Genel olarak piyasalarda görülen en önemli sorunlardan biri, işçiler ile işverenlerin, piyasalarda doğru şekilde bir araya gelememeleri sonucu ortaya çıkan işsizlik durumu olmaktadır. Bu doğrultuda iş arayanlar ile işçi arayanların, doğru bir şekilde karşılaşmasını sağlayan kamu eşleştirme ve danışmanlık hizmetleri; işsizlikle mücadelede en etkili aktif istihdam politikası araçlarından birini oluşturmaktadır. İstihdam hizmetleri genellikle bir kamu hizmeti olarak nitelendirilmekte ve kamunun kurmuş olduğu istihdam ofisleri tarafından geliştirilip yürütülmektedir. Nitekim kamu istihdam ofislerinin temel görevi; işsizlikle mücadele amacı doğrultusunda, işçi ile işverenin buluşturulması olmaktadır. Ancak bunun yanı sıra kamu istihdam kurumları, diğer aktif ve pasif emek piyasası politikalarının yürütülmesinde de etkin bir rol oynamaktadır. Kamu istihdam kurumlarının üstlenmiş olduğu bu rollere örnek olarak; doğrudan iş yaratımı, ücret sübvansiyonları ve mesleki eğitim politikalarının uygulanma aşamasında görevlendirilmeleri gösterilebilmektedir.
İşverenlerin nitelikli işgücü, işsizlerin ise kendilerine uygun bir iş aramaları esnasında, iki tarafta ciddi anlamda bir zaman kaybı ve maddi kayıplar yaşamaktadır. Söz konusu bu kayıplar, bireyleri olumsuz etkilemekle kalmayıp aynı zamanda üretimin aksamasına, piyasada işgücü hareketliliğinin ve verimliliğinin azalmasına ve ekonomik açıdan bir durgunluğun yaşanmasına sebep olmaktadır. İşverenlerin ihtiyaç duyduğu nitelikli işgücüyle, işsiz bireylerin ise işçi arayan işverenler ile doğru bir ortamda karşılaştırılmaları; işsiz kalınan süreyi azaltmakta ve ekonomik etkinliği arttırabilmektedir. Her iki taraf içinde yüksek maliyetleri engelleyen kamu istihdam kurumları; bir yandan da bireylere sunduğu danışmanlık hizmetleri sayesinde kişilerin, değişen çalışma koşullarına kolay bir şekilde uyumunu sağlayarak, kendi kişilik özelliklerine en uygun işlere yerleştirilebilmelerini mümkün kılmaktadır. Bu doğrultuda bilgilendirme, teşvik gibi bazı hizmetler bu kurumlar tarafından bireylere sunulmaktadır. Söz konusu hizmetler; iş kulübü hizmetleri, iş ve meslek danışmanlığı, sosyal danışmanlık, işgücü piyasası hakkında bilgilendirme, işe yerleştirme hizmetleri şeklinde sıralanabilmektedir. Fakat bilgi ve iletişim teknolojilerinin hat safhada gelişim göstermesi; işçi ve işveren yapıları ile birlikte piyasa koşullarının değişmesine de sebep olmaktadır. Bunun bir soncu olarak tek başına yeterli olamayan kamu kurumlarının yetersizliklerini ve boşluklarını telafi etmek amacı ile yine kamunun gözetim ve denetimi altında faaliyet gösteren özel istihdam büroları kurulmuş ve son yıllarda faaliyetlerini arttırmıştır. Öyle ki günümüzde; çağdaş çalışma yaşamı içerisinde, işletmelerin işgücü gereksinimlerini en uygun biçimde karşılamak üzere kurulan özel istihdam büroları, işçi ve işveren kuruluşlarının ihtiyaç duyduğu yardımcı uzman kuruluşlar olarak, piyasadaki yerlerini almışlardır. Sonuç itibariyle, işçi ve işveren arasında bir köprü olma görevi üstlenen ve maliyet bakımından diğer politikalara kıyasla daha etkin olan kamu eşleştirme ve danışmanlık hizmetleri; bireyler için iş tatmini seviyesini arttırarak, işsizlikle mücadelede oldukça başarılı olmaktadır. Aynı zamanda bireylerin işe bağlılığını arttırma ve istihdamın devamlılığını sağlama hususunda son derece önemli bir rolü de üzerine alarak, emek piyasalarının dinamizmini sağlayan baş aktörlerden biri olmaktadır.