Ben futbol adamıyım ve önceliğim her zaman futbolu konuşmak, yazmak isterim. Ama üzülerek söylüyorum ki, bugün futbolu konuşmayacağım, kadroları, oyun sistemini konuşmayacağım. Bu akşam ben bir hakemin bir takımı nasıl ince ince doğradığını gördüm. Çok güvendiğim VAR sisteminin nasıl eyyam yaptığına şahit oldum. Ben bu şartlarda futbolu konuşmam arkadaş.
*
Türkiye Futbol Federasyonu Merkez Hakem Kurulu Eğitim Danışmanı Jaap Uilenberg istifa ederken, "Ben bu Merkez Hakem Kurulu'na ve bu Merkez Hakem Kurulu Başkanı'na güvenemem ve destekleyemem. Çalışma yöntemleri adil ve dürüst değil ve tüm hakemler için çok tehlikeli, liste içinde kalmış hakemler de dahil. Devam ederlerse, daha fazla zarar verebilirler’" demişti. Bu demecin ilk haftasında bir büyütülmüş takımın nasıl korunduğuna şahit olduk. Dengelerin nasıl korunduğunu bu kadar açık seçik yakın zamanda görmemiştim.
*
Alanyaspor - Beşiktaş maçı öncesi hakemler açıklandığı zaman sosyal medya hesaplarımdan bunu vurgu yapmıştım ve korktuğum başıma geldi. Beşiktaş bizi yenebilir, biz de onları. Bunlar futbolun içinde olan şeyler ama göz göre sinsice bu kadar masum hata olmaz. Olsa olsa kasıt olur. Dolmabahçe’de tam da bunlar yaşandı.
*
Eğer bu maçın hakemi tetikçi olmasaydı, Welinton çift sarı karttan, Souza aşil tendonuna basmaktan, Can 3 ağır faulden, atılması gerekirdi. Özellikle Welinton’un görmesi gereken ilk kartta pozisyonu devam ettirdi ama sonra kartı gösteremedi. Souza'nın pozisyonuna VAR müdahale etmiyorsa biz neyi konuşacağız.23 ağır faul yapan bir takım 2 sarı kartta kalıyorsa fazla da konuşmaya gerek yok. Orta hakem öylesine şark kurnazı idi ki, ikinci yarıda Beşiktaş farkı açınca dengelemeye gitti. Bu hakemler öylesine çifte standart uyguluyor ki, yine bir büyütülmüş takım maçında sahaya ayağının ucu girdi diye Mevlüthan Çavuşoğlu’na kırmızı kart verenler, bu akşam rakip hocanın sahaya girmesini es geçti.
*
Bazıları maça direkt etki yapmadı diyebilir ama maçı dikkatli izleyen beni anlamıştır. Şimdi bu şartlarda ben nasıl maçı analiz edeyim. Benim camiama söyleyeceğim tek şey var; Canınız sağ olsun. Ama Farioli’ye söyleyeceklerim olacak. Bunu da 12 Nisan Salı akşamı Dim TV Spor'da anlatacağım.