Gazetemizin 26 Haziran 2012 tarihli sayısında “Betonlaşmaya direniyor” başlıklı bir haber yayınlanmıştı. Dün yine aklıma geldi ve fotoğraf makinemi alıp aracımla Saray Mahallesi'ne doğru yola koyuldum. Büyük bir heyecanla mezarlıktan köşeyi döndüğümde yapraklarını hafif hafif kıpırdatarak beni yeniden selamladılar. Acayip heyecanlandım. Sanki “Merak etme hala buradayız” diyorlardı.
Betonlaşmaya direnen 150-200 ağaçlık bir muz bahçesi. 1950'li yıllardan bugüne Alanya merkezinde boy gösteren son muz bahçesi olma özelliği beni gerçekten de heyecanlandırıyor.
Sahibinin Alanya Sebze-Meyve Hali'nde bir işletmesi var. Toprak sahibinin oğlunu orada buldum. Daha önce de konuşmuştuk beni tanıdı. Müteahhitler, “Yarı yarıya site yapalım, anlaşalım” diyorlarmış. Yani 50 daireli site yapılsa, Alanya gibi bir yerde 25 daire “Hayır” denilecek cinsten değil. Tabi ata yadigarı olması frenliyor belki bir nebze. Eninde sonunda onun da sonu belli belki ama bahçenin betonlaşmaya olan direnci benim için bir efsaneye dönüştü.
- İran sohbetinden notlar
İranlı bir arkadaşımla yaptığımız sohbette bana şunları anlattı: İran’da 7 devlet TV kanalı var. Reytingi çok düşük. Amerika üzerinden yayın yapan 40 ayrı TV kanalı daha var. Bunların reytingleri yüksek. Alanya tatili ve emlak reklamları bu TV kanallarında gösteriliyor. Türk dizi ve reklamları İranlıları cezbediyor.
İranlılar yurtdışına çıktıkları zaman Arap ülkelerine gitmek istemez ve İslami otellerde kalmak istemezler. Yurtdışı söz konusu olduğu zaman İranlılar, Dubai, İstanbul ve Antalya’yı genelde tercih ederler. İranlılar'dan Türkiye’de vize istenmiyor.
İranlılar Arap zannedilir ama değiller. Ülkelerinde modern yaşama herkes hasret. Türkiye’ye gelince modern giyinip, modern yaşıyorlar. Dans etmek istiyorlar. Geçtiğimiz günlerde misafirlerim geldi İran’dan. Bira aldım evde içmek için. “Evde içmek istemiyoruz, sokaklarda içmek istiyoruz” dediler.
- Nereye kadar enayiyiz?
Kırmızı ışıkta durmak yerine basıp geçmeyi tercih eden araç sayısı artınca, kendini enayi gibi gören vatandaş sayısı da buna bağlı olarak arttı. Gazetemize yapılan şikayetlerde vatandaşlar “Biz enayi miyiz” demeye başladı. Hayır, siz enayi olamazsınız. Asıl enayi olanlar, dikiz aynasından baktığında kırmızı ışıkta hala sabırla bekleyenleri, adaletin kılıcının bir gün kuralsızlara doğru savrulacağını umutla bekleyenleri görenlerdir.
Alanya, kavşaklara kurulan MOBESE kamera sistemiyle ceza kesme yöntemine bir an önce geçmeli. Ölümlü ve yaralamalı kazaları büyük ölçüde düşürür kanısındayım.
- İçilmiş bira çalan turist profili
Kızılkule altında muhteşem Tersane ve deniz manzarasına karşı bira içerken omzuma bir el dokundu. Kafamı çevirdiğimde yüzüme gülümseyen turist saatin kaç olduğunu sordu. Söyledim, teşekkür etti. Biradan ikinci fırtı almak istediğimde biramın olmadığını farkettim. Kafamı çevirdiğimde 100 metrede dünya rekoru denemesi yapan bira hırsızı turisti gördüm. Peşinden koşmamın anlamı yoktu. Gayet komik.
- Danimarka vizesi Antalya'dan verilecek
Edindiğim bilgilere göre daha önceden sadece İstanbul ve Ankara'dan yapılan kısa süreli vize işlemleri artık Antalya'dan da yapılabilecek. Yani her seferinde büyük şehirlere göç etme işi sona eriyor. Yaz döneminde Gazipaşa Havalimanı'ndan bu ülkeye yapılan uçak seferleri de olduğuna göre, Danimarka bağlantısı olanları sevindirecek bir haber gibi görünüyor.