Meyvelerin beslenmedeki yeri

Bugünkü konumuz, meyve nedir, meyvelerin beslenmedeki yeri nedir? Botanikte, bitkilerin olgunlaşmış çekirdekleri ve çekirdeğe yakın kısımlarına, meyve denir. Buna göre salatalık, patlıcan, kabak, domates meyve sınıfına girer. Ancak pratikte...

Bugünkü konumuz, meyve nedir, meyvelerin beslenmedeki yeri nedir? Botanikte, bitkilerin olgunlaşmış çekirdekleri ve çekirdeğe yakın kısımlarına, meyve denir. Buna göre salatalık, patlıcan, kabak, domates meyve sınıfına girer. Ancak pratikte yemek ve salata olarak yenenlere sebze, tatlı yerine yenenlere ise, meyve denir. Meyveler genellikle günlük enerji ve protein
gereksinimine çok az katkıda bulunurlar. Bunun yanında madenler ve vitaminler bakımından zengindirler. Meyvelerin başka bir işlevi de, bağırsak faaliyetlerine yardımcı olmalarıdır. Çünkü besinlerin sindirilemeyen kısmı olan, posaya yüksek oranda sahiptirler. Bu nedenle günlük beslenmemizde,
mutlaka bir miktar meyve bulundurmalı ve vitamin haplarına tercih edilmelidir. Meyveler içerdikleri vitamin çeşidi ve miktarı bakımından farklıdırlar. Genellikle turunçgil grubu ve çilek, vitamin C bakımından zengindir. Ancak C vitamini miktarı meyvenin yetiştiği iklime ve diğer yetiştirilme koşullarına göre değişmektedir. Meyvelerin toplandıktan sonraki ambalajlama ve saklama yöntemleri vitamin C miktarına etki eder. Meyveler iyi ambalajlanmazsa ve oda sıcaklığında bekletilirse vitamin C kaybı olur.

MEYVELERİ NASIL TÜKETMELİYİZ
Meyvelerin birinci elden, yani üreticiden tüketiciye ulaşana kadar pek çok aşamadan geçtiğini biliyoruz. Aslında en iyisi birinci elden satın alabilmektir. İlçemizde kurulan halk pazarlarından bunu rahatlıkla temin edebiliriz. Ama asıl önemlisi tüketim şeklimizdir.
* Meyveleri zamanında yani turfanda olduğu mevsimlerde değil, bol bulunduğu zamanlarda tüketmeliyiz. Böylece kimyasal ilaç kalıntılarından bir miktar az etkilenmiş oluruz.
* Her şeyden önce meyveler bol su ile el yardımı ile yıkanmalı, kabuklu yenebilen tüm meyveler kabuklarıyla tüketilmelidir. Buzdolabına konmadan önce asla yıkanmamalı, doğranıp veya suyu sıkılarak, ağzı açık bir şekilde bekletilmemeli mümkünse bütün olarak tüketilmelidir.
* Meyveler folikasit ve potasyum yönünden oldukça zengindirler. Meyvelerden komposto yapılırken ezilmesini önlemek için yumuşak meyveler (erik, şeftali, kayısı) önce hazırlanmış şekerli şuruba eklenerek pişirilir, sert meyveler (elma, ayva) önce suya karıştırılır sonra şeker eklenerek pişirilirse daha iyi olur.

En çok merak edilen konulardan biri de, kilo problemi olan bir insanın ne miktarda meyve yemesi gerektiğidir. Meyveler besin öğesi olarak şeker, su ve vitaminlerden oluşur. Vitamin açısından meyveyi fazla tüketmenin kişiye faydası yoktur. Çünkü meyvelerdeki vitaminler depo edilemez fazlası idrarla atılır. Ancak gereğinden çok tüketildiğinde içindeki şeker miktarının fazlası yağ olarak depolanır. Dolayısıyla zayıflama diyetlerinde meyve ara öğünlerde tercih edilmeli ve günde 4-5 porsiyonu geçmemelidir.
Aşağıda vereceğimiz listede 1 porsiyon meyvenin ne kadar olduğu verilmiştir. O halde meyveleri özellikle karpuz gibi bir seferde fazla tüketilen meyveleri fazla tüketmek doğru değildir. Günlük karbonhidrat (şeker) ihtiyacımız bol meyve ile değil, tercihen kepekli ekmek kullanarak sağlanmalıdır. Çünkü ekmek daha fazla tok tutar. Meyveler iştah üzerine olumlu etki ettikleri için bilinçsiz tüketildiğinde kilo vermeye değil almaya yardımcı olur. Gelelim hazır satılan meyve sularının tüketiminin içeriğine. Sonuçta ne kadar katkısız ve doğal olarak üretildiği söylense de ambalajlanan ve uzun süre bekletilmesi gereken meyve suyu koruyucu madde içerir. Meyvenin bu kadar bol bulunduğu bir ülkede rahatlıkla az şekerli, pişirilerek doğal meyve suları üretebiliriz, zaten meyvenin kendisini tüketmek posa içeriği bakımından oldukça sağlıklıdır. Özellikle mide ve bağırsak kanserinde, kalp damar hastalıklarının engellenmesinde ve yağların bağırsaklardan emiliminde posa son derece faydalıdır.

MEYVELERİN YEMEKLE BİRLİKTE VEYA
SONRASINDA YENMESİ YANLIŞ MIDIR?
Aslında bu çok ince bir çizgi tabi ki. Kan şekerini dengelemek açısından ara öğünlerde tüketmek daha iyi olacaktır ya da çok fazla tükettiğimiz bir ana öğünün üzerine bol meyve tüketmek fazla kalori alındığı için yağa çevrileceğinden doğru değildir. Ancak gebe ve emziklilerde ve çocuklarda özellikle dengeli bir ana öğünle birlikte yenen bir porsiyon meyve besinlerdeki demir emilimini arttırarak kansızlığı yani anemiyi önleyebilir.
Her zamanki gibi meyvenin de azı karar çoğu zarar denebilir.

ŞEKER HASTALIĞINDA MEYVE TÜKETİMİ
Şeker hastalarının besinleri azar azar ve sık sık tüketmeleri gerekir bunun için ara öğünlerde bir iki porsiyon meyve yanında süt, yoğurt, ayran gibi proteinli bir besinle tüketilirse kana geçişi daha uzun süreceğinden çok daha sağlıklı olur. Aşağıdaki listede görüldüğü gibi şeker hastası da olsak her tür meyveden miktarını aşmadan tüketebiliriz. Yani on beş iri tane üzüm yerine iki yüz gram karpuz tabii ki tercih edilmelidir. Üzüm, muz hiç tüketmeyin, diğer meyveleri bol bol tüketin demek de doğru değildir. Günde 2-3lt arasında su tüketmek, yazın tansiyon dengemize çok olumlu etki eder.
Susuzluğumuzu sadece meyve ve meyve sularıyla karşılamak beraberinde kilo problemi getireceğinden doğru değildir.

1 PORSİYON MEYVE
Elma 1 küçük boy (100 gr)
Portakal 1 orta boy(100 gr)
Mandalina 2 küçük boy(100 gr)
Kayısı 3 adet(100 gr)
Muz (yerli) 1 adet(50 gr)
Muz (Çikita) 1/2 adet(50 gr)
İncir 2 adet(80 gr)
Kiraz 12 adet(75 gr)
Vişne 14 adet(80 gr)
Greyfurt 1/2 orta boy(125 gr)
Üzüm 15 adet(80 gr)
Yeni dünya 6 adet(125 gr)
Kırmızı erik 5 adet(100 gr)
Yeşil erik 10 adet(100 gr)
Çilek 4-5 adet(75 gr)
Şeftali 1 küçük boy(100 gr)
Armut 1 küçük boy(100 gr)
Ayva 1/2 orta boy(80 gr)
Nar 1/2 küçük boy(80 gr)
Kavun 1 ince dilim(150 gr)
Karpuz.1 ince dilim(200 gr)
Kivi 1 adet(120 gr)
Ananas 1 ince dilim (100 gr)
Avakado 1/2 orta boy (150 gr)
Kuru incir 1 adet(20 gr)
Kuru kayısı 3 adet(20 gr)
Kuru üzüm 1 yemek kaşığı(20 gr)
Kuru erik 4 adet(20 gr)
Doğal meyve suyu 1 çay bardağı(100 gr)
Dut 1/2 su bardağı(60 gr)
Hurma 4 adet(20 gr)