İnsanoğlu ve din (14)

ERDEMLER konusu binlerce yıl hem filozoflar tarafından, hem de dinler ve din alimleri tarafından insanlara anlatılmaya çalışılmıştır. Kutsal kitabımız Kur'an'daki 6666 ayetin büyük çoğunluğu da bu konuya ayrılmıştır. Faziletlerin...

ERDEMLER

konusu binlerce yıl hem filozoflar tarafından, hem de dinler ve din alimleri tarafından insanlara anlatılmaya çalışılmıştır. Kutsal kitabımız Kur'an'daki 6666 ayetin büyük çoğunluğu da bu konuya ayrılmıştır. Faziletlerin önemini buradan anlamak mümkündür. Faziletlere ulaşmanın yolu da nefsi emmareden kurtulmakla başlar. Kur'an'ın Şems suresi 9. ayeti şöyle der: "Nefsini temizleyen kurtuldu." 10. ayeti ise; "Nefsini kirleten ziyan etti." Kur'an erdemleri iki açıdan ele alır. Birincisi ibadetler, ikincisi ise diğer insanlarla ilişkilerdir. Fakat diğer insanlarla olan ilişkiler açısından faziletler, ibadetlerden daha önce gelmektedir. Bir önceki yazımda Peygamber efendimizin (SAV) bir hadisiyle müflisin tarifini yazmıştım. Yaratılanlara kötü davrananların iyi niyetle de olsa yaptıkları ibadetlerin karşılığı olan hayrın bu yolda tüketileceği ve yetmezse onların günahlarını da yükleneceğini okumuştunuz. Yine Peygamber efendimizin (SAV) bir hadisini size nakletmek istiyorum. Der ki; "Oruç tutan vardır, aslında o oruçlu değildir. Oruç tutmayan vardır, aslında o oruçludur." Bu hadisi de dikkatle düşünmemizde fayda vardır.Güzel ahlak her toplumda, kendisi sahip olmasa bile bireylerin başkasında aradığı ve bulduğunda da hoşnut olduğu bir şeydir. Öyleyse öncelikle kendisini yönetenlerde arayacağı yegane özellik olmalıdır. Mahalle muhtarından, Cumhurbaşkanına kadar yönetici olanların da, en azından derece derece sahip olmaları gereken bir olgudur. Yönettikleri topluma örnek olmaları zorunluluk olduğu gibi Allah katında da hesap verilmesi gereken bir durumdur.Kitapları, Peygamberleri ve alimlerinin bizleri iyi insan yapmak için gösterdikleri çabalardan dolayı Yüce Allah'a (CC) şükretmeli, yeryüzündeki imtihandan ibaret olan yaşadığımız şerre karşı da sabır göstermeliyiz. Çünkü şer insanoğlunu sabır ile sınar ve ona sabırla karşılık verene erdemleri öğretir.Eğer iyi bir insan olamıyorsak en azından kötülükten uzak durup, zorlukla kazandıklarımızı da başkaları uğruna feda ederek mahşerde müflis durumuna düşmemek için çaba gösterelim. Çünkü o gün geldiğinde kimsenin kimsede, sivrisineğin tek kanadının ağırlığı kadar bile hakkı kalmayacaktır. Kötüler yaptıkları kötülüğün karşılığını alırken, iyiler de yaptıkları iyiliklerin karşılığını alacaktır. Fani dünyanın çekiciliği bizleri körleştirirse, bu dünyada zalim, diğer alemde ise bedbaht olmak bizleri bekliyor olacaktır.Her birimiz elimizden geldiği kadar içimizdeki kötülüğü yenmek için gayret göstermeli, bu yolda Allah'ın (CC) yardımını talep etmeliyiz. Onun önünde dua okurken ilk isteyeceğimiz şey bu olmalıdır. İçimizdeki kötülükleri öldürmeyi başarabilirsek, iyilikler kendiliğinden ortaya çıkıp bizleri bedbaht olmaktan kurtaracaktır. Yüce Allah hepimizi kurtuluşa erenlerden nasip eylesin.