Eller gider Mersin’e, Başkan Yücel nereye?

Babam, nam-ı diğer 'Kel Ali'nin” ağzından, taaa çocukluk yıllarımdan beri duyduğum bir laf var… Atıyorum, memleketin başbakanına mı kızdı, ya da ne bileyim, Sevim Hanım'a yani anneme mi kızdı, yoksa bana mı kızdı, hemen...

Babam, nam-ı diğer “Kel Ali’nin” ağzından, taaa çocukluk yıllarımdan beri duyduğum bir laf var…
Atıyorum, memleketin başbakanına mı kızdı, ya da ne bileyim, Sevim Hanım’a yani anneme mi kızdı, yoksa bana mı kızdı, hemen yapıştırırdı şu lafı…
“Eller gider Mersin’e, biz gideriz tersine”…
Cümlenin içinde geçen Mersin ilinin olayla nasıl bir alakası var tam olarak bilmiyorum ancak sadece “kafiye uygunluğu” olsun diye tercih edildiğini düşünüyorum…
Misal, “eller gider Konya’ya, bir gideriz tersine” desek kafiye olmaz, uymaz yani…
“Mersin’e” ve “tersine” kelimeleri arasındaki fark sadece bir harfe tekamül ettiği için Mersin ili tercih edilmiş sanırım…
Her neyse, asıl mevzuumuz bu değil…
“Eller gider Mersin’e, biz gideriz tersine” lafı, anlam itibarıyla çok şey anlatan, ifade eden bir cümle bana göre…
Alın size şahane bir örnek…
Alanya…
Daha doğrusu “Alanya’yı yönetenler”…
Daha daha doğrusu, Alanya’yı yaklaşık altı yıldır “belediye başkanı” sıfatıyla yöneten Adem Murat Yücel…
Anlatayım…
Özellikle son yıllarda “akıllı şehir” diye bir kavram girdi hayatımıza…
Bu kavramın özü şu…
“Daha iyi yaşam alanları oluşturmak ve hayata değer katan şehirler inşa etmek”…
“Kentin geleceğini, teknolojiyle de bütünleştirerek doğru planlamak”…
Tam bu noktada şunu vurgulayayım ki yanlış anlaşılmasın…
“Belediye Başkanı Adem Murat Yücel, Alanya’yı neden akıllı kent yapmadı” filan diye eleştirmeyeceğim…
Adem Başkan’dan böyle bir beklentim yok çünkü…
Alanya’yı akıllı şehir yapmasın tamam da, ters yola, çıkmaz sokağa bari sokmasın…
“Gölge etme başka ihsan istemem” diye bir laf var ya, o hesap işte…
Durduk yerde, oturduğum koltukta yumurtlamıyorum bunları…
Alın size şahane iki örnek daha…
Birincisi, Alanya Belediyesi’nin yeni hizmet binası…
İktidarıyla muhalefetiyle memleketin yarısından fazlasının “hem Alanya’nın öncelikli ihtiyacı bu değil hem yeri yanlış” diye karşı çıktığı, itiraz ettiği projeyi “inat ederek” hayata geçirmeye çalışan Başkan Yücel, şu anda yarı yolda kalmış durumda…
“En az 40 yıl buradayız” sloganıyla başlattığı proje elinde patlamak üzere…
40 yılın yaklaşık altı yılı da gitti zaten, ayrı konu…
İkincisi, yeni belediye binası inşaatının tam karşısındaki yeşil alanın içine Alanya Belediyesi tarafından kondurulan ve 2015 yılında Adem Murat Yücel tarafından ihale edilen bina…
ICE PARK ALANYA ismiyle hizmet vermeye başlayan ve içinde buz pateni pisti olan bina yani…
“Verimli bir proje olmadığı” için şu anda atıl durumda…
Dün gidip, gözlerimle gördüm…
Bazı bölümlerinin kapı ve camları kırılmış…
“Milli servet” diyebileceğimiz bina kaderine yani “çürümeye” terk edilmiş…
Yeni belediye binası inşaatının tam karşısında…
İki bina, birbirlerinin durumuna bakıp bakıp ağlıyorlardır sanırım…
“Eller gider Mersin’e biz gideriz tersine” diye diye hem de…
Siz gelin bu yönetim anlayışından “akıllı şehir projeleri” filan bekleyin…
Yok yok espri yaptım…
Beklemeyin…