CHP'de iki ilçe kongresi geride kaldı.Çiğli'de, rakiplerinin "Ergenekoncu" diye tanımladığı, özgürlük ve demokrasi yolunda 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılmış Utku Gümrükçü seçimi kazandı.Herkesin kaçıp saklandığı süreçte İzmir'den yargılanmak için Silivri yollarını arşınlayan, Balbay, Özkan, Haberal gibi isimlerle aynı kaderi paylaşan, sevdiğim kardeşim Utku Gümrükçü'nün bu seçimi kazanmasını önemsedim."Ergenekon mu, aman ha bulaşmayalım" diyen ve CHP'nin tepesini işgal eden partinin tabanında, üstelik seçmeninin önemli bir bölümü Kürt ve Alevi olan bölgede Gümrükçü'nün zaferi geleceğe dair işaretler taşıyor.Ergenekon davasında yargılanan kişi olmayı çok önemsemeyen ve öne çıkarmayan bir insanın üzerine, "Ergenekoncu" diye gidenlerin kaybettiği bu seçim özgürlüklere, parti içi demokrasiye ve vefaya dayalı durumu vurguluyor.Utku Gümrükçü'ye düşen görev önce Cumhurbaşkanlığı ve sonrasında genel seçimler için yönetimiyle, partililerle birlikte ter akıtmak ve başarıyı kucaklamaktır.Seçimi kazandıktan sonra, "Kaybeden yok, biz kazandık, CHP kazandı" diyerek parti içi bütünlüğe ve beraberliğe yaptığı vurgu da istenilen ve özlenen bir durumdur.Ödemiş'e gelince...Şaka yollu da olsa bir gerçek söz vardır, denir ki, "Alavere, dalavere Kürt Memet nöbete."Yani Memet'e yazılan nöbetin pek hakkaniyet içermediği vurgulanır.Ama Ödemiş olunca bizim Mehmet, Birlik Mehmet gönül isteğiyle nöbete soyunur. Mehmet Birlik'i neredeyse 30 yıldır tanırım. Tam bir örgüt adamıdır, hep gönüllüdür.CHP'nin bir sloganı vardı, kaldırıldı... "Başın düşerse dara, CHP'yi ara" dedi Gürsel Tekin. Sonra baktı ki iş çok boyutlu ve çözüm iktidar olmadan zor, kaldırıldı slogan...Ama bu CHP için geçerliyse, Ödemiş'te iseniz, CHP'nin başının dara düşmesine gerek yok Mehmet Birlik her zaman göreve hazır.Parti baraj altı kalmış... Kaçan kaçana... Ödemiş'te efsane başkan Emin Öztürk, Mehmet Birlik omuz omuza...Siyasetten hiç nemalanmamış, milletvekilliği, belediye başkanlığı koltuklarına hiç oturmamış iki ilçe başkanıdır Emin Öztürk ile Mehmet Birlik.Bir dönem il genel meclis üyeliği yapmanın dışında yaşamı hep CHP'ye ve örgüte hizmetle geçmiş Mehmet Birlik'in yeniden ilçe başkanı seçilmesini önemsedim.Ödemişliler vefayı, fedakarlığı, dostluğu ve ideolojiyi iyi biliyorlar.Belediyeyi kazanırken menfaat içinde Mehmet Birlik'i bulamazsın ama CHP dara düştüğünde taşın altına elini sokan arkadaşımı, dostumu kutluyorum.Telefon açtım, kutladım ve söyledim:"Sana teşekkür ediyorum, göreve soyunduğun ve partiyi yerelde, genelde iktidar yapmak için deneyimini, enerjini ve paranı harcayacağın için... Ödemişli partililere teşekkür ediyorum senin gibi bir insana sahip çıkıp göreve getirdikleri için..."Utku kardeşim de Mehmet arkadaşım da bu yaz sıcağında Cumhurbaşkanlığı seçimi için koşturacak, terleyecek. Ardından genel seçim var, yine koşacaklar.Bazıları için örgüt, ilçe başkanlığı, yönetimler, delegeler, parti üyelikleri çok önemli olmayabilir. Ama bizim gibi örgütlü güce inanan insanların gözünde en önemli makamlar; o görevlerdir.Hayırlı, uğurlu olsun...Öte yandan Ekmeleddin İhsanoğlu İzmir'e ayak bastı ve Aydın'a geçti. CHP, MHP, DP, DSP, BTP ve Liberal Parti'nin desteğiyle ve kendi bütçesiyle yol almaya çalışıyor.Bir yanda başbakanlık koltuğuna oturmuş, "Ben devlet başkanı olacağım" diyen ve Cumhurbaşkanlığı forsunu seçimi kazanmış gibi kullanan Recep Tayyip Erdoğan, öte yanda herkese eşit mesafede ve Anayasa’nın kendisine çizdiği sınırlar içinde cumhurbaşkanlığı yapacağını açıklayan Ekmeleddin İhsanoğlu...Facebook ve Twitter üzerinden "adam asmaca" oyunu oynar gibi Ekmeleddin İhsanoğlu'na saldıranların RTE lehine bir kampanya yürüttüklerini söylemek doğru bir tespittir.Bu tespiti yazınca yapılan saldırıların da, ağzını bozup küfür edenlerin de aynaya bakıp kendileri ile yüzleşmeleri ve bir kez daha kendilerine, "Sonra pişman olmayayım acaba doğru mu yapıyorum" diye sormalarını bekliyorum.Yetmez ama evetçilerin durumuna düşmelerini de doğrusu hiç ama hiç istemiyorum.“Yetmez ama evet dediniz, anamızı bellediler” diye sitem almalarını da görmek, duymak bile beni çok üzer.Bir kez daha... Bir kez daha... Duygularla değil beyin ile düşünmenin dönemi yaşandığını vurgulayarak son noktayı koyuyorum.