DEVLETİMİZ
kurulalı beri komşularımızla bu kadar kavgalı olmamıştık.
Yalnız bir hususa dikkat çekmek isterim.
Komşularımızla yaşanan gerginliklerden Yunanistan ve Ermenistan hariç diğerlerinin hepsi bizden kaynaklanmaktadır.
Efendim, sadece komşularımızla mı gerginlik yaşıyoruz? Komşu olmayanlarla dahi gerginlik yaşadığımız bir gerçek.
Bu kadarına pes doğrusu.
Zira bunu başarabilmek tam bir “ustalık” işi olsa gerek.
Suriye ve Irak ile yaşanan gerginliklerin sonucu bizim tırlar Arap ülkelerine gidemez oldu.
Maalesef onlar haklı olarak yolları bizim tırlara kapattılar.
Hatırlayınız, o zaman ne dediler bizimkiler.
"Biz de İskenderun-Mersin ile Mısır'ın İskenderiye Limanı arasında denizden ro ro seferi yaparız" mealinde naralar atmışlardı.
Sonuç mu?
Zaman ve maliyetlerin çok yüksek olmasından dolayı hüsran.
Bugün ise sıfır sefer.
Zira, Mısır yönetimi ile yaşanan gerginlik bu tabloyu ortaya çıkardı.
Bir kriz yaşanınca hemen malum medya “Alınan tedbirlerle sorunun çözüldüğü” yönünde haberler yapıyor ama sorun çözülmüyor, aksine ortada durduğu gibi her geçen gün büyüyor.
Lütfen Rusya ile yaşanan krizde Rus gelinlerle yapılan toplantılar ile hangi sorunu çözeceksiniz.
Geçin beyler bunları, geçin lütfen, güldürmeyin adamı.
Başından beri Suriye’nin kadim dost ve müttefikleri olan Rusya ve İran Suriye konusunda bizi başından beri dostça, evet dostça uyardılar demiyorum, rica ettiler ama dinleyen kim.
İpler gerilince artık ricalar uyarıya ve tehditlere dönüştü.
Sonuç ise malumunuz.
Lütfen Suriye ile “Kardeşim Esad” döneminde sadece Gaziantep ilimizden yılda 1 milyar dolarlık ihracat yapılıyordu.
Bugün ise sıfır ihracat ve cepten giden milyarlarca dolar.
Sormak lazım.
Acaba baştan sona yanlış ve Siyonist-Haçlı ittifakı ile paralellik oluşturan bu Suriye politikasının bize getirisi ne olacak?
Yani neresinden bakarsanız bakın, komşular ile yaşanan ve maalesef birçoğu da bizden kaynaklanan bu sorunlar can sıkıcıdır.
Devlet yönetimi ciddiyet ister.
Bazı içi boş ideolojik sözler veya semboller ile çoğu kanmaya hazır kamuoyunuzu kandırabilirsiniz ama gerçekleri değiştiremezsiniz.
Komşu olan veya komşu olmayanlarla gereksiz olan bu krizlerin bedeli bize çok ama çok pahalıya mal olur.
Şu anda ülkemiz uluslararası alanda hiç görülmemiş şekilde yapayalnızdır.
Vakit kaybetmeden dış politikamız baştan sona gözden geçirilmelidir.
İç kamuoyunu aldatmaya yönelik söylemler maalesef gerçekleri değiştirmiyor.
Zira bu aldatma nereye kadar olacak, nereye kadar devam edecek?
Artık kriz istemiyoruz, olanların da acilen çözümünü istiyoruz.
Büyük Atatürk’ün “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” sözünü dikkate alır ve uygularsak mesele kalmaz.