7
Haziran Genel Seçimleri öncesi kuzu postuna bürünmüşlerdi.
Bunun geçici ve aldatmaca olduğunu o zaman sizlere buradan söylemiştim.
Yanılmayacağımı da biliyordum, zaman beni haklı çıkardı.
Oysa HDP samimi olmadığı halde bazı söylemleri ile birtakım çevreleri kandırmayı başarmış ve hatırı sayılır miktarda, beklenenin üzerinde oy almıştı.
Buna bir nevi HDP’ye açılan bir kredi de diyebilirsiniz.
Kredi olduğunu kabul ederek olaya bakarsak, burada rahatlıkla HDP’nin kötü niyet taşıdığını söyleriz.
Eğer kötü niyetli olmasalardı, bir beyaz sayfa açıp terör örgütü ile araya mesafe koyup bunu da halka ilan ederek bir başlangıç yapabilirdi.
Esasen PKK’nın savunulacak hiçbir yönü olmadığı halde HDP’li yetkili ağızlardan onlara yönelik bir defacık olumsuz bir söz duymadık.
Varsa yoksa terör destekçiliği ve bizzat teröre katılım gördük.
Oysa 7 Haziran Genel Seçimleri, aklıselim davranılarak yakalanan fırsatın değerlendirilmesi olmalıydı.
Maalesef yapmadılar ve 1 Kasım Genel Seçimleri'nde önemli oranda oy ve sandalye kaybettiler.
Bugün ise gelinen nokta bir seçim olsa HDP’nin baraj sorunu yaşadığının kesin olduğudur.
Bunun sorumlusu ise daima yanlış yapan ve yanlışta da ısrar üstüne ısrar yapan HDP’nin kendisidir.
Hemşerim, içinizde hiç mi aklıselim düşüneniz yok Allah aşkına.
Kürtleri temsil etmek kim, siz kim?
Bir defacık olsun sorumlu konuşun ve davranın da buradan ben de size eleştiri yapmayayım, "Doğru yaptınız” diyebileyim.
Ama olmaz, zira ipler başkalarının elindedir sevgili okuyucularım.
Varlık nedenleri terördür.
HDP’nin terörden nemalandığı ve beslendiği bir gerçektir. Her şeyden önce HDP’den vekil seçilmenin ilk şartı, terörle iç içe olmak ve terörü desteklemektir.
Bunun aksini iddia etmek akıllara zarardır.
Zira tablo Şekil A’da görülmektedir.
(DEVAM EDECEK)