Sadece esnaf mı, herkes sıkıntılı.
İktidara yakın mutlu bir azınlığın dışında herkes darda.
Hep birlikte bunalımları oynuyor, ağlanacak halimize gülüyoruz.
Neyse…
“Esnaf sıkıntılı” diye başlık attık; olayı genelleştirmeden, esnafın sıkıntılarını irdeleyelim.
* * *
İşin siyasal boyutu bir yana; bu sıkıntılı günlerin yaşanmasında herkesin, hepimizin payı var.
Gazetemiz, 6 Nisan 2013 tarihinde, Kaymakamımız Erhan Özdemir’le yapılan bir söyleşiyi yayımladı.
“Çok utandım” başlıklı o söyleşide, Sayın Kaymakam; “Mahmutlar’da bir eczacının 7.-TL’lık ilacın, bir Rus turiste 70.-TL’ye sattığı ihbarını alınca, yerin dibine girdiğini…” anlatıyor; “Çok ama çok utandım…” diyordu…
Sayın Kaymakama kadar ulaşan bu ahlaksızlık, Alanya’da yaşanan, ne ilk ne de son ahlaksızlık…
Yıllardır neler yaşayıp, nelere tanık olduk bu kentte.
Ama yakın zamana kadar hiç kimse de çıkıp, “yoğurdumuz ekşi” demedi. Ya suskun kaldı, ya savunmaya geçti.
Bizler köşelerimizde, dilimizin döndüğünce konuyu işlemeye çalıştık; densiz eleştirilere muhatap olduk, tehdit edildik…
Bakın, o yazımlarımdan birinde (özetle) ne demişim.
“… Oda ya da dernek yöneticileri, elbette üyelerini koruyacak ve kollayacak. Korumalı da...
Korumalı korumasına da; çürük elmaları değil… İti, uğursuzu, hırsızı, kul hakkına tenezzül edeni değil…
Yarın bir gün, keser döner, sap döner; o çürük elma(lar), o derneğin ya da üyelerinin başına da onulmaz işler açar. O derneğin diğer üyelerini de çürütür.
… …
- Efendim ben… dernek yöneticisi olarak… üyelerime laf söyletmem.
- Yahu kardeşim, senin üyen hırsız, senin üyen ahlaksız, senin üyen mesleğinizi yozlaştırıyor, senin üyen size ve mesleğine ihanet ediyor… Senin üyen haksız kazanç peşinde, malzemeden çalıyor… Senin üyen gaspçı, senin üyen çevre düşmanı… Senin üyen tefeci…
- Olsun… O ki o benim üyem, ben onu korur, kollar, savunurum. Biz bu derneği bunun için, bugünler için kurduk.
Şimdi… Sayın dernek yöneticileri, böyle dernekçilik olmaz…
Bir meslek derneğinin yöneticisi; en az kendi üyeleri kadar, karşı tarafı da, yani hizmet verdiği kesimin tüketicilerini de korumak, kollamak zorundadır.
Herhangi bir üyeniz ya da üyelerinizle ilgili iddia ya da iddialar doğruysa; onları derneğinize kabul etmesini bildiğiniz gibi, ihraç etmesini de bilmek zorundasınız.
Kaldı ki, ihraç etmeniz de yetmez; bu kişi ya da kişileri, “Biz bu ahlaksızları, meslek etiğine uymayan tavır ve davranışları nedeniyle derneğimizden/odamızdan ihraç ettik. Bu adama/adamlara itibar etmeyiniz…” diye kamuoyuna duyurmanız, teşhir etmeniz de gerekir…
… …
Buradan isim vermeden, meslek odalarına ve dernek yöneticilerine sesleniyorum
Lütfen objektif olun Sayın Yöneticiler…
Ve lütfen seçici olun…
Seçici olun ki, meslekleriniz; seçici olun ki, odalarınız, dernekleriniz yücelsin…
Seçici olun ki; üretiminize kalite gelsin…
Seçici olun ki çevreniz, çevremiz güzelleşsin…
Seçici olun ki yaşam standartlarımız yükselsin…
Alanya’ya hizmet, turizme hizmet, ülkeye hizmet, insanlığa hizmet, tüketiciye saygı, Tanrı’ya kulluk böyle olur çünkü…”
* * *
Bu yazıma şunun için yer verdim.
Artık meslek odaları ve dernek yöneticileri; “yoğurdumuz gerçekten de ekşi(ymiş)” deyip, yerel yönetimlerle işbirliği yapmak, onlarla uyumlu çalışmak zorunda.
Sanki şu sıralar, bu kabullenişin emarelerini, görüyor ve yaşıyor gibiyiz.
Nitekim Alanya Esnaf Odası Başkanı Sayın Ahmet Sert, işyerlerinin saat 1.00’de kapatılmamasını isterken, ilk kez bir şeyi dillendirdi.
Sayın Sert diyor ki, “…Eğer çığırtkanlık ve anutçuluk yapan esnaf varsa, o esnafın dükkânını kapatsınlar. Hatta yapan kişinin gözünün yaşına bakmasınlar, ruhsatını iptal etsinler…”
* * *
Sorumlu dernekçilik, sorumlu yöneticilik; böyle olmayı, böyle davranmayı gerektirir.
Ben bu tavrı nedeniyle Sayın Sert’e teşekkür ediyorum.
Ve… buradan Belediye Başkanımız Sayın Hasan Sipahioğlu’na seslenmek istiyorum.
Sayın Başkanım,
Piyasa çok kötü, ortada para dönmüyor.
Esnaf gerçekten zor durumda.
İşyerlerinin kapanma saatlerini lütfen bir kez daha gözden geçirin.
Oda ve dernek yöneticilerinin kefalet ve sorumluluğunu öne çıkararak, bu kararınızı, hiç değilse bir yıl için askıya alın.
Bir kez daha deneyip, görelim.
Esnaf gerçekten çok zor durumda…