AK
Parti İlçe Başkanı Mustafa Toklu, geçen Cuma Dim TV’de (dimtv.tv) ekrana gelen Alper Kutay’la Politika Kulisi’nde Alanya Belediyesi’ni eleştirince, MHP’li Alanya Belediyesi de dün Toklu’ya hayli sert yanıtlar verdi.
***
Analizlere geçmeden önce, gelin, birkaç dakikalığına 70’li yıllara uzanalım.
***
70’lerdeki hıçkırıklı ağlama garantili Yeşilçam melodramlarının vazgeçilmez klişesiydi.
Bir sürü badirenin ardından filmin jönü olan tıp fakültesinden yeni mezun Cüneyt’le, filmin esas, zengin ve şımarık kızı Türkan aşık olup evlenmeye karar verir.
Gelinlik damatlık giyilir, 59 model Cadillac’la salona gelinir, oğlanın babası Hulusi ile kızın babası Nubar, hayli pahalı ve lüks düğün salonunun kapısında konukları karşılar.
Sahnede dönemin ünlü bir şarkıcısı davetlileri coşturur, yeme içme gırladır, keyifler şükeladır.
Fakat o sırada içeri filmin kötü adamı, esas kızın babası Nubar’ın fabrikalarının yakışıklı ama sinsi müdürü, içten içe Türkan’a yangın olan Önder girer, salonun tam ortasına gelir, olanca yüksek bir sesle, “Durun! Bu nikah kıyılamaz. Çünkü siz kardeşsiniz” der.
O an salon, başta Cüneyt ve Türkan olmak üzere tüm davetlilerin adeta başına yıkılır.
Yanında delilleriyle geldiğini söyleyen filmin kötü adamı Önder, Nubar’ın hanımı olan Türkan’ın anasıyla Cüneyt’in babası Hulusi’nin 30 sene önce ilişkisi olduğunu, Türkan’ın da bu yasak aşkın meyvesi olduğunu söyler, birbirlerine yazdıkları mektupları salonun ortasına fırlatır.
Amacı düğünü iptal ettirmek, fabrikatör Nubar’ın kızını teselli etme dümeniyle paracıklara konup genç yaşta milyoncuklara kavuşmaktır.
Fabrikatör Hulusi ile Nubar’ın kokoş hanımı iddiayı doğrularcasına başlarını öne eğince, Türkan nikah masasında hıçkırıklara boğulur, bizim Malkoçoğlu Cüneyt’in iki eli ise Önder’in yakasındadır ve şöyle bağırmaktadır: “Yalan söylüyorsun, yalannnn!”
Fakat o da ne!
Kötü son’lardan hoşlanmayan Türk seyircisini bi sonraki “Kemal Film” yapımına çekmek için finalde seyirciyi hoş bir sürpriz beklemektedir.
Evet, kötü adam Önder’in söyledikleri doğrudur. Türkan, gerçekten de Hulusi ile Nubar’ın hanımının yasak aşkının meyvesidir. Ancak 300 kişinin bulunduğu salonda 299 kişinin bilmediği bir sır daha vardır.
Fabrikatör Hulusi’nin hanımı, yani Cüneyt’in anası, oğlunun mutsuz olmasına dayanamaz, “Durun! Evlenebilirsiniz. Çünkü siz kardeş değilsiniz” der.
Salondakiler o ruh hali senin bu ruh hali benim dörtnala at koştururken, Hulusi’nin 30 senelik nikahlı hanımı, Cüneyt’in de anası olan Mürüvvet, şöyle der: “Senin baban Hulusi değil evladım. Senin baban, bizim köşkün emektar bahçıvanı Münir.”
DNA testinin adının bile bilinmediği o siyah beyaz günlerde Cüneyt’in hakiki babasının bahçıvan Münir, Türkan’ın hakiki babasının da fabrikatör Hulusi olduğu anlaşılınca, dolayısıyla kardeş olmadıkları anlaşılınca, hazır salon ve davetliler varken, gelinlik ve damatlık da giyilmişken, yeniden nikaha geçilir, imzalar atılır, istediğini alamayan Önder hışımla salondan çıkarken, Cüneyt ise Türkan’ın duvağını açıp alnından öper, finalde “Kemal Film iftiharla sundu” yazar.
***
Gelelim sadede...
24 Haziran’da yapılan Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçimleri’nden önce Mustafa Toklu’nun mensubu olduğu Ak Parti ile Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel’in mensubu olduğu MHP, Cumhur İttifakı yaptılar ve bu birliktelik seçimde iki partiye de iktidarı getirdi.
Hatta hem Ankara, hem de Ak Parti İl Başkanı İbrahim Ethem Taş, “Bu ittifak yerelde de sürecek” diye beyanat verdi.
Ancak...
24 Haziran bitti, sıra yerel seçimlere geldi.
Ak Parti, Alanya Belediyesi’ni bu kez kazanmak istiyor ve siyasetçi refleksiyle rakibini eleştiriyor.
Buna mukabil...
Cumhur İttifakı’nın diğer kanadını oluşturan MHP’ye mensup Alanya Belediyesi, Ak Parti’ye yanıt verip kendisini savunuyor.
Biri, “Şehirde disiplin kayboldu” diyor.
Diğeri, “Şehirde disiplin var, bu tür açıklamalar resmi kurumları zan altında bırakıyor, konuşmalarınıza dikkat edin” diye yanıt veriyor.
Biri, “İttifak var diye yanlışları eleştirmeyelim mi?” diyor. Diğeri, “Demek ki birilerinin tekerine çomak soktuk. Madem öyle, işyeri mühürlemeleri öncesi neden bizi arayıp ‘Falanca yeri görmezden gelin’ manasında ricacı oluyorsunuz?” diyor.
Size bir şey diyeyim mi kıymetli okuyucu.
24 Haziran sönük geçti ama sanıyorum yerel seçim süreci çok curcunalı olacak.
Ve merak ediyorum.
Ankara’dan yüksek rütbeli bir ağabey her iki tarafı da arayıp, “Durun, kavga etmeyin. Çünkü siz ‘ittifak’ kardeşisiniz” diyecek mi?
Gelişmeler yine bu sütunlarda olacak.
Bekleriz efendim...