MYOKARD INFARKTÜSÜ (MI)
Tüm dünyada görülen ölümlerin en sık nedenlerinden birini oluşturan kalp krizi, özellikle orta yaş (50 yaş üstü) üstünde görülen ciddi bir sağlık sorunudur. Son yıllarda yüksek tansiyon, sigara ve şeker hastalığı gibi kalp ve damar hastalıkları için önemli risk faktörleri olarak kabul edilen rahatsızlıkların yaygınlaşması, kalp ve damar hastalıklarında da görülmektedir. Ani gelişen bir kalp krizi, hayatı ciddi etkilemesi veya ölüme sebebiyet vermesi erken tanı konulmasının ve ilk klinik belirtileri konusunda farkında olunmasının önemini göstermektedir.
Kalp krizi, kalbi besleyen atardamarların daralması ve tıkanması sonucu oluşur. Kalbi oluşturan kaslara yeterli kanın gidememesi kalp kasına kalıcı hasar verebilir. Bu da kalp yetmezliğine yol açabilir. Şiddetli göğüs ağrısı şeklinde ilk yakınmaların ortaya çıkması üzerine acilen hastaneye veya bir sağlık birimine başvurulmalı ve tanı konularak tedavisine başlanılmalıdır. Aksi takdirde kalp kasında kalıcı hasar oluşmakta ve her an hayatı tehdit ederek ölümle sonlanabilmektedir.
Kalp Krizi(MI), hastanın dile getirdiği klinik şikayetleri, çekilen bir göğüs EKG’si ve hızlıca yapılan bir kan tahlili ile yüksek oranda tanınabilir ve tedavi edilebilir.
KLİNİK ŞİKAYETLER: Kişi genellikle ani gelişen, daha önceki ağrılardan daha farklı, çoğunlukla sol koldan veya göğüsten başlayan çeneye, sırta, veya boyuna doğru uzanan künt şiddetli bir ağrıyı tarifler. Birlikte terleme, korku hissi, baş dönmesi, fenalık hissi de bulunabilir. Eğer yıllardır şeker hastalığı var ise bu belirtiler görülmeyebilir. Bu hastalar hiç farketmeden, hiç bir yakınması olmadan da kalp krizi geçirebilir, sonraki dönemlerde yapılan tetkiklerinde tanı konulabilir.
EKG: Hasta acile veya kliniğe ilk başvurduğunda kalbe yönelik yapılan en kolay ve hızlı tetkik, EKG’dir. Kalbin şu an veya geçmişi hakkında bize bilgi verir. Şu anki yakınmasının kalple ilgili olup olmadığını söyleyebilir. Öte yandan kalbin ritmini izlememize de olanak sağlar.
KAN TETKİKLERİ: Kalbe bağlı ağrının gelişimi sonrası ilk 1-2 saatte kalbe bağlı bazı proteinler kanda yükselmeye başlar. CPK, CPK-MB, troponın I ve M gibi kan değerleri bize kalp krizi tanısının konulmasında güvenli bilgiler sağlar.
Acile veya Kliniğe başvuran hastanın hızlıca değerlendirilmesi sonrası tedavi başlar. Medikal yani ilaç tedavisi yanısıra eğer gerekli görülürse acil kalp angio kalbi besleyen damarları bize net ve direkt göstermesi açısından yapılanmaktadır. Böylece sorunun kaynaklandığı damar hızlıca tespit edilmekte ve yapılan işlemlerle (angioplasti-stent) tıkalı damar tamamen tedavi edilebilmektedir. Angioplasti yöntemlerinin uygun olmadığı veya yeterli olmadığı durumlarda ise cerrahi devreye girmekte. (Bypass –Kalp Cerrahisi)
Diğer pek çok rahatsızlıkta olduğu gibi kalple ilgili olarak düşünülebilecek bir ağrı, halsizlik veya bir nefes darlığı yakınması hissettiğinizde erken tanı konulması çok önemlidir. Tedavi ne kadar erken başlarsa kişinin sağlığı açısından o kadar iyidir.
Sağlıklı günler dileklerimle.