Kamu alanlarına sahip çıkmak

Halk için, bizler için ayrılan alanlara sahip çıkmak yurttaşlık görevimiz.

Dahası bu alanlara sahip çıkmak, yurttaşlık hakkımız.

Dahanın dahası bu alanlara sahip çıkmak insanlık görevimiz.

Şöyle bir bakın yaşadığınız çevreye; sizler için, bizler için, hepimiz için ayrılan kamusal alanların, uyanık geçinen pek çok haddini ve yerini bilmezler tarafından kullanıldığını görürsünüz.

Niye?

Çünkü bu alanların arayanı, soranı yoktur.

Arayanı, soranı olmayınca da doğal olarak birilerince sahiplenilir bu alanlar.

Daha çok da getirinin yüksek olduğu yerlerde olur bu sahiplenmeler.

Örneğin sahil kentlerinde…

Örneğin Alanya’da…

Örneğin Alanya sahillerinde…

 

*    *    *

Bakın ben size, evimin karşısında bulunan Keykubat Plajlarındaki durumu anlatayım.

Önceki yazılarımda da anlattım; bu güzelim sahil bandı, sakil görünümlü tesislerle(!) Çin Seddi gibi örülüp, kapatıldı.

Bu saatten sonra bu durumu eleştirecek değilim.

Eleştirim, mevcut duruma.

Bu Çin Seddi örülürken; lütfedilip(!), iki tesis(!) arasında iki metrecik geçit(ler) bırakıldı.

Yakın zamana kadar, bu geçitler de buradaki tesisler tarafından yedek masa, sandalye deposu olarak kullanılıyor idi.

Uyarılarımız üzerine kaldırıldı.

Ortaya, sağındaki solundaki tesislerin tuvalet ve mutfak girişlerinin açıldığı, tuvalet kokusuyla, yemek kokularının birbirine karıştığı; çakur çukur bir geçit çıktı.

Şimdi bu tesis sahiplerine soruyorum; ne hakkınız var, (geçitten başka her şeye benzeyen) bu daracık duracık geçit(ler)e, tuvalet kapılarınızı ya da mutfak kapılarınızı açmaya?

Ya da ne bileyim, tüp bağlantı üniteleri, jeneratör ve trafo gibi, görüntüsü hoş olmayan aksamları, bu geçit cepheli konuşlandırarak, görüntü kirliliği yaratmaya?

Yahu güzel kardeşlerim el insaf; burası tüm turistlerin denizle irtibatını sağlayan bir geçit.

Sizlerin mülkiyet sınırı, bu geçitlerin başladığı yerde bitiyor.

Ne hakkınız var, zaten ruh karartan bir geçit olan bu geçitleri daha da sevimsiz hale getirmeye?

Ne hakkınız var tuvaletlerinizin ya da mutfaklarınızın kapılarını, bu geçitlere açmaya?

Ne hakkınız var zaten dar olan bu geçitlerin ağzına; meyve sebze kasalarınızı, konteynırlarınızı koymaya?

Ne hakkınız var bu geçitleri ya da önünüzdeki kamusal yeşil alanları, depo alanlarınız gibi kullanmaya?

… …

Buradan Belediyemizin üretken ve çalışkan Park Bahçeler Müdürü Nazmi Uyar’a bir çağrı yapıyorum.

Lütfen Nazmi Müdür’üm, lütfen bu geçitlere bir el atın.

Alanya’nın vitrini konumundaki sahillere inen bu geçitleri, Alanya’ya yakışır hale getirin.

Lütfen, bu geçitlerin sağındaki solundaki tesislerin bu geçitleri haksız biçimde kullanmalarını ve istismar etmelerini engelleyin.

Lütfen.

 

OK