Nasıl beslenmeliyiz?

Hastalıkların ilk sebebi beslenmede yapılan yanlışlardır. Yani "TOK KARNINA AÇLIKTAN ÖLMEKTİR!" Son yıllarda doğal gıdalardan uzaklaşarak endüstriyel gıdalar ön plana çıkarıldı. Endüstriyel gıdalar; gıdaların raf ömrünü uzatmak, gıdaların albenisini arttırarak görüntüsünü değiştirmek, pazarlamada daha fazla kar etmeye bağlı olarak gıdaların besin değeri düşürüldü. Bu gıdalar sadece karın doyuruyor. Hücre için gerekli olan besinler olmayınca hücre içi metabolik faaliyetler sonucu oluşan enzim-coenzim, protein vs. üretimi hücre içinde zorlaşıyor. Günlük gıdalarımızı oluşturan ve üzerinde çok fazla oynanan; şeker, beyaz un, hidrojenize yağlar, süt ürünleri birincil derecede insan (canlı) vücudu için toksik hale getirildi ve besin değeri düşürüldü.
Ancak taşıması, korunması ve yemeklerde kullanılması çok kolay olduğu için toplumsal rağbet görmektedir.


YEDİĞİMİZ GIDALAR NELERDİR?


Proteinler
• Yumurta, balık, et, kümes hayvanları, kuruyemişler, avokado, hindistan cevizi, süt ve süt ürünleri.
Nişastalar
• Tahıllar, karabuğday, darı, yulaf, kurutulmuş bezelye, fasulye, patates, yer elması, kabak, unlu gıdalar, şeker ve şekerli içecekler, çikolata vs.
Tatlı meyveler
• Muz, hurma, kuş üzümü, kuru erik, üzüm, kurutulmuş meyveler.
Asitli meyveler
• Limon, greyfurt, portakal, kivi, erik, ananas, mango, papaya, çilek, böğürtlen, dut, nektarın, elma, kiraz, vişne, kayısı, şeftali.
Yağlar
• Tereyağı, zeytin yağı, susam yağı, fındık yağı, hidrolize edilmiş yağlar, konola yağı vs.


"KARPUZ, KAVUN AYRI YENMELİ!"
HANGİ GIDALAR BİR ARADA YENMELİ?


• Sindirim ağızda başlar. Mide, ince bağırsak, kalın bağırsakta devam eder.
• Nişastanın sindirimi alkali ortamda pH 8 civarında olur ve ağızda başlar.
• Protein sindirimi asidik ortamda ve mide de olur.
• pH 1,5-3 arasında olmalı.
• Sebzenin sindirimi daha kolaydır. İnce bağırsağa geçerek sindirilir.
• Meyvelerin sindirimi ince bağırsakta kolaylıkla olmaktadır.
Bu bilgiler ışığında;
• Protein ve sebze bir arada yenebilir.
• Nişasta ve sebze bir arada yenebilir.
• Protein ve nişasta sindirimleri farklı yerlerde olduğu için bir arada iyi değildir.
• Meyveler her zaman tek başına yenmelidir. Özellikle aç karnına.
• Meyveler ve protein birlikte yenmemeli.
• Meyve ve nişasta birlikte yenmemeli.
• Meyvenin şekeri midede uzun süre kalacak olursa yani proteinlerle, nişastalarla birlikte yenecek olursa midedeki bakteriler tarafından meyve şekeri mayalanır ve gaz oluşmasına sebep olur.
Tatlı ve asitli meyveler beraber yenecek olursa önce asitli meyveler yenmelidir. Mesela portakal, mandalina, greyfurt asitli meyveler; elma, kavun, karpuz tatlı meyveler.
Kavun, karpuz yalnız ve aç karnına yenmelidir.


ŞEKERLER


Günümüzde tüm gıdaların içerisine bulunmaktadır. Boş gıdalar olduğu için vücudu kaosa sürükler. Şekerlerin metabolize olabilmesi için gerekli olan enzim coenzim yapımında vitaminler, minerallere ihtiyaç vardır bunu da vücudun deposundan kullanır. Dolayısıyla mineral ve vitaminlerin yetersizliğene sebep olmaktadır. (Zn, Mg, Ca, B1, B6 gibi)
Şeker bir besin değildir. Şekerli gıdaların çok fazla yenmesi vücuttan tüm mikro besinleri söküp alır. Vücutta besin yetersizliğine sebep olur.


ŞEKER TÜKETİMİ İLE İLGİLİ HASTALIKLAR


Şeker idrar da CALSİYUM kaybına neden olur.
• Diyabet
• Diş çürümesi
• Kalp rahatsızlığı
• Osteoporoz gibi rahatsızlıklara neden olur.
Şekerli beslenme kemikten kalsiyum çalarak kemik erimesinin başlıca sebebidir.
• Bağışıklık sisteminde işlev bozukluğuna yol açar. (Soğuk algınlığı vs.)
• Ca, Mg, Cr, Zn eksikliğine neden olur.
• Vücutta yeterince mineral olmayınca yeterli enzim üretilmez. Buna bağlı olarak sindirim gerçekleşmez. Besinler mide, bağırsakta iyi sindirilmez. Bu sindirilemeyen gıda parçacıkları kana karışarak alerjiye neden olur. (Sindirim sistemi hastalıkları)
Şekerlerle Birlikte Tüketilen Gıdalar;
•Buğday, mısır, süt, yumurta çok sık alerji yapar.
Bu tür gıdaları şeker ile birlikte yememek lazım.
• Şekerle proteinler beraber yenmemeli!
Bal + şeker + yumurta et vs.
• Şeker bağışıklık sistemi hücrelerine zarar verir. Grip soğuk algınlığı vs. Hastalıklara karşı vücudu savunmasız bırakır.
• DM gelişmesinde rol oynar. (Kan şekerini kontrol eder)
• Şeker, fosfor, kalsiyum dengesizliğine neden olur. (Bu vücudun proteinleri aminoasitlere dönüştürme becerisini engeller.
• Örnek; et yemeği + ardından tatlı, yumurta + portakal suyu gibi bu tip beslenme kombinasyonunda ileri glukasyon ürünleri olur. Zararlı birleşenlerdir.
Şeker ve Protein Beraber Pişirilmemelidir!
• Yumurta + unlu gıdalar (şeker) birlikte pişirilmemeli glukasyon ürünleri denen hücre için zararlı maddeler oluşturur.
Bu tip beslenme sonucu; kalp, hipertansiyon, katarakt, artrit gibi hastalıklar olur.
• Rafine şeker tüketmek (un, şeker); mineral, vitamin, hormon dengesizliğine neden olur.
• Vücut rafine şekeri (un, şeker) metabolize etmek için kendi hayati mineral ve vitaminlerini bitirir.


ŞEKER TÜKETMEK YAVAŞ BİR ÖLÜMDÜR...


Beyaz Un- Rafine Un:
• Kullanımı kolay saklanması kolaydır. Besin değeri düşüktür.
• Buğday besin değeri yüksek gıdadır.
• Beyaz un toksin ya da anti besindir.
• Buğday da bulunan besinler rafinasyon (endüstriyel işlemden geçer) sonucunda tüm değerler yok olur.
• Buğdaydaki CA %60, MG %77, ZN %78, COBALT %89 beyaz unda kaybolur.
• Gıdalar yıllar önce taze ve çiğ yenilirdi. Örnek: Günümüzde elma tüketimi elma hasat zamanında olurdu şimdi %3/4 oranında azaldı yani zamanında yeme alışkanlığı gitti. Çiğ taze lahana tüketimi %2/3 oranında, taze meyve tüketimi %1/3 oranında azaldı.
• Aynı süre içinde işlenmiş sebze tüketimi %100-500 arttı. İşlenmiş meyve tüketimi %100-1000 arttı İşlenmiş meyve ve sebze tüketmek; konserve, kurutulmuş, dondurulmuş olarak taze meyve sebze kadar besleyici değildir.
Not: Kedi Deneyi Dr. Francis Pottenger CATS
I.grup kediler çiğ gıdalarla beslendi.
• Bu kedilerin hem yavruları hem kendileri sağlıklı oldu.
II. grup kediler pişmiş gıdalarla beslendi.
• Bu kedilerde sağlık problemi oluştu.
• Bu kedilerin yavrularında enfeksiyonlar, diş problemleri, cilt hastalıkları, alerji, artirt, düşük, korkaklık, saldırganlık oluştur. Torunlarında hepsinde alerji, düşükler, ölü doğumlar ve üreme sıkıntıları oldu.


RAFİNE EDİLEN UNDAN BESİN KAYBI


Buğdayın;
• E vitamin %98
• B1-B3 vitamin %80
• Folik asit %75
• Yağ asitleri ve lifler beyaz unda kaybolur.
• Beyaz un tüketiminde vücut enerji üretebilmek için (Fe, Ca, Mg, Zn vs.) bu elementlere ihtiyaç duyar. Beyaz unda bunlar olmadığı için vücut deposundan kullanarak mineral ve vitamin yetmezliklerine sebep olur.
• Beyaz unda hiç lif yoktur. Bu sebepten;
Kabızlık
Hemoroit
Kolit
Kansere neden olur.
• Beyaz unda asıl problem her gün bir şekilde fazlası ile tüketiliyor olmasıdır.
• İşlenmiş ve liflerden arındırılmış besinlerden yoksun hale gelen her tahıl zararlıdır. Patlatılmış tahıllar yüksek ısı da ve basınçta tahıl proteinlerinin yapısını bozar.
• Buğday, darı, pirinç patlağı iyi değildir.
• Mısır patlağı yenebilir.