Hayalim hayal değil gerçek

MERHABA sevgili okurlarım, ah şu tabuları bir yıkabilsek hep beraber el ele. Ben sonradan görmeyenler sınıfında olduğum için doğuştan görme engellilerle bazen aramızda görüş farklılığı oluşuyor; ancak aramızda aynı noktada buluştuğumuz...

MERHABA

sevgili okurlarım, ah şu tabuları bir yıkabilsek hep beraber el ele. Ben sonradan görmeyenler sınıfında olduğum için doğuştan görme engellilerle bazen aramızda görüş farklılığı oluşuyor; ancak aramızda aynı noktada buluştuğumuz hususlar içinde önceliği eğitim alıyor. Şöyle ki hayal diyeceksiniz belki; ama değil işte. Temennilerimiz okula giderken hiç zorlanmadan yürüdüğümüz yollar olmalı… Bu yollar, beni bineceğim toplu taşıma araçlarına kimsenin yardımına muhtaç olmadan götürmeli... Yine akıllı yani sesli konuşan duraklar olmalı ki ben, gelen otobüsün kaç numaralı otobüs olduğunu bileyim ve bindiğim toplu taşıma araçlarının içinde sesli konuşan bir sistem olmalı ki ben, bu sistem sayesinde hangi durakta olduğumu, nerede ineceğimi bileyim. Belki şimdi diyeceksiniz ki, ‘eee artık siz de çok fazla oluyorsunuz. Hem görmüyorsunuz, hem de tek başınıza dışarıda ne işiniz var, refakatçinizle çıkın’ diye; ama artık çağ değişiyor. Bu bağlamda görme engelliler için de rahatlıkla kullanılan bu toplu araç sistemlerini uygulamaya koyan illerimiz var. Devletimizin açtığı Engelli Kamu Personeli Seçme Sınavı (EKPSS) sayesinde birçok görme engelli arkadaşımız, devlet memuru oldu. İşlerine kendileri tek başına gidip geliyorlar. Şimdi yine soracaksınız, ‘görmeden nasıl gidiyorlar?’ diye. Yine devletimizin açtığı rehabilitasyon merkezlerinde görme engelliler için gerekli olan her türlü engelsiz yaşam eğitimi veriliyor. Kişisel bakım, yemek, ütü yapımı, sesli konuşan bilgisayar kullanım kursu, bağımsız baston eğitimi gibi daha pek çok eğitimler verilmekte olup görme engellilerin tek başına hayata adapte olmaları sağlanmaktadır. Görme engellilerin ve diğer engellilerin zorlandığı diğer bir sorun ise eğitim veren okulların engelsiz erişime uygun yapılmamasıdır. Okullar öyle bir yapılmalı ki okul girişlerinde rampa ve okulun içinde asansör olmalıdır. Ayrıca okullara jeneratör şartı da mutlaka getirilmelidir. Artık okullarda engelli öğrenciler okula alınırken ne okul müdürünün ne de öğrenci velilerinin inisiyatifine bırakılmamalıdır. Öncelikle öğrenci velisinin şu tezi çürütülmelidir: ‘Engelli çocukla benim çocuğum aynı sınıfta olursa dikkati dağılır, bu durum çocuğumun psikolojisini etkiler’. Bu düşüncenin ortadan kaldırılması için öğrencilerle beraber öğrenci velilerine de bilgilendirme kursları açılarak çeşitli eğitimler verilmelidir; hatta bu eğitimler, anaokulundaki taze beyne sahip minik öğrencilere ve velilerine de verilmelidir. 'Ağaç yaşken eğilir' atasözünü ciddiye almak gerektiği kanaatindeyim. Aslında çok fazla bir talebimiz yok. Amacımız zorlanıp dışlanmadan bu toplumda birey olduğumuzu hatırlatmak. Haftaya buluşmak dileğiyle… Sağlıcakla kalın, farkındalığa imza atmak için bizimle olun.