’nin iş bitirici, iki çalışkan Birim Müdürü var da; bu zihniyete tümden mahkum olmuyoruz.
… …
Bu arada yeri gelmişken; birimleriyle ilgili her konuda ve herkese anında görüntü veren, Park Bahçeler Müdürü Nazmi Uyar ve Temizlik İşleri Müdürü Adem Demir’e; Sezar’ın hakkı Sezar’a özdeyişinden hareketle, teşekkür etmeyi de borç kabul ediyorum.
Bu saçma sapan düzen içinde, işleri zor; Tanrı yardımcıları olsun…