Kaç para bir hayal?

BEŞ kişiden dördüne mutlaka sorulan bir soru vardır, daha dünyaya gözlerimizi açtığımız andan itibaren bizimle doğan sorular. Bunlardan bir tanesi de şüphesiz 'Büyüdüğün zaman ne olmak istiyorsun?” sorusu. Doğarken elimizde seçim...

BEŞ

kişiden dördüne mutlaka sorulan bir soru vardır, daha dünyaya gözlerimizi açtığımız andan itibaren bizimle doğan sorular. Bunlardan bir tanesi de şüphesiz “Büyüdüğün zaman ne olmak istiyorsun?” sorusu. Doğarken elimizde seçim tercihi olmayan bazı olgular vardır. Aile, yaşadığımız kültür, doğduğumuz yer v.b. Büyürken de bunların etkileşimi ile görüp, duyduklarımız ve yaşadıklarımızı anlamlandırdığımız kadar bir kişilik örüntüsü oluşturmaktayız.
Peki nedir bu Kişilik ve ne kadar değişebilir?
Bireyin iç ve dış çevresiyle kurduğu, diğer bireylerden ayırt edici, tutarlı ve yapılaşmış bir ilişki biçimidir. Tanımdan da anlaşılacağı üzere bireyin iç ve dış çevresiyle kurduğu iletişim çok önemlidir. Günümüz insanının daha mutsuz olmasının nedenini de buna bağlıyorum. İletişim sadece tuşlar üzerinde var olurken, etkileşim git gide azalıyor. Bunun yanında çocukların, ergenlerin ve ya yetişkinlerin istedikleri her şeyi bu kadar kolay elde etmeleri, her şeye çabuk ulaşmaları kronik bir doyumsuzluk ve mutsuzluğa zemin hazırlıyor.
Örneğin; en son çıkan telefonu sırf ders çalışsın diye çocuğuna alan baba ile çocuğunun her istediğini ayaklarına kadar götüren annenin de çok büyük suçu var. Ders çalışmadan verilen ödülün kalıcılığı yoktur ve bir süre sonra o davranış söner. Ekonomik düzeyiniz ne kadar iyi olursa olsun her çocuğun belirli bir bütçesi olmalıdır. İstediği zaman istediği her şeyi alabilen ve bunu zorla yaptıran çocukların bir süre sonra hayata karşı bir amaçları olmuyor ve toplum içinde kaybolup gidiyorlar. Mutluluk ve hayalin para ile satın alınamayacak kadar değerli olduğunu çocuklara sözcüklerle anlatmak yerine, yaşayarak göstermelisiniz. İstek ve ihtiyaç ayrımını yapmayı öğrenmeli ve öğretmelisiniz. Çocuklarımız neden mutsuz, neden ders çalışmıyor, neden her şeyden bu kadar sıkılıyor biliyor musunuz? HAYALLERİ, İSTEKLERİ YOK. İnsan hayatı boyunca hayal etmelidir. Mükemmel olmak için değil, yürüdüğü yolu bilmek için. Yönlendirme, yargılama yapmadan çocuklarınıza ve çevrenizde ki insanlara yardım etmeliyiz. Herkesin bir dileği, bir isteği vardır. Bazılarının çok derindedir irdelemek gerekir, bazılarının ise birkaç sohbetle su yüzeyine çıkarabiliriz. Hayal kurmalarına imkan verin. Her istediğini yaparak, istediğini alarak bir çocuğa ne kadar kötülük yaptığınızı ilerleyen zamanlarda anlayacaksınız. Bırakın ağlasınlar, konuşmasınlar, küssünler. Hepsi sadece tek bir hayal kurup onun için savaşmaya değer.