SABAH
kalktığınızda eğer ayılmakta zorluk çekiyorsanız büyük ihtimalle sizde sert bir kahveye ihtiyaç duyanlardansınız. Ve sevgili öğrenciler, biliyorum ki sınav dönemlerinin ana sponsoru kahveler, sizler için olmazsa olmaz büyük bir kurtarıcı; ancak tükettiğiniz içecek konusunda yeterince bilgi sahibi misiniz? İçindekileri, fizyolojikve psikolojik etkilerini biliyor musunuz caba?
Kahvenin içerisinde bulunan en temel madde kafeindir. Kafein, merkezi sinir sistemini uyaran ve dünya çapında en sık kullanılan maddelerin başında gelmektedir. Kahvenin içindeki öz kimyasal olan kafeinin bugün yasak olan birçok uyuşturucu maddesiyle neredeyse aynı oranda bağımlılık yapma potansiyeline sahip olduğunu biliyor muydunuz? Hem psikolojik, hem de fizyolojik hasarlara sebebiyet veren kafein, bağımlılık yapmaya yatkın bir kimyasaldır.
KAHVE, İNSAN FİZYOLOJİSİNİ NASIL ETKİLER?
Kafeinin etki süresi yaklaşık olarak 5-8 saat arası olmaktadır. Yorgunluk, tükenmişlik, baş ağrısı, uykusuzluk, yüksek kan basıncı, mide de oluşan aşırı asitleşme, eklemlerde ve mide de beliren sürekli ağrılar, daha hızlı yağ yakımı, yüksek seviyede sinirlilik, daha fazla idrar üretimi, kulaklarda çınlama, ajitasyon, adrenalin üretimi, hızlı kalp atışı ve nefes alıp verme…
GÜNDE EN FAZLA 2 FİNCAN
Her şeyin aşırısı zararlıdır, bilirsiniz, hele ki kahvenin. Kişi kendisine enerji ve direnç sağlayacağını düşünerek sürekli kahve tüketmek isteyebilir; ancak aşırı doz kafein alımı pek çok ruhsal bozukluklara yol açar. Bu ruhsal bozukluklar nelerdir diye baktığımızda; aşırı sinirlilik, yüz kızarması, heyecan, düzensiz konuşma, el ve ayaklarda titreme, stres, strese bağlı uykusuzluk, depresyon gibi semptomlar kişiyi etkisi altına almaktadır. Unutmayın ki kahvenin enerji verici etkisi kesinlikle ve kesinlikle kendi kafamızda oluşturduğumuz psikolojik bir durum. En iyisi mi her şeyi kararında bırakarak, keyif kahvesi içmekten öteye gitmeyelim. Kendimizi düşünüp sağlığımızı koruyarak günde 2 fincandan fazla kahve tüketmemeye özen gösterelim.