Gül hazin, sümbül perişan

Öndüün bi beledan aacının dibinde ıcıg oturdum. A bilader, ananıncıg enderde oturukana beladan aacının tingil depesindee guşun biri kafama sıçmasın mı? Heralda bana eyi beerden bi nasib geliceg. Hindiyaadar gülmeyen gader, endee gara şalvarlı, gara Amad'a da bi güler mi ola? Naracag bilader, irametli Aşa ninem "Garip güler mi, meerem sırıda" deridi. Beledan aacının dibinde oturukana gelene geçene ıcıg tanıdım. Bi dene tanıdıg geçmedi. Tanıdıı hindi bi düünde görüyon, bi de ölüde. Demeg ki bi avıç şey galmışız. Enderde otururkana eddiyalladımın eyice farkına vardım. Gönül yorgun, biz yorgun. İrametli Sadullah'ın Nuri Emmi cümbüşülen bi boy şengi türküyü çıırırıdı: "Gül hazin, sümbül perişan, gönlümün şevki yog." Dee Nuri Ağam dee... Sen de tarih oldun getdin be. Arasıra düggende "Cümbüş sev" deyi şarkısını eşguvatıılan barabar sööler, dururdug.
Ne deyeen bilader, hayır dileyeen de, hayır gelsin başınıza.
Aman vürüsü unudman. Engi salgını savmag uçun dıggad ediceez. Tokalaşmayı, sarılıb, öpüşmeyi, tütüşmeyi unuducaaz. Elimizi bol bol sabınlaacaz. Masge dakıcaaz galabalıg yellerde. Engi işin şakası yog.
Benden böönlüg bu gadar. Hadi galın saalıcaala.